- Kategori
- Şiir
Son Söz
aşkın, ürkek bir güvercin yüreği gibi çarparken kalbimde/ soluğum sıkışırdı
geleceğe dair, gizli korkularım arşınlardı da içimi
gülüşünle getirdiğin kucak kucak bahar çiçekleri
yeni bir yeri keşfeder gibi
her defasında / başka vurdururdu yüreğimi
o şehir, masal ülkesiydi seninle birlikteyken
hiç ummadığım zamanda, merhem olurken yarama
aynı yarayı,daha derinden kanatacağını nerden bilirdim
ateşe su bildim seni
sönmeden ateş /yanık ve yarım kaldı düş
konduramadığım ya da kendimi kandırdığım
sırsız aynada ikinci yüzün/de çözemediğim esrarın buymuş meğer
âniden, kaçıp gitmek uzaklara
alışkınım zaten, hangi acı sınanmadı ki bende
ki, arkanda kalan kıymıklarını, süpüremeyen ruhum
delik deşik
daldığım yağmurlu geceden, hâlâ çıkamadı gözlerim
solgun bir ışıkta, tam seçilemeyen
bir hayâl de olsan, acıtıyorsun çokça
korkakça söyleyemediğin, son söz/ü borçlusun bana
son merhaba, yada son elveda için,
çık gel içinden o hayâlin
evvel “siz” vardı/sonra “sen” geldi ardından
ve “biz” olduk o zamanlar/da
ne olduğumuz belli olmayan zamandayız şimdi
bir gelsen/ çözsen dilini, konuşsan
ezberlediğin aynı masalı anlatırsın yine
yaralarım iki kat daha açılır belki
varsın olsun, eskiden "sevdiğim" dediğim
korkak ve yalancılarda, tarih tekerrür edermiş bilir misin
dileğim, bana bunu kanıtlamaman
senin için üzülen ben olurum yine
sen gelmelere niyet etmeden meçhulde
hep aynı geçer zaman, durduğum yerde
bir tek ben/ gider gider gelirim kendimde
bundan sebep geçmiyor tin sızım
son sözü söyle ki, hicaz çığlığımı düşüreyim
dilimden
hiç konuşmasan bile gözlerin konuşur bilirim
veyahut gelme, hep ilk günkü gibi kal gözümde
bırak, kalbim o güzel geceyi hatırlasın ömrümce
hükümsüzdür bu aşk bundan böyle
12. Temmuz. 2010
Hâdiye Kaptan
- (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.