Sosyal medya köleleri

Teknolojinin hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğu, dikkat süremizin, insanlarla yüz yüze iletişimimizin azaldığı günlerdeyiz. Belki de bu günlerin başındayız. Belki de bu günlerin başındayız....

Dünya değişiyor dostlarım, diyordu Sait Faik; şimdiki dünyayı görse tanıyamazdı herhalde. Teknoloji belki de hayatımızı zannettiğimiz kadar kolaylaştırmıyor. Aksine zaman zaman zorlaştırıyor bile.

Gelecek nesilden endişeliyim. Tabletlere hapsolmuş, oyun çocukları olarak büyüyen nesilden endişeliyim. Diyeceksiniz ki bu yazıyı teknoloji sayesinde bize ulaştırıyorsun. Evet, işte bu teknolojinin olumlu yönü. Aslında doğru ve yerinde kullanılırsa teknolojiden korkmamak gerekir. Ancak uzun süreli kullanımlar, yanlış kullanımlar insan sağlığını olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, internet bağımlılığı diye bir hastalığın olduğunu kabul ediyor. İşte ben tam da bu yüzden endişeliyim.

Hani nerede o eski bayramlar klişesinde olsun istemiyorum; ama nerede o eski özlemler, sevdiğin kişi hakkında bir şeyler öğrenmek için didinmeler demeden de alamıyorum kendimi. Şimdi ben de dahil olmak üzere hepimizin bir facebook adresi var. Yaz adını gör resmini, ilgi alanlarını hatta beğenilerini, izlediği filmleri... Kişisel bilgilerimiz ne kadar korunuyor orası ayrı bir konu zaten. Kişisel verilerimizi koruyan bir kanunumuz yok henüz.

Demem o ki, sayın okur; çok şeffaf olduk son yıllarda, gittiğimiz yerlerden, yediğimiz yemeklere kadar  her yaptığımızı paylaşır olduk. Sanki yaşadığımız herşeyden bir kanıt göstermek zorunda gibi. Biz bu kadar görgüsüzlüğü ne zaman matah bir şey sanmaya başladık? Bu aleniliğe nasıl alıştık ve bu kadar bağımlısı olduk?

Üstelik evden beslenme çantamıza muz koymaya bile çekinen insanlardık;çünkü herkes alamazdı ve birilerinin canını çektirmek istemezdik. Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar diyen neslin çocuklarıydık. 

Şimdi maşallah, birer sosyal medya delisine, birer ayaklı reklam panosuna dönüştük. Sankı gittiğimiz pahalı mekanlar ne kadar saygın insanlar olduğumuzu gösteriyor. Oysa her şey beyinde bitiyor sayın okur. Mütevazılık milenyum çağında kazandırır mı bilmiyorum; ama insanlık söz konusuysa ancak mütevazı insanların ipi göğüsleyeceğini düşünüyorum. 

Sosyal medya köleliği zamanınızı almak dışında ne işe yarıyor? Orada yüzlerce arkadaşınız olabilir, peki ağladığınızda kim yanınızda? Kendinizi yalnız hissettiğiniz olmuyor mu yüzlerce FB arkadaşınız olmasına rağmen? 

Sosyal medyaya üye oldukça ve orada zaman geçirdikçe yalnızlaşıyorsun, sayın okur. Yabancılaşıyorsun yaşadığın gerçek dünyaya. Unutuyorsun yanıbaşından akıp geçen ve bir daha geri gelmeyecek olanları... 

Bugün kendine bir söz ver ve orada bir saat bile harcıyor olsan da o bir saatte dışarı çık içine çek mis gibi bahar havasını. Yürüyüş yap, belki yaza formda bile girebilirsin bu sayede.