Şov Yapıyor zannımca!

Davos’ta salonu terk eden Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a bakıp kalakaldım. İkinci iktidar döneminde seçildiği ilk günden beri el etek öpen adam bu adam değil miydi? Şaşırdım!

Amerika’da süpürmeyin, işimize yarar denilen kişi Erdoğan değil miydi?

Sordum yanıtlayamadım.

Uzanların ortaya çıkardığı şıhların, şeyhlerin önünde çöken adam Erdoğan değil miydi?

Kendi kendime sordum.

Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ekuz mi, Ekuz mi” şeklindeki haykırışlarıyla moderatörü susturmaya çalışması bir Türk vatandaşı olarak önce gururlandırdı, sonra düşünmeye sevk etti beni.

Bugüne dek dünya siyasetinde pasif politikalar izleyen ve gelişmişlerin yanında ayak işleri yapan Türkiye’nin uzun yıllar sonra sesi yükseliyordu. Erdoğan’ın sonradan açıkladığı üzere Türkiye ciddiye alınmalıydı, sessiz koyun değildik biz.

“Daha da Davos’a gelmem, benim için Davos burada bitti!” sözlerinin arkasında bir anda oluşan hava ve kızgınlık mı vardı yoksa önceden planlanan bir eylem miydi?

Türk basınının haberleri aktarırken sadece Erdoğan’ın sözlerine yer vermesi de duruma bakış açımızı temelden sarsan bir durumu ortaya koydu. Durum gidişatında Tayyip Erdoğan’ın Peres’e “Çocukları öldürüyorsunuz” sözü ile beraber Peres’in “İstanbul’a roket atılsaydı sizde aynısını yapardınız” sözlerinin etkileri var. Ancak Peres’in sözleri görmezden gelindiği için duruma iyi bir noktadan bakamıyoruz.

Basınımızda Peres’in sözlerinden bahsedilmedi bile.

Sevgili başbakanımız Irak’ta çocukların, kadınların, sivillerin ölmesi için tezkere geçirmeye çalışmamış mıydı?

ABD’ye koşulsuz desteğiyle Irak’ta çocuklar ölürken neden haykırmadı çok merak ediyorum.

Kaldı ki Türkiye’de hemen kahraman ilan ettiğimiz Erdoğan’a yurtdışından gelen tepkiler hiç de bizimkiler gibi değil.

Tüm Avrupa’ya haber sağlayan International Herald Tribune Gazetesi’nin haberi aktarması aynen şu şekilde oldu: “Türkiye Başbakanı Dünya Ekonomik Forumu’nda, İsrail Cumhurbaşkanı ile girdiği tartışma nedeniyle yüzü kıpkırmızı olmuş bir şekilde sahneyi terk etti. Simon Perez, kendisine “insanları öldürüyorsunuz” diyen Erdoğan’a parmak işaretleriyle “İstanbul’a roket yağsaydı siz de aynısını yapardınız” diye cevap verdi.”

Davos’ta basınımızla kahraman ilan ettiğimiz Erdoğan’ın hareketlerinin arkasında küçük hesaplar ve yerel seçim telaşı var, bu çok açık.

Aynı zamanda diplomasi dilini bilmeyen, bugüne dek ortadoğuda arabulucu rolü ile Türkiye’yi lider ülke yapmaya çalışan Recep Tayyip Erdoğan bütün emeklerini kendi çabasıyla yıktı, mahvetti.

Türk toplumun suni gündemlerle yaratılan olaylara kapıldığını çok iyi biliyor olacak ki. İşi şova döktü. Yerel seçimler öncesi “Mücahit Erdoğan” sloganları ile havaalanında karşılandı.

Kapana kısılmışlığının en büyük göstergesini konuşması ve çıkışıyla yapmış oldu.

Asrın olayı şeklinde yutturulmaya çalışılan durumu açıklarken kapısında beklediğimiz IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşlar ile ABD Senatosundaki pazarlıkların hangi millet üzerinden yürüdüğü konusunda da bahsedilmelidir. Ayrıca savunma sanayimizin İsrail bağımlılığı ile de iliştirilmelidir.

Balık hafızalı halkımız 29 Mart’ta Erdoğan’a gereken desteğini verecektir. Dikbaşlılık zor zanaat! Erdoğan dikbaşlı!

Gürcistan tarafından Osetya’da sivil halk katledilirken Gürcülerin yanında olan, Irak’ta çoluk çocuk katledilirken ABD’nin yanında olan başbakan şimdi neden Gazze yanlısı?

Sinirlendiğin zaman konuş, göreceksin ki pişman olacağın en iyi konuşmayı yapacaksın ey Erdoğan!

İlerleyen günlerde ne olacak merakla bekliyorum.

Dilber Koçarslanlı iyi demiş: “Şov yapıyor zannımca!”

Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com