Sürekli devrim

Önnot: Sözünü ettiğimiz sürekli devrimin, Troçki ve düşünceleri ile hiçbir ilintisi yoktur. 

Geçmişte gerçekte tek bir devrim oldu: O da, tarihi başlatan, günümüzden 12.000 yıl önce başlayıp, günümüzden 5.000 yıl önce ilk devletin ortaya çıkması ile sonuçlanan ya da yeni bir aşamaya geçen Neolitik Devrim. 

Bir devrim 7.000 yıl sürer mi? Kalıcı olacaksa evet. 2 dünya devrimi dediğimiz, pek pek 10’ar yıllık zaman aralıkları içinde gerçekleşn Rusya ve Çin devrimlerinin şimdiki durumu belli. 

Ancak, o da yetmeyebilir. İlk devlet kurulduğunda, Ortadoğu dışında sürekli yerleşik yaşam yoktu. Göçerlik ve yerleşiklik, avcılık ve tarımcılık arasında, kezlerce gidip gelen toplumlar oldu. Bu avcı-toplayıcı toplumlardan / halklardan, 20. Yüzyıl’da bile yüzlerce vardı. 

Tarihten bildiğimiz üzere, sürekli devrim gerçekleşse bile, tek toplumda sürmeyecektir, toplumdan topluma geçecektir, bir sonraki evreyle bir önceki evre arasında gidiş gelişler, hangi evrede olunduğuna ilişkin belirsizlikler olacaktır. 

Nasıl ki Neolitik Devrim, bugün insan bildiğimiz şeyi ürettiyse, şimdilerde süregitmeye başlamakta olan yeni uzun-sürekli devrim de, insan sonrası türleri üretecektir. Bunlar arasnda ölümsüzler, uzaycılar, salt yazılım insanlar gibi örnekler de olacaktır. Yani, evrim ve tarih yolu kezlerce çatallanacaktır. 

Neolitik Devrim yolu da kezlerce çatallanmıştır. Temel gıda olan buğdayın türsel evriltilmesine ilişkin tarihsel çalışmalar bunu imlemektedir. Onlarca farklı coğrafyadaki yabani buğdaylar melezlene harmanlana, bugünün onlarca çeşit buğdayına ulaşılmıştır ve yeni buğday türleri için de sürekli çalışılmaktadır. 

Sürekli devrimin bir özelliği, Neolitik Devrim gibi, başlatıldıktan ve belli bir ivme kazandıktan sonra, insan denetiminden çıkması veya devimsellerinin kimi bilinmiyor olabilmesidir. Bu, biraz da eski insanların pusulasız olarak, denizde binlerce kilometre yol alabilmesi gibidr: Her kezinde doğru rota bulunamayabilir ve kaybolup gidilir. 

Zaten; insanın, tarihin, devrimin belli varlık nedeni (teolojisi) ve erekbilimi (teleolojisi) yoktur. Gelecek henüz var edilmemiştir. Boştur. Bizden sonrakiler onu bildikleri gibi biçimlendirecektir. Neolitik Devrim’i başlatan toplumlar, ne bugünü tasarladılar, ne de böyle olmamızı isterlerdi. Yeni sürekli devrimimizin de nereye varacağını bilmiyoruz ve öyle de kalmayı yeğleyeceğiz. Bir menzili bile olmayabilir.