Süründüren kadın

Dün telefondan aradığım Günür hocaya nerede olduğunu sorunca, “Parktayım gel” dedi. Ortacalı Âşık Yetimi ile birlikte ziyaretine gittik.

Günür hoca da milletvekili ruhu var, konuşmaya başlayınca susturamazsınız. O kalabalık mekanları sever, hele bir de eline mikrofon verirseniz yandınız demektir.

Haydan Fm de canlı yayın günlerimizde neler çektiğimi bir ben bilirim…

Canlı yayındayız, elinde mikrofon coştukça coşan hocanın elinden mikrofonu almak ne mümkün. Hocayı elinde mikrofon varken susturacağına git deveyi hendekten aşır da gel, bu daha kolay.

Yedek mikrofon edinerek canlı yayın günlerinde Günür hocaya verdiğim yedek mikrofonla hoca bizim başlar kendi halinde anlatmaya, nasılsa mikrofon işlem dışı ya, ben de derim: “Hocam sen istediğin kadar konuş, bak artık senin için tüm sınırlamaları kaldırdım.”

Fethiyeli şair yazar ve araştırmacı Ünal Şöhret Dirlik hocamın unutamadığım, çok beğendiğim bir sözü var, der ki:

“Emzikli kadınla, buzağılı eşekle ve Günür hoca ile yola çıkılmaz…”

Ben bu sözü çok sevdiğim gibi, çok da sık kullanmayı severim.

Bizim Günür hoca başladı anlatmaya…

40 yaşındaki arkadaşı hocaya demiş ki, “Hocam elini ayağını öpeyim ne olur beni evlendir.” Günür hoca da adama demiş ki, “Benim bildiğim iki türlü kadın vardır, biri büründürür diğeri süründürür.”

Adam sorar, “Bürün ne demek hocam?”

Günür hoca: “Kadının evi vardır, arabası, parası vardır. Kışın sıcak sobası yatağı – yorganı vardır, sıcacıktır seni ısıtır. İşte bu kadın seni büründürür. Bir de kadın çok güzeldir, o da seni inim inim inletip süründürür…”

“Bürünmek istiyorum” demiş adam.

Bürünmenin vasıflarını taşıyan yaşlı bir kadınla adamı tanıştıran Gürün hocaya tanışma faslı sonrasında adam demiş ki:

“Sürünmeyi tercih edebilir miyim hocam?”

*