Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '07

 
Kategori
Türk Mutfağı
 

Tandır..... başkadır!

Tandır..... başkadır!
 

Günlerden Cumaaaaa!

Öğleden sonra buluşup, Necat Ağabey ile yemek yiyeceğiz..

Bu gün ondanım..

Hani köşe yazarlığı işe yaramıyordu?

Hani bu işin getirisi olmazdı

Serde yazarlık olmasa zor tanışırdım ben Necat Ağabey ile...

Allah için çok güzel öğle yemeği ısmarlıyor adam..

Geçenlerde “kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” dedim...Köfte ısmarladım..

O gün bu gün arıyor borcunu ödemek istiyor.


Öğleden sonra kavilleştik.

Atladık Selimpaşa’da açılan yeni bir lokantaya gittik...

Lokantanın kapısındaki yazı, adamı yoldan çevirir

“ Tandır bulunur”

Mahmut Ağabeyde gelmek istedi..Tam arabaya binecek engelledim..

“Sen gelme ağabey” dedim, “bir kapıda iki dilenci olmaz”.Hesap çok gelecek adam bizi bir daha hiçbir yere götürmeyecek..

Boynu bükük kaldı saksıda ki kiraz ağaçlarının yanında ama ne yaparsın arkadaş.

“Biz sana ekmek arası yaptırırız” dedik kandırdık..

Hayatta böyle değil mi canım?

Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar.

Süleyman ağabeyin rejimin yan etkilerini uygun bir dille anlatmasından sonra... Diyeti bıraktım.

Eşek gibi çalışıp at gibi yiyorum..

Açılışı Kurufasülye ile yaptık...

Isınıyoruz..

Çoban salata, Toprak kâsede beton gibi Aslan yoğurdu.

Ben Trakya’dan dışarı çıkmadığım için pek bilmem bu işleri ama kuru Rize usulüymüş..

Birde soğan dilimlemişler...Yanında acı biber...Breh breh brehh..

Öğlen yemek bedava diye, ne dün akşam yemek yedim.

Ne bu sabah kahvaltı ettim.

Açlıktan gözlerim karardı ama beklediğime de değdi doğrusu

Şansa bak. Kırk yılın başında bedava bir tandır yiyeceğiz. Oda yarım porsiyon kalmış.

Getirdiler kuş yemi kadar ortaya bıraktılar..

Tandır Necat Ağabey ile aramızda kaldı...

Ben bi tandıra bakıyorum bi Necat ağabeye bakıyorum..

Bi tandıra bakıyorum bi Necat Ağabeye bakıyorum.

Sonunda dayanamadım giriştim....

Hani yiyen var yiyemeyen var...

Yazması, söylemesi ayıp ama bi tandır bu kadar mı güzel pişer?

Bende güzel yedim Allah için...

Necat Ağabey bir lokma tadacak oldu..

Adama nasıl baktıysam

-Ye Ali sen ye..Köftede yer misin ?

-Köftede yerim ağabey, sen istiyorsan kendine de söyle!!

Birer porsiyonda köfte söyledik...

Karnım oldu gaz tenekesi gibi.

Nefes alamıyorum...

Çıkmak üzereyken Necat ağabeyin aklına, Mahmut Ağabey geldi..Ekmek arası bir şeyler söyleyecek..Araya girdim

— Boş ver ağabey Mahmut’u, bu gün yemek yemese kıyamet mi? Kopar..

— Doğru söylüyorsun, hem soğur gidene kadar...

(Mahmut Ağabey yazıyı okurken kulaklarımı çınlatıyor olsan bile hiç umurum da değil)

Yemeği yediğimiz yerin adı

“Can Et Lokantası”

Selimpaşa’ya yolunuz düşerse uğrayın..

Tandır yemek istiyorsanız işi öğleden sonraya bırakmayın!

Necat Ağabey seninde kesene bereket..

Bir dahakine Kıyı köye alabalık yemeğe gideriz...

Mahmut’u da alırız....

Belki de almayız...

Dur bakalım!

FOTO: http://www.portakalagaci.com/

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..