- Kategori
- Gündelik Yaşam
Tanrı’nın Yalakaları
Yalaka yani dalkavuk, TDK sözlüğünde geçtiği gibi, “Kendisine çıkar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse”, anlamından yola çıkarak, büyük bir çoğunluğu Tanrı’nın yalakası olarak değerlendirmeye başladım.
İşimiz olsun diye makam ve mevki sahibindekilere ya da maaşımıza zam yapsın diye patronunuza türlü yalakalıklar yapmıyor mu çoğumuz. Mesela patrondan zam isteyen çalışan ya da babasından olağandışı bir para isteyen evlat, ne bileyim, örnekler çoğaltılabilir. Dualarımız sırasında da önce Tanrı'ya övgü ile başlamıyor muyuz, onu diyorum işte. Sadece bir şey isterken O'nun yüceliğini övmek, bana biraz tuhaf geliyor açıkçası. Sanki övmezsek vermeyecekmiş gibi…
Ya cennetten bir köşe kapabilmek için iyilik yapıyor oluşumuza ne demeli? İyilik, iyilik için yapılmalı, karşılığında herhangi bir menfaat gözetilmemeli değil mi? Varsa bir takdiri, Allah onu verecektir kuluna zaten.
Cicim ayları nedir? En kendimiz olmadığımız, sevdiğimizi karşılıklı olarak kandırdığımız zamandır bu aylar. Kısa sürer genelde ve sonuçta özümüze döneriz. En bakımlı, en kibar, en anlayışlı, en cömert ve en sevgili olmamız bu aya rastlar.
Peki, bunun konuyla ne alakası var derseniz, hemen bağlıyorum şimdi konuya. Tanrı’ya karşı da sürekli cicim aylarında yaşıyor gibi davranıyoruz. Bizi daha çok sevsin diye alenen bir kandırmaca içindeyiz. Oysa O, bizi bizden iyi biliyor değil midir ki, bırakalım da yaltaklanmayı samimiyete önem verelim artık.