Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '10

 
Kategori
İnsan Kaynakları
 

Tatminsizlik Duygusu

Tatminsizlik Duygusu
 

mutluluk hayata olumlu bakmaktır.


İnsan neyle mutlu olur? Bu sorunun tek cevabı yok elbette. Doğu ve batı felsefesinde bunlar farklı ölçü ve işlevlerle tanımlanmışlardır. Batı ve doğu anlayışını birleştiren Maslow bunu 5 basamaklı bir sıralamayla tanımlamaya çalışır. İhtiyaç hiyerarşisi diye tanımlanan Maslow’un sıralaması şöyledir: · Fizyolojik ihtiyçlar · Güvenlik ihtiyacı · Aidiyet ihtiyacı · İtibar ihtiyacı · Kendini tanımlama, tamamlama, gerçekleştirme ihtiyacı Tataristan’ın Kazan ilinde (başkent) 1994 yılının güzel bir bahar gününde Tatar arkadaşım Ayrat ile konuşuyordum.

Türkiye’den haftada bir uçakla gelen Zaman’ı iştahla okurdum. Gazetenin orta sayfalarında çiçeklerle süslü bahçe duvarının önüne sandalyesini atmış neşeyle gülen ve keyifle oturan bir ihtiyar resmini gördü bana dönerek; “işte mutluluk bu” deyiverdi. Resmin altındaki yazı ve haberi bile okumadan gülen yaşlı adam ona mutluluğun resmini çizmişti. Evet doğu bloku dediğimiz bu ülkelerde 5 yıl kadar kaldım insanlar pek gülmezler, herkeste düşünceli ve ciddi bir yüz haleti vardır. Bu sıradan bir yaşam tarzıdır. Genç yaşlı bira alışkanlığı ile mahmur, en güçlü keyif kaynağı bir kavanoz bira ve kurutulmuş balıktır. Mutluluk yanlış anlaşılan bir unsur mu acaba? Sanırım bir yerde orta halli bir insan hayatın tadını çıkarıp mutlu olabilirken, çok zengin bir başkası hayattan lezzet alamaz halde 12 metrelik teknesiyle okyanuslara açılabiliyor. Tekneyi tuvaletlerine kadar temizleyip, denizden tutacağı balıkla karın doyurmanın günlerce azgın dalgalarla cedelleşip hayat-memat arasında kalmanın ne anlamı ve ne hazzı olabilir ki.

Bunu anlamlı bulan ve hayatını ölüm korkusu gibi bir heyecanla anlamlandırmaya çalışanlar olabilir, ama hayat bu kadar çılgınlıkla mutlu edilemez. O mutluluk iç coşkuyla gelmeli, işçinde mutlu, insanlara faydalı olmakla mutlu, çocuklarının başarısıyla mutlu olmalı. Bir bayram sabahına uyanırken, bayram namazına giderken mutlu. Hayatta her şeyi yapabileceğine inanıyor ama her şeyi kendisinin yapması gerektiği gibi bir olmaza talip değil, kendine güvenle dolu ama dünya kendisi etrafında dönüyor diye düşünmüyor. Yardım almaktan, başkalarıyla çalışmaktan çekinmiyor, başarısızlık onu yıkıma götürmüyor. Bu insan hayatının her kademesinde mutludur. Bu mutlu insan aslında Maslow’un hiyerarşisiyle mutlu değil, ondan 1000 yıl önce yaşamış ibni Haldun’un “Zaruri ihtiyaçlar” sıralamasına uyduğu için mutlu. · Olmazsa olmaz ihtiyaçlar · Hayatı kolaylaştıran ihtiyaçlar · Hayatı güzelleştiren ihtiyaçlar Her üçünün de imkanlar ölçüsünde olmasına çalışıyor. Haksızlıkla, hırsızlıkla, zorla o ihtiyaçları tatmin için imkanlar bulmaya çalışmıyor. İmkan sahipleri elindekileri paylaşarak mutlu imkanı olmayan kalmayacakmış gibi mutlu. Olmazsa olmaz; barınma, beslenme, iş, aile, toplum vs. imkanları ölçüsünde bu ihtiyaçlarını en iyi barınma alanında mümkün olan beslenme şekliyle ve ailesi içinde toplumla beraber yaşayacaktır.

Hayatı kolaylaştıran imkanları ve teknik-teknolojik cihazları alacak kullanacaktır. Hayatı güzelleştiren sanat ve kültürel faaliyetlere katılacak, imkanı ölçüsünde onları toplum hayatının gerekleri olarak katkıda bulunup okuyacak, yazacak, çizecek ve katkıda bulunacaktır. Ama her şey herkesin farklı imkanları ölçüsünde olacaktır ve bunu makul karşılayarak mutlu olacaktır. Diğerinin imkanına göz dikmek hak etmediği halde onu kendine mal etmek olacağından asla yan gözle bile bakmayacaktır. Bunları, Herzberg “İçsel-dışsal faktörler” veya Mc Clelland “başarı motifi kuramı” ile karşılaştırdığımızda onlara göre makine gibi düşünülen insan modeli ile doğrulanmaya bilir ama insan ruhu hâkim, bedeni ona tabi olduğundan manevi tatmin asıl mutluluk kaynağı karnını pahalı havyarla doyurmak ise kısa süreli bir lezzettir, mutluluk değildir diyeceğiz. Öyle olsaydı fakir ülkelerde intiharlar fazla, zengin ülkelerde mutluluk çok yüksek olurdu. Dünyanın en mutlu insanları şu ülkededir desek yanlış olur. O ülke insanının yarıdan fazlası bile mutsuz olabilecektir.

Muammer MURAT İnsan Kaynakları Yönetim Danışmanı 3 Nisan 2010

 
Toplam blog
: 163
: 4552
Kayıt tarihi
: 03.09.07
 
 

1965 yılında Erzincan'da doğdu, İzmir'de yüksek eğitim alıp, devlet memuru oldu. 5 yıl süreyle bi..