TEK RAKİBİM KOCAM

Bana ilk şiirlerini okuduğunda bir piknik alanındaydık. Mevsimlerden sonbahar, aylardan kasımdı ve dökülen yaprakların hışırtısı arasında dinlemiştim, yüreği duygulu, heyecanlı bu genç adamın şiirlerini. Sonra ne mi oldu onun şiirlerindeki en mavi, en parlak renk olmaya karar verdim o da benim baş aktörüm, baş pehlivanım, seven adamım oldu. O genç bir mühendisti ben ise kütüphaneci.O sayıların adamıydı ben ise kelimelerin. Sevgiliyken insanlar rakip olur mu birbirlerine bilemiyorum ama biz flört dönemimizde etrafımızda kimseyi göremeyecek kadar dalgın bir vaziyette scrabble oynayarak başladık rekabete. Hiç unutmam bir oyunda baş pehlivanıma "kortej" kelimesiyle fark atmıştım, gerçi sonra o beni birkaç kez fena hırpaladı ama ben bu "kortej" kelimesini hiç unutulmayanlar haneme çoktan yazdım bile. Sayıların adamına edebiyat ve tarihte fark atarken satranç ve bilumum sayı oyunlarında arkalardan nal toplamaya devam ediyorum.Neyse 2006 yılında yolum milliyet blog sayfalarına düştü ve yılda birkaç kez de olsa blog yazıyorum.Benim paş pehlivanımda blogger olmaya karar vererek şiirlerini yayınlamaya başladı. Blogger oldu olmasınada beni kendisine rakip görmeye başladı.İşte bizim rekabet alanı yeniden canlandı.Demirde güller büyüten baş pehlivanim sesleniyorum: İşte yazı ,işte meydan. Reytingleri ben alacağım ,boşuna bekleme pehlivan.......................