Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ağustos '15

 
Kategori
Siyaset
 

Terör Haberlerini Durdurma Yolu

Terör Haberlerini Durdurma Yolu
 

Kürt sorunu dediler, Çözüm süreci dediler, Barış süreci dediler, dediler de dediler. Toplumun nabzını ölçmek adına nerede hükümeti destekleyen gazeteci, oyuncu, şarkıcı varsa topladılar. Dikkat ederseniz bu kişiler için ‘sanatçı’ ifadesini kullanmıyorum. Siyasi bilgileri, politik çözümleri, hitabet yetenekleri, ülkenin coğrafi bölgeleriyle iletişimleri var mıdır diye bakmadılar. Gittikleri illerde bir grup alkışlarla karşılarken basın yüz yılın haberini yapar gibi canla başla her kareyi çekerken, aynı ilde daha büyük bir grup tarafından kovalanırken basın 3 maymunu oynamadı, 3 maymunun kendisi oldu. E emir büyük yerden gelince el pençe divan olmamak mümkün mü?

Tarihi olaylara fazla girmemek gerek, halkımız sandıkları kadar unutkan değildir. İşine gelene yılların sudoku çözeri gibi davranırken, işine gelmeyene tanısı konmayan Alzheimer hastası rolü oynar. 7 Haziran seçimleriyle, yıllardır seçim borazanlarından öten “Milli irade” bu kez borazanın deliğine sokulan para görevi gördü. “Yediniz, içtiniz, tek varlığınız yüzük olmaktan çıktı, susun artık bakalım” dedi.  Daha satılmayan kurumlar, imara açılacak sit alanları, hapislere tıkılacak aydınlar, gazeteciler, öğrenciler, sivil toplum kuruluşu aktivistleri, ordu mensupları var dediler. Hanlar, hamamlar, köşkler ve saraylar yapmaya yeni başladık dediler. Yıllardır nereyi istediysek önce yangın çıktı sonra imar ettik. İşçinin, emekçinin alın teri taş oldu, asfalt oldu, çiftçinin mahsulü mundar oldu, atanamayan öğretmen diye meslek bulduk, nankör olmayın dediler. Gitmeyi reddettikçe, kalsın diye oy verenler bile Acun’a danışıp oy değiştirir oldu. Hal böyle olunca eski hocalar, paralel olmuşken, eski barış güvercinleri şehirlerin azılı suçlusu ilan edildi. İlan edilenin suçunda sıkıntı yok ama ilan edenin de aşağı kalır yanı yok.

Lafı uzatmaya gerek yok. Geldiğimiz noktada, yıllar önce “Ekonomiyi düzelteceğiz, akan kanı durduracağız, analar ağlamayacak, bölgede söz sahibi güç olacağız” diyenler, ne dedilerse aksini çok güzel başardılar. İç ve dış politika tarihi yıllarını yaşadı. Reklam arasını bitirenler, reklamlardan sonra kendi filmlerinin bu kez sondan başa doğru sarıldığını gördüler. Muhafazakâr kardeşim, alınma ama sen geleceği, ileriyi, modernliği, teknolojiyi reddedip, türbana takılı kaldıkça, başındaki adamı namaz kılıyor diye göklere çıkardıkça, biz ülkecek yerin dibini boyluyoruz. Milliyetçi kardeşim, alınma ama sen “Milliyetçiliği ayaklar altına aldık” diyenlerin içten içe koltuklarına değnek, kısa sehpa ayaklarına buruşturulan kâğıt oldukça, bu ülkede Türk sayısının azınlığa dönüşmesi yakındır. “Yok, canım” demeden önce düşün, Suriyelilerin yanında ikincisi sınıf vatandaş gibi hissetmiyor musun kendini?


Çözümü nedir diye sorarsan, çözüm ne 3 hilalin birleştirilip estetik bir ampul olmasında ne de kapatılması gündeme gelen kara 3 hilalde. Çözümün yolu 2 tarafı da uzlaştırabilecek, haklıya hakkını teslim edecek, haksıza git ötede oyna diyebilecek tek partide. Uzaklarda arama, çünkü sen ‘herkes için’ sloganını kullananı biliyorsun. El ver de çalana da, bölene de, iki tarafı da gazlayan değneklere de saplansın şanlı oklar.

 
Toplam blog
: 54
: 372
Kayıt tarihi
: 15.11.10
 
 

04.09.1991 Ankara doğumluyum, Ankara'da yaşıyorum. Aksaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimle..