Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '18

 
Kategori
Kitap
 

Tevhid Sırları Mevlana Öğretisini Kavramak

Tevhid Sırları Mevlana Öğretisini Kavramak
 

Mevlana Rumi


Modern zamanda, “değişim” sözcüğünü eksik anlıyoruz. Dolayısıyla da bu bilincimize eksik bir kavrayış olarak yansıyor. Değişim, bukalemun gibi renkten renge girmek, hamur gibi şekilden şekile bürünmek değildir. Bir ve Bütün olan varlığın, anlayışında vardığı önemli duraklardır. Bu duraklar Tasavvufta “nefes” olarak bilinir. Her durakta varlıkların kavrayışı bir üst boyuta sıçrama yapar. Daha doğrusu yapmalıdır. Fakat her sıçrama yaptığında ulaştığı kavrayış, bir önceki kavrayışlardan daha yeni değildir. Bir önceki kavrayışları da eski değildir.

Kavrayış bir bütündür. Kavrayış halkası genişlemez, bilakis içe doğru daralır ve Öz noktaya ulaşır. Bu hemen olabilecek bir durum değil. Belki milyonlarca yıl alabilir. Burada da zamanın ne kadar izafi olduğu ortaya çıkar. Kısaca zaman da sayısal bir değer değil, kavramsal bir ölçüdür.

Eski ve yeni, değişmek ve değişim kavramları, insan zihninin anlayabileceği şekle bürünür. Her insanın zihninde bu kavramlar farklıdır.

Nasıl ki orijinal atomlar değişmez fakat bir araya gelişlerinde bir değişim meydana getirirler. Orijinal kavramlar da değişmez, fakat bir araya gelişlerinde bir değişim meydana getirirler.

Kutsal Kur’an-ı Kerim İnşikak Suresi 19. Ayette işaret edildiği gibi “halden hale geçmek” ve yine Kutsal Kur’an-ı Kerim Tin Suresi 5. Ayette işaret edildiği gibi “Sefillerin en sefiline iade ettik” kavramları İnsanın Orijinal yapısının ve Hakikatinin değişmez olduğunu vurgular. Fakat dünya ortamlarında bir değişimde olduğunu en güzel biçimde hatırlatan ayetlerdir.

Kısaca, İnsanın dünya ortamında görünmesi, Öz Hakikatinden yeni değildir. Öz Hakikati de, dünyasal bedeninden eski değildir. İnsan kavramı bir bütündür. Kademe kademe, aşağıların aşağısına karanlıklara da iade edilse, Sefillerin en sefiline, halden hale de bürünse, Özü değişmez, fakat bir değişimde olduğu gerçeğini de sunar.

Çağlar boyunca Velilerimiz ve Ariflerimiz, insanlara bir değişimde oldukları gerçeğini, eserlerinde ve sözlerinde anlattılar. Bu anlatımlar, halk arasında “Gizli İlimler” olarak anıldı. Kitaba konu ettiğimiz Velimiz ve Arifimiz de bir gizli ilim ustadlarındandır. Hz. Mevlâna. Zaten kendisi de eserlerinde bu konuyu önemle vurgulamıştır.

“Ben bunu tamamıyla söyleyemiyorum, çu¨nku¨ Peygamberler men ediyorlar.” / Hz. Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevi, c. I, 1680.

“Akılların alacağı kadar aşağı mertebeden söylemekteyim. Bu ayıp değil, Peygamber’in işidir.” / Hz. Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevi c. I, 3810-3811.

 

 
Toplam blog
: 79
: 199
Kayıt tarihi
: 03.12.16
 
 

12 Mayıs 1971 yılında İzmir/Türkiye'de doğdu. Kevser Yeşiltaş, Tasavvuf, Gizemcilik, Ezoterizm, Ç..