- Kategori
- Kişisel Gelişim
Tükürüp, tükürüp yalama

sınanmak,hayat sınavı
İnanılmaz bir uyum yeteneğiyle donatılmış insanoğlu. Her koşulda, her şartta, şartlar ne ise uyumlanmayı başarıyor bir şekilde. Kimileri çok seri ki ; yaşamda başarılı olanlar bunların arasından çıkıyor, kimileri ise daha yavaş ve ağırdan. Mevcut koşullara uyumlanamadığında derece derece depresyon giriyor insanoğlunun yaşamına.
Gençlik dönemlerinde, yolun başlarında, zafer yıllarında yada koruyucu kanatları altında konuşmak hep kolay olmuştur ve muhtemeldir ki hepimizin de bu kolaylığın tadını çıkardığı bir dönemi vardır. ‘’Asla yapmam, imkansız, kesinlikle kabul etmem, hadi ya o kadar mı düşmüş, yok daha neler, aç kalsam daha iyi, ölsem affetmen, ölürüm kabul etmem v.b…’’ uzayıp giden listeler.
Yıllar geçtikçe törpüleniyor insan, unutmam sandıklarını unutuyor, yapmam sandıklarını yaparken buluyor kendini. ‘’Herşey insanlar için ‘’ felsefesini içselleştirmişse kabul ediyor durumu, kavga etmiyor geçmişiyle, geleceğiyle. Lakin içselleştiremediyse yaşamda herşeyin mümkün olduğunu, hergün bir tuğla daha ekliyor yaşamla arasındaki duvara adına hırs dediği, öfke dediği, nefret dediği.
Mekanı ennet olsun bir teyzem vardı gurbette yaşayan. Bir gün arayıp nasılsın, neler yapıyorsun diye sorduğumda ; ‘’ – Ne yapayım, bu hayat bana tükürüp tükürüp yalamayı öğretti yine tükürdüklerimi yalıyorum demişti.’’ Sanırım tam da Atalarımızın ‘’ Büyük lokma yut, büyük konuşma ‘’ sözüne denk geliyor bu durum.
Geçenlerde T.V. de bir sinemaya denk geldim. Tek dertleri geçim olan bir çiftin kredi almak için bankaya müracat ettiklerinde başına gelenler. İki saat öncesine kadar sadece ekonomik sıkıntısı olan çift 2 saat içinde soygunculara yardım ve yataklık yapan katil zanlısı olarak son dakika gelişmelerinde tüm ekranları sarmışlardı. İki saat öncesine kadar onlara birini öldürebilirmisiniz ya da soygunculara destek verir misiniz? diye sorsalardı emin olun HAYIRRRR derlerdi çünkü o ana kadar sınanmamışlardı, tükürmeleri kolaydı.
Sizer ne durumdasınız bilimiyorum ama bilinmeyenli denklemlerden sorulursa bana ‘’- bilmiyorum, henüz sınanmadım ‘’demeyi öğretti bana hayat. Anlamlandırmadığım durum ve olaylarda ‘’ hayatta bu da var ‘’demeyi, başıma gelenlerde acaba ne öğretmeye geldi diye düşünmeyi öğrendim ben. Allah’ım ne olur bu şerdeki hayrı anlamayı, göstermeye çalıştığını görmeyi nasip et’e döndü dualarım.
Demem o ki arkadaş, hariçten gazel okumak kolaydır. Hele bir sınan bakalım, yargılamadan önce, eleştirmeden önce bir düşün bakalım, gerçek ne, kimin gerçeği daha gerçek.
Yoksa teyzemin de dediği gibi ‘’hayat tükürdüğünü yalatır insana.’’