Türban'lıların mağduriyeti ve gerçekler

Konuya başörtüsü ve türban olarak ayrı ayrı yaklaşmak lazım. Geçmişten beri başını örten kadınlarımız kızlarımız, başörtüsünün kendilerine verdikleri asaletle hiçbir zaman bu tür ayrımcılıklara alet olmamışlardır. Onlar başörtüsünün kendilerine kazandırdığı saygınlığı her zaman korumuşlardır.

İş Türbana gelince durum değişmiştir.

Türban 1980’li yıllardan sonra gündemimize girmiş ve takanlar (İster istemez) kendilerini takmayanlardan ayrıcalıklı ve daha elit bir tabaka olarak görmeye başlamışlardır.

ABD’nin BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) planı gereğince, “Ilımlı İslam” modelini ülkemize dayatmaya çalışması sonucu Türbanlı dediğimiz kesim bu projenin vurucu gücü olarak kullanılmaya başlanmıştır.

“Ben BOP’un Eş Başkanıyım" diyen Başbakan’ın ve kurduğu hükümetin BOP planından ayrı hareket etmesi tabiki düşünülemez.

Filistin’in Bağımsızlığı için uğraşanlar (Yanılmıyorsam) 1980’li yıllarda 8-15 yaşlarındaki çocuklarla İsrail Ordusu’na karşı taşlar ve sapanlarla sokak çatışmaları yaratmışlar ve İNTİFADA denilen bu olaylar dünyada büyük yankı bulmuş, Filistin Halkına karşı büyük sempati duyulmasına neden olmuştur. Filistin tabiki 8-15 yaşlarındaki çocukların taşlarla verdiği mücadelenin savaşı kazanmasına yetmeyeceğini biliyordu. Amaç seslerini duyurmaya çalışmaktı ve başardılar.

Ülkemize dönersek:

Sayın Derya Sazak’ın dediği gibi; “Türban aslında sosyal bir statüdür, bürokraside yükselmenin, ihale almanın ve zenginleşmenin bir aracıdır.”

Öyle inançla dindarlıkla falan alakası yoktur.

Fakat türbanı inanç için taktığını iddia eden ve sayın Sazak’ın belirttiği sebeplerle taktığını söyleyemeyen kesimin unuttuğu veya bilerek görmezden geldiği bir şey var.

“Ilımlı İslam”ı dayatmaya çalışan ABD ve yerli işbirlikçileri Türban konusunda bir taşla iki kuş vuracaklardır.

Bir bu kesimin desteklediği seçilmişler. İktidar nimetlerinden yararlanıp hayal bile edemeyecekleri zenginliğe ulaşacak. (Arada birde Türbandan dolayı “Mağdur “ olduklarını söyleyenlere telefon edip gaz verecekler)

İki ABD’de bu sayede bölgede istediklerini daha kolay ve rahat gerçekleştirebilecektir.

Bakın kendilerine “inanmışlar” diyen o grubun takip ettiği ve desteklediği güya ”İslamcı” Basın Irak’ta 10 yıldır ABD tarafından öldürülen, katledilen 1 Milyon Müslüman için hiç sesini çıkartmamaktadır.

Budur ABD’nin istediği işte. Türbanı İntifada olarak kullanmalarının nedeni budur.

Dostlar…

Türbanın hiçte öyle gösterilmek istendiği gibi İnançlardan dolayı kullanılan Masum bir hareket olmadığını: Aksine ABD ve yerli işbirlikçileri tarafından Cumhuriyeti yıkıp yerine ABD destekli bir “Ilımlı İslam” Cumhuriyeti kurulmasına aracılık eden bir çeşit İNTİFADA hareketi olduğunu unutmamamız gerekir.

Sorun bölgede ABD çıkarlarınınmı yoksa Ülkemizin çıkarlarınınmı önde geldiğini belirlemektir.

Saygılarımla