Türk futbolu için değişim zamanı

Evet bu saatten sonra bırakın futbolu. Seyircisiyle, yöneticisiyle, sporcusuyla bırakalım futbolu. Zira ortada futbol namına kayda değer bir şey yok.

Heyecan yok, seyirci yok, oyun yok. Keyif vermiyor. Aksine her türlü ala vere dala vere dönüyor. Zamanında teşvik verenler şimdilerde namuslu geçiniyorlar bir kulübün ütüne yükleniyorlar neymiş o zamanlar teşvik suç değilmiş.

Maçlarda ki seyirci olayları yüzünden düzgün taraftarlar stadlarda maç izleyemez hale geldi. Parayı düşünen sporcular maçları katlettiler. Adam gibi stad yapmayan mühendisler stadı çamur tarlasına dönüştürdüler. Yöneticiler eskilerin deyimi ile (kusura bakmasınlar kimseyi kastederek söylemiyorum) mahalle karılarını geçtiler her gün ayrı bir kavga.

Futbol spor olmaktan çıktı artık. İnanın artık seyretmek istemiyorum. Bu işin bir onuru kalmadı. Mücadele yok, azim yok taraftar için bir seyir zevki vermiyor. Otomatik olarak bu Milli Takımı da etkiliyor. Bir heyecan duymuyoruz.

Bir basketbol, voleybol daha cazip geliyor artık.

Onun için futbolda artık değişim zamanı geldi. Taraftar ve kulüpleriyle zihinde değişim, anlayışta değişim, oyunda değişim şart. Bakış açımız ve beklentilerimiz bu yönde. Amaç sadece kazanmak değil görselliği arttırmak ve seyir zevki vermek. Mücadeleyi sadece kazanmak için değil düzgün ve temiz bir oyun için ortaya koymak. Taraftarlara izleyenlere kardeşliği ve dostluğu sahada da gösterebilmek. Sahanın mutlak hakimi olan hakemlere saygı duymak onların verdiği kararları anlayışla karşılamak. Zira oyuncuların duymadığı saygıyı taraftarlar hiç kimseye duymaz ve olaylar çıkar.

Köklü değişimler sancılı olur ama bu işi bir başarırsak herkes kazançlı çıkar. Bu işte eğitimle olur. Yöneticiler, teknik adamlar, futbolcular, hakemler, taraftarlar hatta  bu iş için kaynak harcayanlar el birliği ile değişim eğitiminden geçmelidir. Yeni tanıtım ve organizasyonlarla yeni futbolun temeli atılmalı ve insanlara bunlar madde madde aşılanmalıdır.

Saha içinde görsellik ve organizasyonlar arttırılmalı taraftarlar oyunun içinde olmalıdır. Sporcular oyundan kopmadan heyecanı en üst seviyede tutarak mücadele etmelidirler. Sığ ve yavaş futboldan uzak hızlı, atak ve aynı zamanda akıllı futbol oynamalıdırlar.

Futbol sahaları sadece stadlardan ibaret değil aynı zamanda sosyal yaşam alanları haline getirilmelidir. Saha oyun için tam anlamıyla elverişli olmalıdır.

Sıfırdan başlangıç geçmişin üzerine sünger çekilmesi demektir. Yeni bir ligin oluşturulması demektir. Güçlü takımların ligde yer alması demektir. Kulüplerin maddi ve manevi olanaklarının sağlanması demektir. Bunun için gerekli planlamanın ve adil paylaşımın olması gerekmektedir. Yasaların yeniden düzenlenmesi, taraftarların stadlara farklı yollarla yeniden dönmesi gerekmektedir. Pasolig gerekli düzeni pek sağlamış gibi görünmüyor. Onun yerine biletlerin elektronik bilet olarak stadlarda satılması ve her biletin üzerinde seyircinin isminin ve kimlik numarasının yazılması yeterli olacaktır. Tıpkı yolcu biletleri tren biletleri gibi.

Bu ve buna benzer alternatif yollar oyunu güzelleştirmek ve Türk Futbolunu güçlendirmek için acilen yapılması gerekli hamlelerdir. Yoksa vay Türk Futbolunun haline.