Türk futbolu kurtuldu

Yaşasın!

Kötü haber tez gelir derler ;ama iyi haber geç gelir. Türk futbolu kurtuluyor , hatta kurtuldu. Ulusoy gidiyor. En sonunda ve nihayet. Bu ülke neler gördü?. Hakemleri maçların başlayacağı son 2 günde değiştiren federasyondu, bu federasyondu. Haluk Beyin babası hasta olduğu için onun yattığı hastaneye kupa sparişleri verildi. Federasyon başkanımız kupaları önceden tayin etti. Denizli maçında fenere komplo kurup konfetiler atana, bozuk para atana, zırt pırt oyun durmasına seyirci kalıp, o denizli maçı avrupada oynansaydı maçın Denizli aleyhine 3-0 hükmen mağlup olması gerekirken o seyirci kaldı. Aaaaa ! bunlar mübahtır. Amaç feneri bitirmek. Şimdi de tv’ye çıkıp ‘’ben ne yanlış yaptım’’ diyor. Yüzsüzlüğün daniskası onda. Türkiye sözde Dünya üçüncüsü oldu. ‘’Benim zamanımda oldu’’ dedi. Halbuki Şenes beyin, Ufuk beyin de zamanına da denk gelebilirdi. Bir de insanların şunu anlaması gerekir. Dünya üçüncülüğümüz! bir tesadüftür kardeş. Yendiğimiz bir tane bile avrupa takımı yoktu. Şu oynadığımız takımlara bakın: Çin, Kosta Rika, Senegal. Niye yenemedin Brezilyayı ? çünkü o güçlü. Dünya üçüncülüğümüz! hikaye ve ciddi almak gereksiz. ‘’Bunu ben yaptım’’ dedi. Senin zamanında Malta'yı geçemedik. Bugün oylama oldu. Bütün herkes Ulusoyun gitmesi için parmak kaldırdı. O nasıl bir duygu biliyormusunuz?. İstenmemek duygusu. ‘’Buradan git seni istemiyorum’’ diyor 300 kişi. Allah kahretsin. Onu bile anlamadı, anlamak istemedi. İnsanın yüreği acır. Resmen haydi yalla diyorlar. Bu adamın gitmesi hakikaten mükemmel. Bunu neye benzeteriz? Diyelimki evde üç öğrenci kalıyorsunuz. Aranızdan birini istemiyorsunuz. O, gitmek istediğiniz çocuk direniyor. Sabah kalkıyorsun karşında, akşam yemeğe gidiyorsun karşı koltukta oturuyorsun, gece yattığında da husursuzsun. Mahkemeye kadar gidiyorsun. Karar lehinde bitmiş. O hala ayağını uzatıp oturuyor. Sonra da bir şekilde gidiyor.

Burada o çocuğu istemeyen kişi 300 değil sadece 3 kişi. Problem çocuk diye bir film vardı. Çocuk yetimahanede kalıyor. Rahipler, arkadaşları, müdür, çocuktan nefret ediyor. Bir aile geliyor ve çocuğu alıyor. Sonra o gitmesini istediği kişiler, o gittiğinde o günü bayram ilan ediyor. Şapkalırını havalara atıyorlar.

Yani Ulusoy'un gitmesi Türk futbolu için tam isabettir.

Saygılar......