Türk gibi yaşamak istiyoruz

Türkiye Cumhuriyet’i laiktir ve laik kalacaktır! Bundan kimsenin kuşkusu olmasın! Hepimiz Türk’üz ve Türk gibi yaşamalıyız. Atatürk’ün çizdiği yoldan ilerlemeliyiz. Her Türk gibi bizler de Türkiye Cumhuriyet’ini yaşatmak için üzerimize düşen görevi eksiksiz yapmalıyız ki, Arap gibi yaşamaya özenen bazı gerici kesimi engellemeliyiz.

Bizim soyumuz Arap değildir ve onların yaşantılarına gelemeyiz. Ama dinimizin İslam olması sebebiyle, bazı kesimlerin baskıları neticesinde gelinen nokta bu olmuştur ne yazık ki. Onların yaptığı iş, Arap gibi yaşamak ve onlara özenmekle Atatürk’ün kurduğu bu ülkede kalkınmayı sözüm ona durdurmak ve medeni ülkelerin seviyesinden geri çekip karanlığa sürüklemektir.

Bu gericilik değil de ne peki? Sorayım size.

Başbakan yardımcısı Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olacakmış. "Olacakmış da ne olacak peki?" diyenler olabilir. Abdullah Gül’ü destekleyenler bunu söylüyor olabilirler; ama ben ve benim gibi düşünen Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkan kesim, yani laik gibi yaşamaya ve medeni ülkelerin seviyesinde olan Türk halkı, Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasını kesinlikle istemiyor. 14 Nisan 2007 tarihinde yapılmış olan Ankara'daki Tandoğan mitingi ve 29 Nisan 2007 tarihinde bugün yapılan İstanbul’daki Çağlayan mitingi bunun göstergesi olmuyor mu? Ama buna kulak asan kim?

Damarlarımda akan kan Türk kanıdır. Rengim kırmızı beyazdır. Ay yıldız benim bayrağımın saçtığı ışıkır. Hedefim Atatürk’ün gösterdiği yolda ilerleyip onun ulaştırmak istediği hedefe ulaşmaktır. Türkiye Cumhuriyet’ini yıkmak isteyen ve Arap gibi yaşamak isteyenlere buna fırsat vermemektir.

Halbuki Sayın Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olursa öyle zannediyorum ki 10. cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’in zamanında veto ettiği bazı kanunları imzalayıp yürürlüğe koyacaktır. Peki bu kanunlar ne olabilir. Aklıma ilk gelenleri sıralayım kısaca.

-Üniversitelerde ve devlet dairelerinde türban serbest olacak.
-Anayasa mahkemeleri ve diğer yargı organları kendisinin belirlediği kişilerden oluşacak.
-İmam Hatip Lisesinden mezun olan öğrencilerin Harp Okullarına girişleri sağlanmış olacak.

Eğer bunlar olursa, öyle zannediyorum ki onların ulaşmak istedikleri hedefe ulaşmış olacaklar. Zaten amaç bu değil miydi? Ama onlar amaçlarına kesinlikle ulaşamayacaklardır. Bu böyle bilinsin.

Biz Türkler olarak bu vatanı, istiklal uğruna yaptığımız mücadele sonucunda kazandığımız hürriyeti başkalarına teslim etmeyeceğiz. Hele Arap gibi yaşamaya özen gösteren gerici kesime bu ülkenin yönetimi için izin vermeyeceğiz.

Türk'üz ve Türk gibi yaşamak istiyoruz.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!