Türkan Saylan…

Bu gün biraz Türkan Saylandan bahsedelim istedim. Sanırım en azından bu son birkaç gündür ülke olayları ile biraz ilgili herkes onun hakkında biraz bilgi edindi.

Kimdir Türkan Saylan? Bir Türkle evlendikten sonra müslüman olan bir annenin kızı. Ömrüne aşkları, evlilikleri, eylenceyi sığdıramıyacak kadar kendini insanlara yardıma adamış bir bilim kadını. Türbana karşı diye kimilerinin ağzından salyalar saçarak saldırdığı, iftira ve şaibe denizinde boğmaya çalıştığı, ülkesine, cumhuriyete, Atatürk ilkelerine birde çocukların gülümsemesine aşık bir Türk kadını. İleri derecede kanser olmasına rağmen penceresinden insanlara gülümseyecek kadar insana saygılı bir kadın.

Hayat hikayesini çoğu kişi biliyordur. Ben biraz yaptığı çalışmalarından bahsedeceğim.

*1976 yılında lepra (cüzzam) çalışmalarına başlamış, Cüzzamla Savaş Derneği ve Vakfını kurmuştur. 1986 da kendisine Hindistanda Uluslararası Gandhi Ödülü verilmiştir. 2006 yılına kadar Dünya sağlık Örgütünün Lepra konusunda danışmanlığını yapmıştır.

*Uluslararası Lepra Birliğinin (ILU) kurucu üyesi ve Başkan yardımcısıdır. Avrupa Dermato Veneroloji Akademisinin ve Uluslararası Lepra Derneğinin üyesidir. Dermatopatoloji Laboratuvarının, Behçet Hastalığı ve Cinsel İlişkiyle Bulaşan Hastalıklar Polikliniklerinin kurulmasında yer almıştır.

*1981-2002 yılları arasında 21 yıl, gönüllü olarak sağlık Bakanlığı İstanbul Lepra Hastanesi Başhekimliğini yapmıştır.

*1989 da, bir grup Atatürkçü aydın tarafından devrim yasalarını ve laik düzeni koruyup geliştirmek amacıyla oluşturulan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin (ÇYDD) kurucularındandır ve halen Genel Başkanlığını yürütmektedir.

*Gönüllü kuruluş olarak; ÇYDDnin Genel Başkanlığını, TÜRKÇAĞ ve KANKEV Vakfı Başkanlığı ile Cüzzamla Savaş Derneği ve Vakfı Başkanlığını, sürdürmektedir.

*9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından 31 Mart 2000 tarihinde Sosyal Hizmetler Danışma Kurulu üyeliğine seçilmiştir. Halen bu görevi sürdürmektedir.

*Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından 2 Şubat 2001de YÖK üyeliğiyle görevlendirilmiş ve bu görev Şubat 2007de bitmiştir.

*İstanbul-Çağlayan Cumhuriyet mitinglerinin organizasyonun kilit ismi.

Türkiyenin dört bir yanında onbinden fazla çocuğa çağdaş bir eğitim sağlamak için derneği ile birlikte çırpınan bu kadın, Laik cumhuriyeti, savunmaktan bir an olsun vazgeçmedi. Peki o zaman “bu kadar değerli bir insan neden ergenekon soruşturmasına konu edildi ki” Cevabı kendi konuşmalarından bir cümle ile verelim.

“- AKP hakkında açılan kapatma davası hakkında, "Bütün bu odak olma olaylarından sonra, halk olarak hepimize düşen görev, rejim karşıtı tüm irili ufaklı olayları belgeleyip ilgililere sunmak ve ardını aramaktır. Hukuk bir üstyapı değil bir altyapıdır, unutmayalım ve ona güvenelim. İsterseniz işe ruhsatsız Kuran kursundaki 18 kızımızın başına gelenleri halkça sorgulayarak başlayalım, ne dersiniz?!"

Sebep yeterli mi?

Esen kalın...Çarşamba 15/4/2009