Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '07

 
Kategori
Güncel
 

Türkiye'nin yumuşak karnı

Türkiye'nin yumuşak karnı
 

24 Nisan tarihi dün itibariyle Türk halkı için önemli bir gündü. Cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki AKP'nin sırrı nihayet açıklandı. Ancak bunun dışında bu tarih Türk halkı için bir başka önem daha taşımakta. Sözde Ermeni Soykırımı'nın gerçekleştiğinin iddia edildiği bir tarih.
Yurtdışında, özelliklede ABD ve Fransa'da güçlü bir lobiye ve ciddi bir Ermeni varlığına sahip olan Ermeni halkı, diasporadaki bu Ermenileri çok akıllıca bir şekilde kullanmakta Türkiye'yi suçlu gösteren bir kampanyayı yıllardır ne yazık ki başarı ile sürdürmektedirler.
Ermenilerin bu başarısında kuşkusuz ki Ermeni Sorunu'nu adeta yumuşak karnı olarak lanse eden Türkiye'nin de payı vardır. Özellikle son dönemlerde artmasına rağmen, son birkaç yıla kadar Türkiye'nin Ermeni Soykırımı olmadığını ispatlama yönündeki çabaları yurtiçinde sınırlı kalmaktaydı ve bunun dünya genelinde çok fazla bir anlamıda yoktu. Bu süreç soykırımın bir yalan olduğunu zaten kabul eden Türk halkına karşı yapılan boş bir propagandaydı.
Bugüne kadar sürekli bir biçimde dünya genelinde Ermeni Soykırımı olduğu yönünde kararlar alan ülkeleri protesto etmekten başka ciddi bir çaba çok fazla harcanmamıştır. Son yıllarda yurtdışında artan bir şekilde devam eden ve Türk tezlerinin anlatıldığı konferans ve belgeseller tabi ki bu konuda yapılmış olumlu çalışmalardır. Ancak olayın bir başka boyutuda yukarıda bahsettiğim Türkiye'nin bu konuyu yumuşak karnı olarak ilan etmiş olmasıdır.
Her 24 Nisan tarihinde ABD başkanı acaba bu yıl 'Soykırım' kelimesini kullanacak mı diye ABD başkanının adeta ağzının içine bakıyoruz. Bunun dışında bugüne kadar acaba bizlerin bilmediği ne tavizler verildi de ABD başkanı bu kelimeyi söylemedi, acaba bunu hiç düşündünüz mü? İncirlik Üssü'nün kullanım süresi kaç kez bu bahane ile ABD tarafından uzatıldı? ABD bu kozunu kullanarak acaba Türkiye'den hangi tavizleri istedi? Bunları net bir biçimde bilmemiz şu anda imkansız ama ABD'nin bu kozunu iyi bir şekilde kullandığını söyleyebiliriz.
Biz sürekli olarak aman ABD başkanı 'Soykırım' demesin, aman 'Fransa Soykırımın İnkarı Yasası'nı' meclisten geçirmesin diye çırpınıyoruz. Hiç bir zaman bu devletlerin karşısında dik bir tutum takınmadık. Sözde soykırımı kabul eden hangi ülkenin diplomatlarını 'istenmeyen adam ( persona non grata)' ilan edebildik? Hangi ülkeye bir nota verebildik? Hiç kimseye.
Bugüne kadar sürekli olarak soykırım olayını reddettik. Belkide tek doğru yaptığımız buydu. Ancak meseleye kesin bir çözüm bulunması özellikle Ermeni tarafının uzlaşmaz tavırları neticesinde çok zor görünüyor. Daha uzun bir süre bu sorun sürüncemede kalacaktır. Türkiye'nin yapması gereken tek şey ise bu konuda kesin bir tavır takınmanın yanında bu olayın yumuşak karnı olmadığını, yabancı devletlerin bu meseleyi bir koz olarak Türkiye'ye karşı kullanamayacaklarını açık bir şekilde tüm dünyaya açıklamasıdır. Gerektiğinde daha sert tutumlar takınarak yabancı diplomatları sınırdışı etme, diplomatik ilişkileri kesme gibi alternatifleride ciddi bir biçimde düşünmesi gerekmektedir.

Fotoğraf www.radikal.com.tr den alınmıştır.

 
Toplam blog
: 17
: 724
Kayıt tarihi
: 16.04.07
 
 

Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü 2005 mezunuyum. Şu anda Isparta'da yaşamaktayım..