Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '10

 
Kategori
Güncel
 

TUS, doktorları tuş etti!

TUS, doktorları tuş etti!
 

‘Ben gönlümü eylerim, gerisi Allah kerim… Bir başkadır benim memleketim’ diyor Ayten Alpman unutulmaz şarkısında. Gerçekten de, taşına toprağına can feda memleketimizde her şey bir başka… Devlet güvencesinde düzenlenen sınavlar bile! Önce KPSS skandalı patlak verir. Hak edenler açıkta kalır, hak etmeyenler yerleştirilir. Gelir ardından, canı yananların şikâyetleri… Medya biraz üstüne gider konunun. Başta yaşananları kabullenmeyen ÖSYM, sınavı yenilemekte bulur çareyi! ‘Yasak savma’ mahiyetinde düzeltilir hatalar. Haksızlıklar unutulur, yaşanana kadar yenisi! Memleketimizin güzide sistemi çok gerektirmez beklemeyi. Kısa sürede patlak verir TUS rezaleti!

Küçük yaşlardan itibaren canını dişine takıp, idealleri uğruna her türlü zorluğu göğüsleyerek doktor olmaya can atanların korkulu rüyasıdır TUS! Çünkü üniversite sınavından daha beter olan bu eleme sisteminden başarısız çıkmak, altı sene tıp eğitimi aldığı halde pratisyenlikten öteye geçememenin aşağılanma duygusunu yaşatacaktır çilekeş doktorlara… Bir doktor adayı yakını olarak, tıp eğitiminin zorluğunu çok iyi bilirim. Gecenin gündüzle karıştığı eğitim süreci, altıncı sınıfta dert küpüne dönen ‘intern doktor’ olarak tamamlanırken asıl zorluk bundan sonraki aşama olan TUS’u atlatmaktadır! Hastanedeki nöbetlerden fırsat bulup da dershanelere koşan doktor adayları TUS’a binbir meşakkatle hazırlanır. Hayallerinde kazanmayı umdukları uzmanlık dalları, ellerinde ÖSYM’nin dağıttığı kalem-silgiler otururlar soru kitapçıklarının başına. Eylül’de yapılması gerekirken, ‘güvenlik’ gerekçesiyle Aralık ayına ertelenen sınavda daha cevap aşamasında dikkatleri çeker 10’a yakın sorunun ‘güvenliksiz’ olduğu! Sınav bitiminde hocaların da ‘hatalı’ olduğunu kabul edip TV’den açıkladıkları sorular ne yazık ki ÖSYM’nin gözünden kaçmıştır. Dilekçeler verilir ve sonuçta ‘optik optik’ okunan kâğıtlarda dört sorunun hatalı olduğu kabul görür! Ancak, bir sorunun bile yerleştirmede hayati değer taşıdığı TUS’taki sorun tamamen çözülmemiştir. Çünkü doktorların hatalı okunan netlerine, nedense farklı değerlendirmeler gelmiştir!

Nisan ayındaki TUS’ta da ‘okuma hatası’ yapıldığını düşünürsek, sınavlarda yanlışlık yaşanmasının bir alışkanlığa dönüştüğünü söylemek hiç de haksızlık olmaz! ‘Ana Haberler’i bile dizi ve magazin savsatalarıyla dolduran televizyoncularımız başta olmak üzere, herkesin gün gelip canlarını emanet edecekleri doktorların uğradıkları sınav haksızlığını gündemine alma vakti çoktan gelmiştir! Sabahın ilk ışıklarında yayınlanan ‘eğitim’ programlarıyla ya da ekranlardan ‘Doktor Civanım’ şarkısını çalıp oynamakla yetinilemeyeceği artık görülmelidir… Kolay yoldan köşe dönmek yerine, 1.500 TL’yi biraz aşan ücretle, insan canına hizmet için var olmayı tercih edenlere toplumca arka çıkalım ki onlar da gönül rızasıyla seçtikleri dallarda uzmanlaşıp hepimize faydalı olabilsin! TUS’a gelene kadar ayakta kalmayı başaran doktorlarımızı, optik hatalara feda edip elemek yerine doğru sorularla ve artan sayıda sınavla uzmanlaşmaya teşvik etmek AB standartlarını yakalama yolundaki memleketimiz için yapılması gerekendir… Uzman açığı olan ülkemizde, verimli beyinler sınav çarklarıyla heba edildiği sürece daha pek çok vatandaş, beyin kanaması geçirirken zehirlenme teşhisiyle, mevta olur gider! Bunun adı hasta yakınlarınca ‘doktor hatası’ olarak konulsa da doğrusu, uzman yetiştirmemeye yönelik ‘sistem hatası’ olmalıdır… Memleketimin uzman savar TUS hallerinde TUŞ edilen ve hasta iyileştirmek yerine ‘hasta sistem’le boğuşmak durumunda kalan doktorlara selam olsun…

Anibal Güleroğlu

 
Toplam blog
: 1210
: 1542
Kayıt tarihi
: 10.04.10
 
 

İstanbul'da başlayan yaşamım, eski İstanbullu ailemden edindiğim kültürle gelişti. Birinciliklerl..