TÜSİAD uyarıları

TÜSİAD, hükümete son derece yerinde ve yapıcı uyarılarda bulunmuştur. Yapıcı olması, diğer kişisel ve yıkıcı eleştirilerin ucuzluğu dışında gerçekleşmiş, bekleyip görelim diyerek, hükümete, 6 aylık bir süre verilmiştir.

İşaret ettiği konular ise tamamen yerindedir. Bir an önce yapılması gereken işler vardır. Hepimiz kişisel bir takım isteklerimizi bir yana bırakarak, yaşam kalitesi sıralamasında yerimizi daha üst seviyelere çıkarmak için yapacaklarımızı ve isteklerimizi konuşmalıyız.

Sayın Başbakanımız da, konuşma üslubunu bir an önce düzeltmelidir. Sanki herkese cevap yetiştirme zorunluluğu var gibi davranmayı bırakmalıdır.

TÜSİAD’da dediği hükümeti seçim sırasında verdiği imaja uygun olarak, süratle reformlara dalması gerekir.

Kendilerinden kavga değil icraat bekliyoruz. Bu arada milletvekilleri ve devlet memurları için söz konusu olan “dokunulmazlıklar” bir an evvel kaldırılmalıdır.

Aksi halde, anayasa hükümleri çiğnenmek zorunda kalınabilir. Meclisin yapısı eskisi gibi değildir. DTP’ nin söylemleri ağır kaçabilir. Bu yüzden bir an önce dokunulmazlıkların (herkes için) kaldırılması önem arz etmektedir.

Her yerde bir bütünleşme ve iyimserlik rüzgârının ülkemizi sarması için, meşruluğa özen gösterilmeli ve kuvvetler ayrılığı prensibinin sağlanması için bir an evvel gerekenler yapılmalıdır.

Ülkemizin yıllardan beri süregelen, PKK sorununun bir an önce halledilmesi gerekmektedir. MGK'da konuşulacak çözüm yolları duygusallıktan öte, akılcı bir uygulamayla devreye sokulmalıdır.

Büyük Anıt Paşamızın, cumhurbaşkanına yapacağı bir ziyaret sonrası, karşılıklı verilecek sıcak açıklamalar ve mesajlar ülkemizin gergin havasını hemen yumuşatacaktır. Bu durum bir çok saçma sapan ve ülkemize hiçbir yararı olmayan tartışmalara da bir son verecektir.

Özellikle medyada oluşturulacak “demokrasi, üretim ve adalet” konulu yazıların artarak devam etmesi, yıllardan beri süregelen ezberlerin bozulması için kaçınılmazdır.

Durmadan gerginliğe ve kavgalara yol açan iktidar ve muhalefet söylemlerine artık hep birlikte tepkimizi koymalıyız. Halkımız bu kavgalardan ve menfaatçilerden yeterince canı sıkılmıştır..

Üzerinde çok çalışılan “kutuplaştırma” çalışmalarının hiçbir işe yaramadığı artık görülmelidir. Ülkemiz bu anlamda değişim geçirmiştir. Halkımızı kamplara ayırarak kavgaya tutuşturmak ve bundan nemalanmak isteyen güçler, tam bir hayal kırıklığına uğramıştır.

Milliyetlerimizi ve din ayrılıklarımızı konuşarak vakit kaybetme zamanı artık tarihe gömülmüştür. Siyasilerimiz ve ülkemizin diğer dinamikleri bu farklılıkları bırakıp, halkımızın cebine girecek olan parayı artırmanın yollarını araştırmalıdır.

TÜSİAD’ın dediği gibi, anayasa çalışmaları dahil, her şey şeffaf bir ortamda, kişi temel hak ve özgürlükler konusu ön plana çıkarılarak, hazırlanmalıdır. Bu konuda da 6 aylık bir zaman dilimi ön görülmesi yerinde bir karardır.

Hükümetten beklenen, sağa sola cevap yetiştirmesi, köşe yazarlarıyla uğraşması değil, bir an önce icraata geçmesidir.

Bu hepimiz içim gereklidir.

Foto: en Blanco y Negro