Uğur Koşar'la aynı mutfakta

Yapımcılığını Elifim’in yaptığı bir Tv programında, son zamanlarda oldukça hızlı bir çıkış yapan, benimde bir hayli kıymetlim olan Uğur Koşar’la yemek yaptık.

Lezzetli demek gerekiyor burada program için, yapılanlar için, kanalda çalışanların program yapanlara ve konuklara şık davranmaları için ve yapımcımız Elif Karakaya için bu deyimi kullanmak gerekli. Lezzet bence sadece yemeklerin tadında olmamalı. Lezzet güzelliği anlatırkende kullanılmalı diye düşüdüm.

Birçok kanal onun peşinden koşuyor, onula sohbet etmek istiyorlar, onun söylediklerini duymak istiyorlar, nasihat tadındaki iletilerini anlamak istiyorlar.

Gerçekten Uğur Koşar’ın zamanı yok.

Kitap yazıyor durmadan,

İmza günleri peş peşe,

Panik atak ve deprasyon için terapiler yapıyor aralıksız.

Buna rağmen bizi kırmadı, yapımcımızın teklifine hayır demedi. Yazar – yazarın halinden anlar misali, bir yazarın sunduğu programa konuk olmayı geri çevirmedi. Ne hoş!

Program yaptığımız kanaldan söz etmek gerekli bence şimdide.

Patronları dâhil bir sürü genç insan gayretle çalışıyorlar. Yaptıkları işin sadece bilincinde değiller bilgilerindelerde. Bu işi bilerek ve severek yaptıklarından içinde sevgi ve saygı olan her çalışma ortamında olduğu gibi bir hayli başarılılar.

Elbette patronlarının hassasiyeti ve titizliği ile başlıyor bu güzellik ve tüm çalışanları ile devam ediyor. Başta Filmekibi Prodüksiyonun Sahibi Ahmet Sönmez olmak üzere bütün ekibe çok teşekkür etmek lazım.

Güler yüzle karşılanmak bu zamanda ne kadar önemli. Gülmek, gülümsemek çok değerli! Bir çok yerde asık suratla çalışanları gördüğümde gerçekten üzülüyorum. Zaman değerli ve kısa. Mutlu olmak gerekli ve mutlu olabilmemiz için çok nedenlerimiz var.

En büyük lüksümüz sağlığımız. Sağlıklıyız ki oradayız ve çalışıyoruz. İşimiz ve dostlarımız var.

Önemli işlerden biridir televizyonculuk ve program yapmak…

Tabi, yaptırmak, organize etmek, izlettirmek ve bütün bunların içinde kendi payının olduğunu bilmek!

Metroda, pazarda, parklarda okumasını sevmeyen bizlerin ve sizlerin elinde Uğur Koşar’ın kitabı varsa bu işte bir hayır var demektir. Aynen böyle.

Onun kitapları yok satıyor. Ne demek yok satıyor dediğimizde şöyle bir cevap bulabilirsiniz; yeni bitti hemen gelecek. Onun üç kitabı liste başında. Yüzbin adetle basılan kitabın tekrarı ikiyüzdoksanbinle oluyor. Maşallah…

Böyle bir meslektaşım olduğu için ve onu uzun yıllardır tanıdığım için, onun insanı yönünü, insanlara bakışını, Allah’a olan aşkını, dostuluğa verdiği önemi bildiğim için daha bir gururluyum.

Bu gün nelerden konuştuk bir bilseniz. Elbette yayınlandığında doyasıya izleyeceksiniz. İslam’da yemeği konuştuk, Peygamber Efendimizin nasıl beslendiğinden söz ettik.

Yemek yaparken içine sevgi ve dualar katıldığında yemeğin bereketinden ve lezzetinden söz ettik.

Uğur Koşar:

‘Aşkla yapılan her şey güzeldir’ diyor, bencede öyle.

Daha fazlası, çok daha fazlasını elbette ekranda izleyeceksiniz.

Nazan Şara Şatana