Ulusal Takımımız'a ne oldu?

Ulusal Takımımız bu kadar kısa bir sürede, nasıl bu hale geldi?

Bu soruyu benim gibi herkes birbirine soruyor. Doğru düzgün defans yapmasını bilmeyen, ancak hücumdaki varyasyonlarla bu zaafını kapatan oyuncularımız, daha önce oynadıkları maçlarda, yenilseler bile mücadele ediyorlardı. Maçın son saniyesine kadar heyecanla maçı takip etmemizi sağlıyorlardı. Son saniye golleri ile 2008 Avrupa Şampiyonasında nerelere kadar geldiğimizi herkes biliyor.

Adı üstünde Ulusal Takım! Çalıştıran kim?

Hollanda'lı Guus Hiddink!

Asgari ücretin 598TL olduğu bir ülkede, Hollanda'lı bir teknik adamın kalması için gecelik 3.500Avro otel parası (7000TL) ödüyorsanız ve çok kısa bir sürede Ulusal Takımı sistemsizlikten sisteme geçireceğim(!) diye, yerle bir ediyorsa, bu şahsın daha önce çalıştırdığı takımlar beni hiç ilgilendirmiyor.

Guus Hiddink’in başarısı nedir?

2002 yılında Güney Kore ile Dünya dördüncüsü olması! Biz de o maçta Guus Hiddink’in takımını yenerek Dünya üçüncüsü olmuştuk! Sonra o turnuvada Güney Kore’nin İtalya’yı nasıl elediği hala akıllarda!

Sonra Avustralya ile Dünya Şampiyonasına katılma ve Rus Ulusal Takımı ile 2008 yılında ki Avrupa Şampiyonasında bizimle birlikte üçüncülüğü paylaşmak! Hiddink’in yakaladığı başarıların daha fazlasını biz hangi teknik direktörlerle yaşadık? Şenol Güneş ve Fatih Terim! Fatih Terim’in aldığı parayı dillerinden düşürmeyenler, onun iki katından fazla ücret alan ve geceliği 3.500Avroya otelde kalıp, istediği gibi gezip tozan Hiddink için neden seslerini çıkarmazlar?

Gelelim Ulusal Takımımızın Almanya maçına:

Kadrolar açıklandığında maçı kaybetmiştik! Şöyle bir kadroya göz gezdirelim. Defansta, Ömer Erdoğan ve Gökhan Gönül’ün dışında kendi takımında devamlı oynayan var mı? Servet ve Sabri kendi takımlarında oynamazken, Ulusal Takımda oynamayı nasıl başarıyorlar?

Gelelim orta sahaya: Emre’nin dışında kendi takımında devamlı oynayan var mı? Aurello, Hamit Altıntop, Özer Hurmacı, Tuncay Şanlı kendi takımlarında ilk 11 de oynayabiliyorlar mı? Orta sahanın en önemli adamlarından ve maçta sol açık olarak oynatılan Hamit Altıntop’un bu güne kadar kendi takımında sadece 56 dakika forma giydiğini biliyor musunuz?

Gelelim forvete: Halil Altıntop kendi takımının asıl forveti mi? Ya Semih? Resmi maçlarda kaç kere Fenerbahçe formasını giydi?

Kadro seçimindeki yanlışlar bununla bitse iyi! Birde Sabri’den sol bek, Hamit’ten sol açık yaratma sevdamız var! Fenerbahçe’de Caner, Brezilya Ulusal Takımının sol kanat oyuncusu Santos’u yedek bıraktı. Santos yedek kalmasına rağmen Brezilya Ulusal Takımı ile İran’ın yaptığı maçta ilk 11 de sahaya çıkıp 90 dakika forma giydi ve bir de asist yaptı. Sabri’nin yerine Caner, Aurello’nun yerine Selçuk İnan, Özer’in yerine Mehmet Topuz oynayamaz mıydı?

Takımın en iyisi olarak halka yutturulmaya çalışılan Servet’in yerine İbrahim Toraman oynayamaz mıydı? En iyi olarak lanse edilen Servet’in 2 metrede, 1 metre fark yediğini ve yenilen gollerde çok büyük hatasının olduğunu ne zaman göreceğiz?

Ulusal Takımımız bu haliyle son 20 yılın en berbat takımı görüntüsünde. Böyle devam edecek olursa, bırakın en iyi ikinciyi, normal bir ikinci bile olamayız!

Netice itibarıyla; Sırça Köşkte oturup, uzaktan ahkâm kesmek çok kolay! Ulusal Takımımızın başına zaman geçirilmeden Rıdvan Dilmen getirilmelidir. Guus Hiddink ve ekibine derhal yol verilmeli ve bu acı mağlubiyetin hesabı sorulmalıdır!