Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Eylül '09

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Ünal Şöhret Dirlik'ten bir kitap daha: Ramazan Manileri

Ünal Şöhret Dirlik'ten bir kitap daha: Ramazan Manileri
 

Kargıköyü yörük müzesi müdüründen-Yörük yağlığı ve şapkası


Türk medeniyetlerinde, sözlü kültür geleneği, Türk folkloru ( halkbilimi) içinde Ramazan mânileri, bayram mânileri ve Ramazan Davulcularının ayrı bir yeri vardır. Ramazan günlerinin, gelenekler ve görenekler bağlamında yaşantımızda önemli bir yer tutar. Bu güzel günlerin folklorik motifleri incelendiğinde, Türk folkloru, Türk halk edebiyatı Ramazan ve bayram mânileri konusunda bir hayli zengindir.

Türkler İslâm dinini kabul ettikten sonra bu yüce dinin inanç, ibadet, ahlâk, esasları doğrultusunda yaşantılarına yeni değerler katmışlardır; bunları Müslüman halkımızın sosyal ve toplumsal değerleri içinde sağlıklı bir çerçevede görmek olasıdır. Bununla birlikte, mâniler, ilâhiler, Karagözlerle Hacivatlar, meddahlar, ramazanda söylenen çeşitli bilmeceler, ramazan fıkraları, ramazan ve bayram mânileri Türk halk edebiyatında zengin bir yer tuttuğunu görülecektir. Aslında başlı başına bu bir araştırma ve inceleme konusudur.

Ünlü şair Yahya Kemal Beyatlı’nın bir şiirinde şu iki dizeyi örnek olarak sunmakta yarar görüyorum, ramazanın önemi bağlamında:

Top gürleyip oruç bozulan lâhzadan beri

Bir nurlu neş’e kapladı kerpiçten evleri.

Ramazan ve bayram mânilerinin zengin - evrensel kültürünün yanı sıra bir de ramazan davulcuları, ramazan mahyaları vardır. Ramazan mahyalarından hemen aklıma gelenlerden: “Ramazan hoş geldi, Ya Allah, Ya Gani, Ya Mabut, Ya Rahim, Bismillah, Maşallah”.Ramazanın son günlerinde ise El firak (ayrılık), Elveda ya Ramazan, İstiklâl Savaşı günleri sırasında ise “Hübbül Vatan, minel İman” yani vatan sevgisi imandandır, Cumhuriyet kurulduktan sonra “Yaşasın Cumhuriyet, Hâkimiyet Milletindir” şeklinde mahyalar yazılıyordu. İstanbul’da bu konuda usta sanatçı mahyacılar vardı. Bunlardan 1877’de vefat eden Süleymaniye baş mahyacısı Abdullatif Efendi’yi unutmamak, saygıyla anmak gerekir.

Ramazan günlerinde halk üzerinde oruç ibadetinin etkisi açıkça görülür. Kalpler yumuşar, İbadetler yoğunlaşır. Dualar artar, kalpler dini inancımıza göre imanla dolar. Davranışlarımızda ahlâk dışı davranışlar daha da azalır. İnsanlar birbirlerine yardım etmek için adeta yarışırlar. Bu ayda yardımlaşma ayrı bir özellik taşır. Bütün bunlar çağlar boyu bizimle birlikte sürüp, gelen gelenekler, görenekler ortamında yaşanır ve gerçekleşir.

Halk edebiyatımızda bir tür olarak gördüğümüz mâniler, ramazan günlerinde müminlerin davranışlarını, düşüncelerini, zevklerini hatta şakalarını dile getirmeye vasıta olur. Bilindi gibi bu aya “on bir ayın sultanı” diye taçlandırılmıştır. Ramazan ayı genel olarak ülkemizde tüm Anadolu’da sevgiyle, saygıyla karşılanır. Bu güzel günler coşkulu heyecanla yaşanır, ramazanın sıcak ikliminde fakir ve fukaralara, düşkünlere yardım eli uzatılır. Büyük şehirlerde çadırlar kurularak yemek dağıtılır. Fakirlere, kimsizlere, özellikle çocuklara çeşitli armağanlar verilir. Bu amaçla ramazan ayı münasebetiyle halk edebiyatımızda ramazan ve bayram günlerini anlatan yüzlerce mâni dile getirilmiştir.

Ramazan da davulcuların da ayrı bir yeri vardır. Genel olarak ramazanın ilk günleri ve son bitiminde ramazan davulcuları ev ev dolaşarak söyledikleri güzel manilerle evler tek tek ziyaret edilir. Ramazan davulcuları manileriyle ayrı bir renk, çeşni kazandırırlar. Tabi bu ramazan davulcularına da bahşiş vermek gelenektendir. Onları boş göndermek ayıp sayılır. Ramazan davulcuları yılda bir, iki kez ancak kapımıza gelirler. Bu gelenek kuşaktan kuşağa çağlar boyu bizimle yaşamaya devam eder. Anadolu’nun her kentinde yaşanır. İşte bir ramazan davulcunun sunmuş olduğu mânilerinden bir, iki örnek: Şekerim var ezilecek / Tülbentten süzülecek / ver bahşişimi gideyim / Çok yerim var gezilecek” Davulumun sesi kaba /Emeklerim oldu heba /Bahşişimi hazırlayın / İşte geldi bekçi baba, Bayramın yakın olduğu günlerde ise: Davulumla çıktım yola / Selam verdim sağa, sola / Sona eriyor ramazan / Bayramınız mübarek ola.. Diyerek mâniler art arda sıralanır gider.

İşte değerli araştırmacı yazar, Ünal Şöhret Dirlik, buradan yola çıkarak, yeni bir eserle Ramazan Mânileri, Bayram Mânileri, Ramazan Davulcuları, Yardımlaşma ve Bayramlaşma” adını taşıyan bir demet mânilerle tekrar karşımıza çıkıyor.

Ünal Şöhret Dirlik yaklaşık yarım asırdır Türk edebiyatına, Türk Kültürüne hizmet veriyor. Fethiyelidir, emekli olmasına rağmen boş durmuyor, araştırıyor, inceliyor ve yazıyor. Folklor dağarcığı zengin bir yazın eri ve gönül adamıdır. “Yazmak yaşamaktır, söz uçar, yazı kalır” sözüne inananlardandır. Fethiye’nin adını Anadolu’ya onurlu bir şekilde taşıyor. Anadolu’da yayınlanan hangi dergiyi karıştırırsanız Ünal Şöhret Dirlik’i orada bir yazısıyla görmeniz olasıdır. Türk folkloru coğrafyasında ki hizmetlerini yadsınamayız. Ben şahsen Ünal Şöhret Dirlik’i 1962’lerden bu yana bu coğrafyada, bu vadide görüyor ve ürünleriyle izliyorum. Çalışkan, üretken bir eğitimcidir. Folklor deryasında at koşturduğunu görüyorum. Uzun yıllar onunla birlikte birçok sanat, kültür dergilerinde yan yana geldik. Türk Folkloruna hizmet verdi. Bu açıdan Ünal Şöhret Dirlik’’ yakından tanıyor, bir meslektaşım olarak onunla gurur duyuyorum. Aynı zamanda da vefalı ve konuk sever bir insandır. Sözün özü adam gibi adamdır.

Sayın Dirlik, Türk halk edebiyatı ve özellikle Fethiye Folkloru konusunda birçok eserler hazırlayıp, Türk halk edebiyatına kazandırmıştır. Bu güne değin 25 kitabı yayınlanmıştır. Sadece Halk edebiyatı folklor konulu eserlerinden birkaçının adını vermek istiyorum: hemen aklıma gelenleri yazıyorum: Şiir kitapları Sen Şimdi Güney’de (I-II), 1965 -1996), Güney Havaları ( 2006), dan başka folklor içerikli eserleri ise :Şiirli Bilmeceler ( 1969), Fethiye Bilmeceleri (1996), Fethiye’de Halk İnanışları (1997), Fethiyeli Gülüyor (1998), İncirKöy İncirKöy (1999), Fethiye Atasözleri ve Deyimlerinde Hayvancılık ve Yayla Göçleri ( 2000), Fethiye’ de Söylenen Maniler ( 2001), Fethiye’de İlenmeler, Hayırlı Sözler ve Dualar ( 2002), Fethiye ( 2003), Mezar Edebiyatı ( 2004) Masallarımız ( 2004), ve şimdi de elimizde bulunan “Ramazan Manileri “adını taşıyan eseridir.Kitap 112 sayfa olup Denizli’de Oğuz Ofset Matbaası’nda basılmıştır.Eserin ön ve arka kapağı Murat Dinçer, içindeki desenleri Birdal Can Tüfekçi tarafından hazırlanmıştır.Kitabın giriş bölümünde ilk sayfalarda Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ünal Türkeş, Ramazan Manileri hakkında İsa Kayacan, Maniler konusunda Ünal Şöhret Dirlik’in 6-8 Kasım 2006 tarihinde Fethiye’de düzenlenen EGAY-DER’İN Sempozyumunda sunduğu bir bildirisi var, Yine Recai Şahin ve bu satırların yazarı Abdülkadir Güler’in kitap hakkında yazılarına yer verdiğini görüyoruz.

Kitabın son sayfalarında Ünal Şöhret Dirlik’in yayımlanmış eserleri, kendisiyle ilgili yazılı kaynaklar, şiirlerinin yer aldığı antolojiler ve bir teşekkür yazısı yer alıyor.

Ünal Şöhret Dirlik aynı zaman Folklor Araştırmaları ( FAK ) kurumu ve EGAY-DER ( Egeli Araştırmacı yazarlar Birliği )’nin de aktif üyesidir. Bu her iki kurumdan da Türk Folkloruna Hizmet ödüllerini alnının akıyla almaya hak kazanmıştır. Bunlardan başka birçok ödülü vardır. Bu çalışmalarından dolayı da Fethiye Belediyesi’nin almış olduğu bir meclis kararıyla Ünal Şöhret Dirlik adını bir Halk Kütüphanesine vermiş olup, adı ebedileştirilmiştir. Şimdi sizleri Ünal Şöhret Dirlik’in bu yeni eseriyle baş başa bırakıyorum. Sözü fazla eğip bükmeden sizleri Sevgili Ünal Şöhret Dirlik’ in bu yeni eseriyle baş başa bırakıyorum.

Folklorumuzda, halk edebiyatımızda Ramazan mânileri, bayram mânileri geniş bir yelpazede yer alır. Ramazan mânileri, bayram mânileri davulcularla ilgili mâniler gazete ve dergi sayfalarında dağınık bir halde idi. Bunlar Türk halk edebiyatımızda fazlasıyla irdelenmiş olup gazete, dergi sayfalarından yeniden derlenip tek bir kitap halinde yayınlanmış olması olumlu ve yararlı bir çabadır. Ünal Şöhret Dirlik’in, bunları büyük bir emekle araştırıp, özenle derleyerek tek bir kitapta yer almasını takdirle karşılıyor, gönülden alkışlıyorum. Bu yapıt Türk folkloru bağlamında, özellikle Ramazan, bayram mânileri konusunda inceleme ve araştırma yapacak genç kuşaklar için, bir kaynak olacağı kuşkusuzdur. Sevgili kadim dostum araştırmacı yazar Ünal Şöhret Dirlik’ in bu çalışmasından dolayı tebrik ediyor, başarılarının devamını gönülden diliyorum.

(* ) Abdülkadir Güler, Emekli Milli Eğitim Müdürü, Araştırmacı-yazar. Söke.

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..