Üni'forman terindir

SARI LACİVERT ÜNİ’FORMA.

Sevdamızı, bedenimizi hançerleyen bir silah gibi hep göğsümüz de taşırız. Birileri iyi biliyor, çünkü tescillendi belki 30 milyon kere bu aşk. O yüzdendir ki tüm dolambaçlı yollar hep bize rota diye verilir ama nedense hep koordinatlarımız sekmeden hedefine vurur. Sevdamıza duyduğumuz bu iflah olmaz tutku, neden hep sinsi aşk simsarları tarafından kullanılmak istenir? Bile bile mum alevine konaklayan kelebekler gibiyiz. Yanacağız belki ama dedim ya sevdalıyız. Gönüllü bir imece yorgunluğudur gövdemizi ağrıtan. Hatta üstüne para veririz angarya uğraşlarımıza. Cebimizden öderiz, ta bilmem kaç yüz kilometre uzaklara kaldırırız sırtlarız yüreğimizi. Yarım ekmek trişkadan dönere porselen tabakta servis parası öderiz, polis coplar, rakip taşlar, esnaf kazıklar ama biz dönmeyiz geri. Çünkü sevdamız orada atar, hangi barikat bizi bu sevdadan alı koyar? Değil 90 dakika 90 saniye olsa biz yine çoğalırız, akarız dalga kıran tanımaz çığlıklarımız. Biz varken az çıkmaz sesimiz yığınlarda, biz varken düşmez yere bu şanlı forma. Hayır hayır forma değil asla, Sarı Lacivert Üniforma. Bir vatanı bekler gibi bekleriz havaalanlarında kör uykulara kanmadan seni. Seyredemesek de yeşil sahalarda saldırırken rakip savunma hatlarına seni, gözlerimize prangalar vursalar da mahkeme koridorlarında, inadına nöbetteyiz hazır kıta. Sarısı sıcaklığımız, laciverti sonsuzluk… Düşünemez 30 milyon Kanarya, onursuzluk ve onsuzluk. Herkesin renklerine saygılı ama kanaryaya sevdalı. Dönsek de gözü yaşlı puan kayıplarında deplasman kapılarından, yıkılmaz yüreğimiz, burkulsa da ulu orta gövdemiz.

Ne kupaya

Ne paraya

ne papaya

ne de Avrupa’ya

Bir tek sana sevdalıdır bu yürek

Sarı lacivert şanlı Kanarya.

Kimileri anar ya birilerini

Anasıyla

Ya da anar ya

Anısıyla

Biz seni anarız hep kanımızla

Sarı lacivert şanlı Kanarya

Tekimiz nefer

İkimiz seliz ….

Çünkü Fenerbahçeliyiz!

16 AĞUSTOS 2012

gayrettepe