Ustalık dönemi icraatları

Özgür birer birey olmayı arzu edenlerin Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyorum.

Bugün bir kez daha dikkatlice okuduğum Atatürk'ün Gençliğe Hitabı'nı cümle cümle daha iyi anlayarak paylaşmak istedim.

1- "...seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek..."  Sizce kimi kastediyor?

2- "...vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! " Silivri'den sevgilerle...

3- "...bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler."  bu da kim ki diyeniniz hâlâ var mı?

4- "Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir."

Tüylerim diken diken olarak tekrar tekrar okudum. Ve Atatürk bir kâhin olmadığına göre; o günkü koşullarda ilim, bilim ve vatan aşkıyla yetişmiş tek ve gerçek liderimizi gururla anıyorum. 

ATATÜRK'ÜN TÜRK GENÇLİĞİNE HİTABESİ

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza
ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın
kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini,
müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı!

İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

Ankara, 20 Ekim 1927

Son söz: Vazifeni ya yerine getireceksin ya da "Ustalık dönemi" icraatlarına sessiz kalıp, boyun eğeceksin.

Saime Eren