- Kategori
- Gündelik Yaşam
Uzun yaşayanlardan tüyolar...

Türkiye, ortalama yaşamda kadın-erkek eşitsizliğinde ilk sırada
Dünyada yalnızca yirmi ülkede erkeğin ortalama yaşam süresi kadınlardan fazla. Türkiye bu açıdan ilk sırada bulunuyor.
Türkiye'de kadınla erkek arasındaki eşitsizlik konusu sık, sık gündeme gelir. Bunun ortadan kaldırılması için kurulmuş sivil toplum örgütleri, dernekler ve çeşitli kuruluşlar bu eşitsizliğin ortadan kaldırılması için girişimlerde bulunur.
Pek çok alanda olduğu ileri sürülen kadın-erkek eşitsizliği, ortalama yaşam süresinde de Türkiye'yi ilk sıraya oturtuyor.
Türkiye, erkeklerinin kadınlarından fazla yaşadığı ender sayıdaki ülkeler arasında ilk sırayı alıyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Türkiye'de ortalama yaşam süresi 62.9 yıl. Ortalama yaşam süresinde Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü'ne üye 191 ülke içerisinde 73'üncü sırada yer alıyor.
Japonya ortalama ömrün en uzun olduğu ülke konumunda. Japonların ortalama yaşam süresi 74.5 yılı buluyor. Japonya'yı 73.2 yılla Avustralya, 73.1 yılla Fransa, 73 yılla İsveç ve 72.8 yılla da İspanya izliyor. Bunların dışında 19 ülkede ortalama ömür yetmiş yılın üzerinde.
Ortalama yaşam süresi 31 ülkede 65-70 yıl, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 47 ülkede 60-65 yıl arasında değişiyor.
Sierra Leone, 25.9 yılla ortalama ömrün en az olduğu ülke. Nijer 29.1 yılla, Malawi 29.4 yılla, Zambia 30.3 yılla, Botswana da 32.3 yılla ortalama yaşam süresinin en az olduğu ülkeler arasında yer alıyor.
Dünyada ortalama yaşam süresinin elli yılın altında olduğu 52 ülke bulunuyor.
Türk erkeği kadınından fazla yaşıyor
Ortalama yaşam süresindeki sıralama erkek-kadın ayrımında değişiklik gösteriyor. Türk erkeklerinin ortalama ömrü 64 yıl.
Erkeklerdeki ortalama ömür sıralamasında Türkiye 46'ncı sırada yer alıyor. Erkeklerde ortalama yaşam süresinin en fazla olduğu ülkeler ise sırasıyla Japonya, İsveç, Avustralya, Yunanistan ve Kanada.
Türk kadınlarının ortalama ömrü ise 61.8 yıl. Türkiye kadınlardaki ortalama ömür açısından dünya ülkeleri arasında 98'inci sırada bulunuyor. Bir başka ifadeyle, Türk kadını dünyadaki 97 ülke kadınından daha az yaşıyor.
Kadınlarda ortalama yaşam süresinde ilk sırayı yine Japonya alırken, bu ülkeyi Fransa, Monako, İspanya ve Avustralya izliyor.
Dünyada erkeğin ortalama ömrünün kadından fazla olduğu yalnızca yirmi ülke bulunuyor.
Türkiye ortalama yaşam süresinin erkekle kadın arasında, kadın aleyhine en farklı olduğu ülke. Türkiye'de erkekler, kadınlardan 2.1 yıl daha fazla yaşıyor.
Ortalama ömür, yalnızca Botswana, Etopya ve Yemen'de erkekte de, kadında da aynı. Toplam 168 ülkede ise kadınlar erkeklerden daha fazla yaşıyor.
Ortalama ömür açısından kadınlar lehine en büyük fark ise Estonya, Letonya, Rusya ve Belarus'ta görülüyor. Bu ülkelerde kadınlar erkeklerden ortalama on yıl daha fazla yaşıyor.
Yaşam süresi giderek uzuyor.
Türkiye'de yaşlı nüfusun 2000 ile 2025 yılları arasında yaklaşık 7 milyon artması bekleniyor...
Kadınların uzun yaşama şansı erkeklere göre daha da yüksek. Bu durumda istatistiksel olarak 60 yaş kabul edilen 'yaşlılık Sınırı’nı çok daha yukarıya çekmek gerekiyor.
Artık pek çok kişi 60'lı, 70'li yaşları orta yaş kabul ediyor.
Ancak yaşlılık bazıları için keyifli, gençlik yıllarında zor bulunan değerli bir zaman iken bazıları için hastalıkların kapıyı çaldığı, huzursuz, stresli bir dönem oluyor.
Siz hangi gruba giriyorsunuz bilmiyorum ama hayat kalitesinin yüksek olduğu, uzun bir yaşam için yapmanız gerekenlerin, fiziksel sağlığınızla sınırlı olmadığını lütfen kabullenin.
Psikolojik, sosyal, duygusal, hatta ruhani fonksiyonlarınız da sağlığınızın önemli parçaları...
İşte bu nedenle uzun ve kaliteli bir yaşlanma sürecine sahip olmak istiyorsanız, tüm fonksiyonlarınızı gözden geçirmelisiniz.
Amerika'da senetaryen yani 100 yaşını geçenler üzerinde yapılan bir araştırma da; uzun yaşamak için sadece fiziksel sağlığınızın değil, sosyal ve duygusal bağlarınızın da kuvvetli olması gerektiğini ortaya koydu.
Aşağıdaki tüyolar kaliteli bir hayat yolculuğunda ilk adımlarınız olabilir.
Unutmayın: Yaşlanmak kaçınılmaz olsa da güzel yaşlanmak mümkündür.
— Arkadaş ve ailenizle yakın ve samimi ilişkiler içinde olun.
— Zihninizi sürekli aktif tutun, yeni bir şeyler öğrenmeye devam.
— Bol, bol gülün, espri anlayışınızı geliştirin.
— İnançlarınıza ve ruhaniyetinize sıkı, sıkı tutunun.
— Yeni bir güne heyecanla başlamaktan hiç vazgeçmeyin.
— Aktivitesi bol bir yaşam sürmeye gayret edin.
— Özgür olduğunuz ve kimseye bağımlı olarak yaşamadığınız hissine sahip çıkın.
— Doğru beslenin.
—Güncel olayları takip edin.
— Yeni arkadaşlıklar kurun, yeni dostlar edinin.
Unutmayalım. Yaşamak her zaman güzeldir…