Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Haziran '12

 
Kategori
Çevre Bilinci
 

Vadinin habitatı ve imar planı

Vadinin habitatı ve imar planı
 

Ekolojik çevreye uygun bir mimari zor olmasa gerek.


Latince kökenli bir kavram olan habitatın en kısa tanımı; “bir canlının doğal yaşama ortamı”dır. Bir birleşmiş milletler programı olarak, sosyal ve çevresel sürdürülebilir insan yerleşimlerinin kurulmasını desteklemek için 1978’de kurulmuştur.

Bir populasyonun (belirli bir bölgede yaşayan aynı türe ait canlılar topluluğu), içinde bulunduğu, barındığı, geliştiği, üreyip çoğaldığı, varlığını ve neslini devam ettirdiği ortamdır. Buna yaşama ortamı da denir. Habitat, bir organizmanın yaşadığı ve geliştiği yerdir. Bu yer; fiziksel geniş bir bölge, yeryüzünün özel bir parçası, çürümüş bir ağaç kütüğünün altı,  hava, toprak ya da su olabilir. Habitat, bir okyanus ya da bir çayırlık kadar büyük olabileceği gibi bir böceğin bağırsağı kadar küçük de olabilir. Habitat; örtü, besin, su gibi üç temel bileşenden meydana gelir. Dördüncü faktörünü de mekan oluşturmaktadır.

Yaban hayatı habitatlarının en önemli unsuru besindir. Cinsi,  miktarı,  yıl içerisindeki değişimi, orada yaşayacak türlerin sayı ve miktarını belirler. Yaban hayvanlarının bulundukları ortamda yer alan, genellikle ayırt edici yapısal özellikli bitki örtüsü elemanları ve bazen de jeomorfolojik yapıdan kaynaklanan ağaç, çalı, ot veyahut mağara, in, kaya, taşlık gibi hayvanı gözlerden saklayan yapılarda örtüdür. Su ihtiyacı, iklim şartları hayvanın suyu tutma kabiliyetine göre değişir. Göç etmeyen türlerde, hayvan, dolaşma mesafesi dahilinde su bulamayacağı bir alana asla yerleşmez.

Vadide yaşayan yabani canlıların varlığına ve yaban hayatı habitatının temel bileşenlerine yabani insanlar tarafından saldırı söz konusudur uzun zamandır. Vadimizin, besin, örtü ve su gibi unsurları insanların hedef tahtası haline gelmiştir. Saldırı halinde ki bir kale edası ile düştü düşecek vadi, canlıları da birer birer yok olma tehlikesi ile karşı karşıyadır.

Çevresel ve sosyal insan yerleşimlerinden çok uzak manzaralar vermektedir güzelim doğa harikası ilçemiz. Vadinin habitatını geliştirmesi gereken yerel yönetimler ise marka belediyecilik rivayeti adı altında maalesef çok kötü ucube yerleşimlere imza atıp uygulamaktadırlar.

Kişiliksiz, vizyonsuz, kültürsüz bölge dokusunun, doğal yaşamın ve iklim koşullarına uygun olmayan plan ve yapılaşmalar, bölgeden uzakta yaşayan duyarlı bir vadi insanı olarak içimi acıtmaktadır. İçselleştirdiğimde ise sadece benim değil, ilçe merkezinin son görüntüleri tüm vadi insanının eleştireceği bir manzara hali almıştır. Bu durum, hazin ve kahr edicidir. Dünyanın en iyi ekolojik vadilerinden biri olan İkizderenin panonaraması ağlanası bir trajediyi oynamaktadır. Sitede gördüğümüz o tablomsu, masumiyetin temsili kar bile bu çirkinliği, kirliliği örtememiştir.

Bilindiği gibi, Doğal çevrede yaşayan canlıları ve bunların birbirleri ve çevreleri ile etkileşimlerini inceleyen bilim dalına ekoloji denir. Eko sistem, belirli bir alanda etkileşim içinde yaşayan canlılar ile cansız çevreletin oluşturduğu bütündür. Çokça sevdiğimiz ve sevmek zorunda olduğumuz doğayı koruduğumuz zaman, habitatları içerisinde canlılar, doğası gereği, hayatta kalmak için ortamlarına uyum sağlarlar.
 
Zaten kısıtlı alana sahip olan ilçe merkezi, kültürel düzeyi düşük, gecekondu semtlerinin yüksek binalarına ve hava almayan derin bir labirente benzemiş ve içinde yaşayacak insanlara derin bir keson su kuyusunda kurtarılmaya çalışan, boğulmak üzere olan bir insan psikolojisi vermektedir. Çirkin beton kitlesi halini alan ilçe merkezi, şimdiden yeniden doğal çevresel dönüşüm projesine ihtiyaç duymaktadır.

Doğal, kültürel ve tarihi çevrenin araştırılması, korunması ve geliştirilmesi için; "insan yerleşimleri, yerel yönetimler, mimarlık, mühendislik, çevre, eğitim, sağlık ve çalışma" alanlarında araştırma yapılmak, eğitim verilmek zorundadır.

İmar planları, planı yapılan yörenin mevcut durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın biçimde saptanabilmesi için, coğrafi veriler, beldenin donatımı, mali, sosyal, kültürel ve ticari yönden kullanılışı gibi konularda yapılacak anket, araştırma ve incelemeler sonucu elde edilecek bilgiler esas alınarak hazırlanmalıdır. En iyi çözüm yollarına ulaşmak, insan, toplum, çevre ilişkilerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum yaşamını etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımların yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın korunma kullanma dengesini ölçülü biçimde belirlemek, vadi halkına iyi ve uygun bir yaşam düzeni ve koşulları sağlamak imar planının başlıca amacı olmalıdır.

İmar çalışmaları sırasında vadi ilçesinin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanlar arasındaki bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenliği ve sağlığı ile ilgili konulara göz önünde tutulmuşmudur?

İmar Planlamasının amacı, belediye ve mücavir alanlar ile bu alanların dışında, kamu ve toplum yararını gerçekleştirecek hukuki çerçevenin oluşturulmasıdır. Dolayısıyla, imar planlamasıyla ilgili kanun ve yönetmelikleri imar mevzuatını her türlü toprak kullanımını hukuk kurallarına bağlamak, planların uygulanmasından önce bilinmesi gereken hukuki verileri ortaya koymaktır.

Plan çeşitleri ise, Uygulama İmar Planları, 1/500 ya da 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı, Revizyon İmar Planı, İlave İmar Planı, Mevzi İmar Planı, Islah İmar Planı ve Koruma Amaçlı İmar Planları olarak bilinmektedir.

İlçemiz için, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda belirtilen koşullarda koruma ve geliştirme amaçlı imar planı tanımlanmalıdır. Çevre kanunun 1.maddesi, habitat kuruluş felsefesine paralel olarak, bütün canlıların ortak varlığı olan çevrenin, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda korunmasını sağlamaktır, der.
Çevre kanunu madde 2. Tanımlarda Çevre, Canlıların yaşamları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde bulundukları biyolojik, fiziksel, sosyal, ekonomik ve kültürel ortam olarak tarif edilmekte ve Çevre korunması da Çevresel değerlerin ve ekolojik dengenin tahribini, bozulmasını ve yok olmasını önlemeye, mevcut bozulmaları gidermeye, çevreyi iyileştirmeye ve geliştirmeye, çevre kirliliğini önlemeye yönelik çalışmaların bütünü olarak ifade edilmektedir.

Sonuç olarak, Dünyanın en güzel doğasına sahip ülkemizin ve en iyi ekolojik vadilerinden biri olan ilçemiz çocuklarımızın, gelecek neslin, temiz, sağlıklı, planlı, sosyal ve çevresel sürdürülebilir bir habitatta yaşamasını ve yaşayabileceğini umit ediyorum.  Sevgili okuyucular, sizce umidimi fazlamı besliyorum?
Sağlıklı bir çevrede yaşamanız dileğimle.

Nizamettin BİBER
Uzman İnşaat Mühendisi  

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..