VIP (Very Important Potatoes..!)...

Yine güzel bir pazar sabahı. "Bugün; acaba denize gitsem mi yoksa gitmesem mi?" diye kendime sorular sorarken, bir taraftan da E-Gazetelere göz gezdiriyordum. Ama; beynimin bir diğer tarafındaki lob'u ile de, şu bizim Bodrum'da, yaz'ın bitmeye başladığını da unutmamaya gayret ediyordum. Yaz sonunun gelmeye başlaması ile beraber, sahillerimiz de yavaş yavaş boşalmaya başladı...Artık seneye; tekrardan dolmaya başlayıncaya kadar, nadasa bırakılmış bir tarlaya dönüşeceğiz. Belki; arasıra Bitez sahiline giderek, deniz kenarında yürüyüşler falan yapabilirim. Maksat spor olsun hesabına yani...

Ben; bir taraftan bunlarla cebelleşirken, diğer tarafta da göz gezdirmekte olduğum haberleri okuyorum. (Hepsini aynı anda nasıl başarabiliyoruz şaşmamak elde değil! Beyin denilen kavram müthiş bir şey sevgili dostlar) Tam bu esnada şu haberi görüverdim; ' Ünlülerin Güzellik Sırları ! '' Ünlü dediğimiz kişiler; aslında sizler gibi, benim gibi insanlar... Bizleri onlardan ayıran en önemli özellik, onların biraz daha şanslı ya da açıkgöz olmalarına bu durumu yormamız ne derece doğrudur bilemiyorum. Neyse haber şöyle; dünyaca tanınan manken ve aktrisler, güzel kalmalarının sırlarını açıklamışlar. Nasıl mı ? Bakın neler yapıyorlarmış...
'' 37 yaşındaki ünlü top model Naomi Campbell, güzellik sırrını ılık süt banyosuna borçluymuş. Bacaklarına kahve taneleriyle yaptırdığı masajlarla selülitten korunuyormuş...! '' Yahu; kendisi zaten kahve tanesine benzeyen rengi sayesinde, podyumlarda boy göstere göstere buralara kadar gelmedi mi ? Bir de ılık süt banyosu yaparak, güzel kalmaya çalışıyor. Ama her ne hikmetse, '' Sütlü kahve '' rengine dönüşemiyor..! Demek ki pek bir faydası olmuyormuş! Zaten olsaydı, Michael Jackson yıllar boyu rengini açtırmak için milyon dolarlarını boşa harcamamış olurdu. Ona da tavsiye ederdik o zaman...

'' Christina Aguilera; çiğ patates dilimlerini cildinde gezdirerek, bu yöntemle sivilcelerinden kurtuluyormuş..! '' Bu ne demek oluyor şimdi; demek ki, Christina aslında sivilceli bir bayan... Biz sivilceler için kükürtlü sabunu bilirdik ama, patates'in büyüklüğü burada gizliymiş. Nişastanın ya da nişastalı sebzelerin sivilceler için etkili olduğunu bize ergenlik çağımızda söyleselerdi, olayı patatese bağlayarak bizlerde meşhur olurduk.

'' Cindy Crawford; patates dilimlerinden faydalanarak, gözlerindeki şişkinliğe karşı önlem alıyormuş...'' Bu patates denilen sebze, aslında ne faydalıymış be bilader... Gözlerde oluşan şişkinliğe dahi iyi geldiğine göre, boksörlere tavsiye etmekte fayda vardır herhalde. (Adriaaan, gözlerim için patates getiiir...Rocky Billbao)

'' Jennifer Aniston; 40'lı yaşında olmasına rağmen, ananas dilimini püre haline getirip balla karıştırarak yüzüne sürüyormuş...'' Bu; güzellik maskesi adı altında yapılan şey, aslında yemek yapmayı bilmeyen bayanların midelerimize faydası olmayan yemekleri, '' Eline yüzüne bulaştırdı...'' tarzında söylenenlere karşı, göstermiş oldukları tepki olabilir diye düşünmeye başladım artık. "Madem yiyemiyoruz, yüzümüze sürelim de bi işe yarasın bari..! " diyorlar galiba ?

'' Sandra Bullock; elma dilimlerinden maske yaparak cildini güzel tutmaya çalışıyormuş...'' Adem ve Havva'dan sonra, elmanın değerini anlayan bir tek kişi Sandra Ablamız mış ! Onlar; yiyerek ölümsüzlüğü öldürmüşler, Sandra abla yüzüne maske yaparak ölümsüzlüğü bulmaya çalışıyormuş meğer ?
'' Cameron Diaz; süttozunu kullanarak, cildinin güzel kalmasını sağladığını düşünüyormuş. Kozmetik ürünleri tercih etmiyormuş...'' Şimdi buradaki süttozu doğal mı ? yoksa, kimyasal yollarla üretilen süttozu mu ? Eğer kimyasal yolla üretilen ise; zaten kozmetik ürünlerde kimyasal değil mi ? o zaman boşuna çaba harcadığını, birinin Cameron ablaya söylemesi lazım...
'' Jessica Simpson; her banyo sonrasında, saf zeytinyağı ile maske yaparak, saçlarının güzelliğini koruyormuş...'' Bizim ülkemizde de uygulanan bir yöntem, tarama özürüne sahip insanların, saçlarının çıkması için ve hatta daha gür çıkması için uygulanıyormuş...Fazla kullanır ve tekrar yıkanmaz iseniz, Bit düşme ihtimalini düşünmeden uygulamayın...

'' Sophia Loren; 70'li yaşına gelmiş olmasına rağmen, yıllara kafa tutan güzelliğini, Domates püresine birer kaşık bal ve zeytinyağı katıp karıştırarak yaptığı maske sayesinde, güzel ve genç kalıyormuş...'' Bak bunu deneyebiliriz. Babaannem'le aynı yaş grubunda olan Sophia Loren, bunca yıl böyle genç ve güzel kaldıysa, bu maske'de bi keramet varmış demektir o zaman...(Ajda Pekkan'ın bundan haberi var mı ki ?)

'' Sarah Jessica Parker; kuşburnuyağı ile göz çevresine masaj yaparak, güzel kalıyormuş...'' Biz de kuşburnu çayı içerek soğukalgınlığından korunmaya çalışıp bol miktarda '' C '' vitamini depoluyoruz. Sosyetik İkonumuz hatta İkoncan'ımız Eda Hanfendü gibi güneş depolayamıyoruz. Bütün yaz boyunca Bodrum'u gündemde (ya da kendini mi gündemde demeliyiz ?) tutan, Türkbükü sahillerinde şezlongunun üzerinde kertenkele gibi yatarak, güneş depolayan başka biri daha yoktur? Zencilere benzeyene kadar yanıp, kış günlerinde de rengini korumayaçalışmak için solaryumdan çıkmadığına dair söylentiler bulunmakta...

(Söyleyenlerin yalancısıyım...) bir başka blogda, onunla ilgili yazmayı çok istiyorum ayrıca. Çünkü, onda yazmak için malzemenin, bol miktarda olduğunu düşünüyorum. Sağlıcakla kalın sevgili dostlar...