Vites devamlı artıyor

Galatasaray'ın Arena'daki tempolu başlangıçları ünlüdür ama bu akşamki performans, o listede ilk beşe girebilir sanırım. İlk 5 dakikada gelen golün ötesinde rakibi öylesine bunalttı ki, Mehmet Özdilek de geçen hafta Sergen Yalçın'ın yaptığı gibi 30. dakikada oyuncu değiştirmek zorunda kaldı.

 

Melo'nun yokluğunda Hamit - Selçuk tandemi, ekstra çabayla oyunu tamamen Erciyes yarı sahasına yıktı. Bu baskının oluşmasındaki en önemli etken, öndeki dörtlünün (Bruma - Sneijder - Yasin - Umut) hareketli oyuna devam edip yer değiştirmesiydi. Daha sonra fiziksel düşüşün ilk dakikalarında, anlık bir dalgınlıkla birlikte Vleminckx farkını gösterdi. Nesilleri gittikçe tükenen safkan santrforların önemini bir kez daha gösterdi Belçikalı. Topu ceza sahasında asgari temasla kaleye gönderebilen bu tip adamlar, futbol ne kadar hızlanırsa hızlansın kendilerine bir yer bulacaklar gibi.

 

Savunma anlamında, yenilen gol dışında hiç delinmemesi Galatasaray açısından olumlu bir durum. Chedjou, partneri Koray'ı başarıyla yönlendirirken, duran topta yine kilidi çözen oyuncu oldu. Fiziksel olarak günden güne görülen artış, oyuncuların özgüvenini ciddi anlamda yükseltiyor. Melo'dan sonra forma bulan ve fiziki kapasitesinden şüphe edilen Hamit'in 86. dakikada Drenthe'den ikili mücadele sonrası kazandığı top, bu anlamda iyi bir göstergeydi. Buna ilaveten, top dağıtımı konusunda da Selçuk'u bile geride bıraktı ve farkı yaratan isim oldu Hamit. Baskının arttığı bu haftalarda, sahaya karakter koyması en muhtemel oyuncu olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu sorumluluğun altından kalkabilmesi, zihinsel anlamda da ne kadar güçlü olduğunu ortaya koydu.

 

Ofansif açıdan, Bruma'nın tercih hataları katlanarak devam ediyor. Ayağına gelen fırsatları böylesine kötü kullanması, genç oyuncunun gelişimi açısından kötü haber. Yasin de son hamlelerde etkisiz kalarak farkın artmamasına neden olanlardandı.

 

Sneijder'e ayrı bir paragraf açmak gerek. Hollandalı, rakipler için özellikle ceza sahası çevresinde en büyük tehlikeyi teşkil ediyor. Maç boyu 0/10 isabetle oynasa da 11. şutu çekmekten asla çekinmiyor ve bu inatçılığı bütün takıma sirayet ediyor. Bugün de Zülküf'ü neredeyse bir şut sınavına tabi tuttu ve son dakikada da olsa imzasını attı. Haftaya Galatasaray formasıyla Kadıköy'e ilk kez çıkacak olması, taraftarlar için ekstra bir ümit kaynağı olacaktır kuşkusuz.

 

Bu hafta sonunu en rahat geçiren kesim, elbette Galatasaraylılar olacak. Saha içini bir kenara bırakırsak, puan farkını rakiplerin omzuna ekstra bir stres olarak yüklemek de bu şartlar altında iyi bir iş. Kadıköy'den çıkacak iyi bir sonuç, Florya'da her hafta artan vitesin en üst limite ulaşmasını sağlayabilir.