Vücudumuzun sahibi kim?

“Kürtaj” tartışması gündeme girince bazı insanlar kadınlı erkekli sokaklara dökülerek “Beden benim karar benim” yazılı pankartlarla vücudun kişinin kendine ait olduğu ve bunun üzerinde hamile kalmak ve kürtaj yapmaya kendilerinin karar vereceğini buna hiçbir gücün karışamayacağını ilan ettiler.

Gerçekten vücudumuzun sahibi biz miyiz? Vücudumuz üzerinde istediğimiz gibi tasarruf edebilir miyiz? Vücudumuzu istediğimiz gibi kullanabilir miyiz?

Vücudumuzun mülkiyeti bize mi aittir?

Mülkiyet, bir eşya sahibine o eşyayı kullanma, eşyadan faydalanma, tasarruf etme yetkilerini veren haktır.

Vücudumuzu sahip olduğumuz otomobil gibi istediğimiz zaman çalıştırıp, istediğimiz hız ve biçimde ve yerde kullanabilir, istediğimiz zaman satabilir, istediğimiz aksesuarı takabilir, rengini değiştirebilir miyiz?

Vücudunuza hükmedebiliyor musunuz?

Vücudunuzun dolaşımdan tutun sindirim sistemine kadar her bir çok işlem gerçekleştiğine göre bunlardan hangisi sizin kontrolünüzde? Hangisini siz çalıştırıyor veya ne kadar nasıl çalışacağına karar veriyorsunuz?

Bırakın hükmetmeyi her an vücudunuzda neler olup bittiğinden haberiniz var mı?

Vücudunuzdaki organların, hücrelerin vesair tüm yapımızın neyden ne kadar olduğuna dair bir listesini çıkarabilir misiniz?

Bir kadın hamile kaldığında spermlerin bir insan vücuduna dönüşmesi karşısında hangi safhaya müdahil olup tercih kullanabilir? Minicik spermin bir insan haline dönüşmesi safhalarından bir bilgisi var mıdır?

Yemek yediğinizde vücudunuzdaki işlemlerin neler olduğunu biliyor musunuz?Bu işlemleri siz mi yapıyorsunuz?Her hangi bir safhasına müdahale edebilir misiniz?

“Kalbim ileride lazım olur fazla yormamayım” diyerek günde birkaç saat durdurabilir sonra çalıştırabilir ya da nabzınızın sayısını siz belirleyebilir misiniz?

Kötü kokulu bir yere geldiğinizde koku alma organlarınızı durdurabilir misiniz?

Bu gün kalbiniz kaç defa kaç kilo kan pompaladı? Hangisine siz hükmedebildiniz?

Buna benzer soruları çoğaltabiliriz.

Doğrusu kişi kendi vücudu hakkında son derece acizdir…Vücudunun içinde olup bitenlerle ilgili bırakın dilediği gibi karar verip tasarruflarda bulunmayı, neler olup bittiğinden haberi bile yoktur..

Bütün bunları düşününce vücudun milliyetinin kişiye ait olduğunu söyleyebilir misiniz?   

Vücudunuz size aitse hadi buyurun mülkiyet hakkının verdiği tasarruf haklarını kullanın…

Kendi vücudumuz ile ilgili zavallı bir konumdayız aslında.

Çünkü vücudumuzun mülkiyeti bize ait değil.

Vücudumuzun tasarımı, yapımı, çalışması bize ait değil.

Dolayısıyla vücudumuzun mülkiyeti, tasarımı, yapımı, çalışması bize ait olmadığı gibi vücudumuzu nasıl, nerede kullanma kararı da bize ait değil..

Vücudumuzu tasarlayan ve yaratan Allah…

Vücudumuzu çalıştıran, ne zaman, nerede nasıl, kimin çocuğu olarak dünyaya geleceğine karar veren Allah….

Vücudumuzun mülkiyeti Allah’ a ait…

Dolayısıyla vücudumuzu nerede, nasıl kullanacağımıza karar verecek olan vücudumuzun sahibi Allah…

Allah vücudumuzu nerede, nasıl kullanacağımızı Kuran-ı Kerim’de belirlemiş…Bizlere örnek olarak gönderdiği Hz. Muhammed(s.a.v) insanın vücudunu nerede, niçin, nasıl kullanması gerektiğini yaşayarak göstermiş…   

"Sizin İçin Kulaklar, Gözler ve Gönüller Yaratıp Veren O'dur. Ne de Az Şükrediyorsunuz?
Sizi Yeryüzünde Yaratıp Türeten de O'dur. Ve O'nun Huzurunda Toplanacaksınız.Dirilten de O'dur, Öldüren de O'dur."(Mü’minun Suresi- 78-79-80)

 “De ki: “Semadan ve arzdan sizi kim rızıklandırıyor? Veya işitmenin (işitme duyusunun) ve görmenin (görme hassasının) meliki (sahibi) kimdir? Ve canlıyı (diriyi) cansızdan (ölüden) çıkaran ve cansızı (ölüyü) canlıdan (diriden) çıkaran kimdir? Ve işi (yaratıp, yöneten) düzenleyip idare eden kimdir?” O zaman: “Allah” diyecekler. Öyleyse: “Hâlâ takva sahibi olmayacak mısınız?” de.” (Yunus Suresi -31)

Akıl sahibi kişi kendi vücuduna bakarak bedeninin iç ve dış yapısındaki mükemmel yapıyı düşünerek Allah’ı bilmenin anahtarını eline geçirir ve vücudunu Allah’ın emrettiği, Hz. Muhammed(s.a.v) nin gösterdiği biçimde kullanır.