Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '17

 
Kategori
Güncel
 

Ya biz Kudüs'ü alacağız ya Kudüs bizi...

Ya biz Kudüs'ü alacağız ya Kudüs bizi...
 

görsel internetten alınmıştır


Cennet mekan Fatih Sultan Mehmet Han'ın İstanbul kuşatmasının zora girdiği anlarda: "Ya ben bu İstanbulu alırım ya da İstanbul beni alır" dediği rivayet edilir...

Aynı sözü biz Müslümanlar bugün Kudüs için söylemek durumundayız.

O Kudüs ki, Allahın Kuranda, "çevresini mübarek kıldığımız" diye nitelediği Mescid-i Aksa'yı içinde barındırır... İslamın ilk kıblesi ve kutsiyet açısından Kabe ve Mescid-i Nebevi'den sonra üçüncü önemli mescididir Aksa mescidi...

İsra suresinin birinci ayeti şöyledir:" Ayetlerimizi göstermek için kulunu(Hz.Muhammed) geceliyin Mescid-i Haram'dan, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya yürüten Allah sübhandır (bütün noksanlıklardan münezzehtir)

Peygamberimizin Miraç hadisesi de buradan başlamıştır...Elbette Allah kulunu Mekke'den de Miraca çıkarmaya kadirdi; ancak önce Mescid-i Aksa'ya getirmesinde büyük hikmetler ve mesajlar saklı olmaldır.

Tevhit inancını Mekkeli müşriklere tebliğle başlayan Peygamberimiz, putperestlerin baskılarıyla daraldığı bir zamanda önce Kudüs'e, buradan da Miraca yürütülmüştür.

Demek ki, Allah, Müslümanların Mescid-i Aksa'yı ihmal etmesini istemiyor...Her ne kadar Mescid-i Aksa ilk kıble iken sonradan kıble olmaktan çıkarılıp Kabe kıble yapılmışsa da, Aksa Mescidi(uzak mescid) gönüllerde yakın olmaya devam etmelidir.

Nitekim İslamın ilk halifeleri ve yükselme sürecinin liderleri Mescid-i Aksa'yı asla ihmal etmemiştir...Özellikle ecdadımız Osmanlı, Kudüs'ü bir barış adası yapmış; üç semavi din inananları için huzur ve sükun dolu zamanlar yaşatmıştır.

Kudüs'ün kan revan içinde kalışı Osmanlı'nın tasfiyesinden sonra başlamıştır...İngiliziler başta olmak üzere emperyalistler terör devleti İsraili kurarak İslamın kalbine hançer saplamışlardır.

Kudüs bugün tüm Müslümanlar için kanayan bir yaradır. Hançer giderek burulmakta yara daha da büyükmektedir...İsrail asla barışa yanaşmamaktadır, yanaşmayacaktır...

Çünkü, İsrail'in mayasında barış yoktur...Gerek tahrif edilmiş Tevrat, gerekse buna dayalı siyonist ideoloji barışı değil, sürekli savaşı, sürekli kan dökmeyi emretmektedir.

İsrail asla barış istemez...Çünkü barış İsraili durdurur...Oysa İsrail, durmak istemeyen, durursa düşeceğine inanan bir saplantı içindedir...Bu yüzden toprakları giderek daha büyümüştür.

Kudüs İslamın kanayan yarasıdır...Bu yarayı iyileştirmek için yapılacak ilk iş bu hançeri buradan çıkarmkatır...Sonra da yarayı tedavi etmek gelecektir.

Bu hançer, dünyadaki zulmün de simgesidir...Emperyalistlerin eli hançerin kabzasındaysa, çevresindeki kukla Arap devletlerin eli de emparyalist elinin üzerindedir.

İsrail'in çevresindeki Arap(islam) devletlerinin nerdeysa tamamı iktidarını ihanete borçlu yönetimlerdir; bu yüzden İsrail'in zulümlerine asla ses çıkaramaz, hatta sinsi sinsi destek verirler.

Bugün İsrail'e tek "dur" diyen Türkiyedir...İçimizdeki İsrail'in bitmek tükenmez hainliklerine rağmen Türkiye, bölgede zulme karşı koyan tek ülkedir ve böyle olmaya devam edecektir.

Siz FETÖ'yü de PKK'yı da DAEŞ'i de PYD=YPG'yi de İsrail olarak okuyun...Eğer, birisi bunları başka türlü okuyorsa ya dünyayı okuyamayan biridir ya da İsraile hizmet etmekle görevli biridir.

Kudüs, sadece Filistinlilerin değil hepimizin, tüm Müslümanların kanayan yarasıdır...Ya, biz bu yarayı iyileştirip sihhat bulacağız yada kan kaybından zayıf düşüp İsrail'e yem olacağız!

Bu kadar net!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..