Yalanın böylesi

Genç kız ailesinin yaşamına katkıda bulunmak için hem çalışıp hem de okuyordu. Üniversite ikinci sınıfta başarılı bir öğrenciydi. Devam ettiği üniversitede devam mecburiyeti olmadığı için bir şirkette iş bulmuştu. Gayet güzel bir genç kızdı. Talipleri vardı ama o evlenmek istemiyor okulunu bitirmek istiyordu. Fakat ailesi özellikle babası hasta olduğu için sağlığında evlenip yuva kurması taraftarıydı. Handan her şeyini annesi ile paylaşırdı.  Çalıştığı şirkette çok çalışkan olduğu için işlerini aksatmıyordu ve Şirketin Genel Müdürü ona üç yarım gün izin vermişti. Handan Cumartesi ve Pazar günleri gidip çalışıyor ve yarım işlerini bitiriyordu. Şirkete servis minibüsüyle gidip geliyor 5 dakika yürüme mesafesinde olan evine çabucak erişiyordu.

Minibüsten inince arkasına genç yakışıklı 30 yaşlarında bir bey takılıyor ve her gün eve kadar kendisini takip ediyordu.  Bir gün yine servisten inince o bey yanına gelip: “Affedersiniz hanımefendi niyetim ciddi sizi sordum soruşturdum ailenizi de biliyorum eyer isterseniz birkaç gün birbirimizle görüşelim sizde uygun görürseniz gelir isteriz kısa zamanda evleniriz.” Deyince Handan şaşırdı ve Beyefendi ben sizi tanımıyorum evlilik öyle birkaç gün gezip tozmayla olmaz hem ben okuyorum okulumu bitireceğim” diye cevapladı. Adam ısrarla .”Hemen kestirip attırmayın lütfen ailenize de bahsedin, evlenince de okulunuza devam edersiniz,  yarın sizden cevap bekleyeceğim” diyerek ayrıldı.  Handan akşam annesine bahsetti annesi kızım birkaç kez çıkar tanırsın ben babanı görmeden görücü usulü ile evlendim bak çok mutluyum aramızda bu kadar yaş farkı var. Ertesi günü adam Handan’dan olumlu cevap alınca, evlerine yakın bir pasta hanede buluşup yarım saat konuştular. Buluşmaları 4 -5 kez oldu. Damat adayının ismi Yusuf’tu bir şirkette Müdür olarak çalıştığını Ziraat Mühendisi olduğunu söyledi. Genç kızın çalıştığı şirketin telefon numarasını aldı ve birkaç kez aradı.

Bir gün Handan çalışırken telefon çaldı ve genç bir Bayan, Yusuf’un ablası olduğunu ve Handanla evlilik konusunda görüşmek istediğini söyledi. Öğlen aralığında ablanın çalıştığı Bakanlıktaki odasında buluştular. Bayan karşılaşınca Handan’ı iyice bir süzdü ve: “Vah vah çok da genç güzelsiniz evladım o ahlaksız herifin ağına siz de mi düştünüz, iyi ki zamanında haber aldım ve telefonunuzu defterinde buldum.” Deyince Handan şaşırdı ve “ Affedersin anlamadım siz kimsiniz?” diye sordu. Kadın : “ Ben Yusuf’un karısıyım o ahlaksız genç kızları evlenme vadi ile kandırır iğfal eder. Daha hapisten yeni çıktı, işi gücü yok. Çocuklarımın hatırına o ahlaksızdan boşanmadım ama artık yolumu ayıracağım” Dedi. Handan büyük bir hayal kırıklığı ile oradan ayrıldı. Ertesi günü Yusuf yanına geldiğinde her şeyi öğrendiğini bir daha kendisini rahatsız ederse polis çağıracağını söyledi. Genç kız büyük bir yanılgı ve tehlikenin eşiğinden dönmüştü. Evlenme vadi ile kandırılan genç kızlara örnek olsun.

NAHİDE ÇELEBİ