Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ocak '18

 
Kategori
Edebiyat
 

Yaz

Yaz
 

Bir kağıt ve bir kalem. Biriktirdiklerinizi saklayıp yerine yeni şeyler biriktirmeniz için gereken sadece bu ikisi. Kendinizi daha yakından tanımak için ihtiyacınız olan şey ise kelimeleriniz ve yüreğiniz. Hemen ben yazamam diye düşünmeyin. Her insan mutlaka yazar. Belki anlatabilmek biraz zor gelir aklınıza ama bu anlamadığınızı kanıtlamaz. Deneyin, size huzuru getirdiğini göreceksiniz. Bu söylediklerime itiraz etmeden hemen bir kağıt ve kalem edinip yazmaya başlayın. Ne yazdığınız değil kime ne yazmak istediğinizin önemi büyük.

İnsanların taşıdığı kelimelerin evrende hatrı sayılır bir yeri olduğuna inanırım hep. Hiçbir kelime boşuna kazanılmamıştır ve mutlaka söylenmek için bir zamanı bekliyordur ruhunuzda. Sustuklarınız mesela, ben en çok bundan bahsetmek isterim. Bir insanı susmaya sürükleyen sebep her neyse taşıyabileceği yükün çok üstünde kalır her zaman. Ruhun, bedenin ezilir sessizliğin altında. Kimi zaman üzüleceğini bile bile konuşmak istersin kimi zaman ise kelimelerini yerinde tutmak mantıklı gelir. Beni en çok sevda sözleri yerinden vurur. Bir kuşa, bir ağaca, denize, gökyüzüne istediğin her şeyi söyleyip yazabilirsin ama bir insan karşısında dilin tutulur. Öyle sessizlikse ömür boyu süreninden değil bahsettiğim. Doluluğu aştığı yerde kimse durduramaz bu akışı. İşte durum böyleyken en büyük eksiklik kendini hissettirir: Dinleyecek kişinin yanında olmaması. Ona hayat dolusu sevgi cümleleri söylemek isterken başka bir dünyada bambaşka bir hikayeyi seçmiş olması zedeler sözlüğündeki kelimeleri. Hiç bahsetmedim ama kelimelerin sesi çok hassastır. Çabuk kırılırlar, toparlamak ya da geri döndürmek çoğu zaman zordur. En çok bir cam bardağa benzer bu haliyle. Kırıldıktan sonra keskinleşeni de vardır yok olanı da. Sustuklarımın yanında yalan kelime taşıyan akılları da konuşmak isterim. İnsan ya nereye varmasını isterse o yöne konuşur da karşısındaki anlayamaz, çözemez doğruluğunu.

Bir insanın taşıdığı en yalan cümle ‘ seni seviyorum.’ dur. Cümleyi kabul eden yürekte çiçekler açtırır. İklim değişir, yaza döner her şey. Bir kere bunu duydu mu bir beden, her anında taşır: Adımlarında, gülüşünde, düşünüşünde, rüyasında her hücresinde rastlarsın etkisine. Bir insanı güzelleştiren de yıkan da bu cümledir.

İnsanda var olan en yalan cümle ‘seni seviyorum.’ dur. İnanmadan söyleyen herkes için inananda yaratacağı etkiyi bilmek eşittir. Bir insan hissetmeden söylediği bu cümle için kocaman bir hayatı toza dönüştürebilir. Dünyaya yayılan inançlar arasında bu durumun adına günah dedikleri de çok olmuştur.

Gelin, ya sevmeyi öğrenin ya da yalan söylememeyi. Hangisi bedeninize zor geliyorsa, kendinizi bir kağıdın sonsuz beyazlığına bırakın. Sizin çözemediğinizi kaleminizden damlayan mürekkep çözsün.

 

 
Toplam blog
: 36
: 116
Kayıt tarihi
: 04.06.17
 
 

Mavinin içinde mavi, çocuklarla çocuk, üzülene omuz, sevinene gülümseme, bir kalemin varolmasına ..