Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Şubat '11

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Yazamıyorum .....

Yazamıyorum .....
 

Yazamıyorum. Belli ki yazacak bir şeyim yok bu ara. İş – ev arası geçirdiğim şu yaşantımda. 

Ocak bitti. Bir ay olmuş yeni yıla gireli. Bir ay ne çabuk geçti !! Merak ediyorum eskidende mi zaman böyle hızlı ilerliyordu yoksa yaş ilerledikçe mi hızlanıyor ? Hani bir film karesi vardır ya ; kahraman sabit durur bir yerde ama etrafında hızla yaşam değişir, mevsimlerle beraber . Kendimi o durağanlıkta hissediyorum bu aralar . Yakıcı tutkulardan , beklentilerden arınmış , olsa olsa azıcık özlem dolu belki. Her neyse ne önemi var . 

Sabah haberlerini izliyorum… 

Defne Joy Foster öldü, önceki gün haberi annem söyledi ağlayarak , bu gencecik kadının ölümüne mi daha çok üzüldüm yoksa ölümünün ardından konuşulanlara mı bilmiyorum. Barış Manço’nun ölümünü anımsattı bana içim acıdı ……. 

İstanbul’da bir cafede çıkan yangında ölen 85 yaşındaki adamcağızın oğlu dava açmış. Görüntüleri izliyorum . Adam yere düşüyor , yanından geçenler ona aldırmadan sokağa atıyor kendilerini, adam üzerindeki sandalyeyi itmeye çalışırken cafe ye bir başkası giriyor unuttuğu kitabını alıp çıkıyor dışarı tekrar. Gözyaşlarım akıyor yanaklarımdan. Nerde ne zaman kaybettik insanlığımızı ???? 

Afganistan ‘da iki genç zina suçundan taşlanarak öldürülüyor. “Soraya’yı Taşlamak” filmini izlemiştim. Ama bu kez film değil görüntüler. Can acıtacak kadar gerçek. Zavallı bizler nereye gittiğimizi göremeyecek kadar sığ, bağnaz ve zavallı kadınlarımız kimleri kasdettiğimi çok iyi anladınız sanırım !!! Milattan önce de kalmış kanunlar ve göreneklere kucak açan bu zavallı güruhun akıllanma olasılığını düşünürken gözlerim görüntülere odaklanıyor. Acı ….. 

Ankaram ‘da Ostim’de bir patlama. Metro ile önünden geçiyorum Ostim, bir sonraki durak Batıkent ne denli yakın birbirine… Kaç kişi yaralandı öldü ?? elim varmıyor açmıyorum tekrar televizyonu… 

İşe gittiğim bir gece saat sabahın beşi polis memuru koşarak geliyor yanıma bayıldı diyor gelip bakın. Koşarak gidiyorum gösterdiği yere. Yerde bacakları kıvrık yatıyor. Bilinci gitmiş kadının, doktor geliyor kadının vücudu kasılırken serum takıyor ani bir rahatlama oluyor gevşiyor vücudu . Kadın ambulansla götürülüyor. Soruyorum yalnız mı?? Ailesine haber verdiniz mi??? Ailesi yok diyorlar boşandığı için görüşmüyorlarmış. Aynı gün ikinci defa hastaneye kaldırılırken öğreniyorum hastalığına rağmen işe geldiğini. İlerleyen günlerde unutuluyor hadise. Sanırım dün gördüm onu … Emin değilim ve geçmiş olsun bile demedim . Nerde kalıyor benim insanlığım !!!! Bu kadar mı yozlaştım çevreme karşı. 

İnsanlar, resimler uçuşuyor çevremde… izliyorum bazen akıttığım tek damla gözyaşı eşlik ediyor bana. İçimde derin bir acı kendi duyarsızlığıma karşı………… 

Ben nerde hata yaptım ? 

Yazamıyorum sanırım yazacak pek bir şey yok bu ara…… 

 
Toplam blog
: 200
: 959
Kayıt tarihi
: 21.04.08
 
 

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunuyum . Maalesef bir tak..