Yeni atamacalar

Yeni atamacalar yeni eğitim-öğretim süreci için yararlı olur, inşaallah.

 

Yararlı olmacası için ise atanmışkişilerin; zihniyet, karakter, kişilik, bilgi, şuur, eğitim, erek, niyet, samimiyet bakımından yeterli düzeyde bir özelliğe sahip olmacası gerekiyor.

 

Atamacalarda en çok atanıcı Türkçeciler olmuştur. En değerli bir görevde bulunacaklardır; çünkü bu işçenin; yani eğitim-öğretimin zemini, temeli Türkçe’dir. Türkçe doğru, bilgi doğru olursa; diğer dersler de doğru olur. Fakat burada materyalleri, iç ve dış etkenleri de unutmamak gerekiyor. Burası kapalı bir kutudur, bu kutuyu sonra açacağız

 

Tüm atanmışlara soruyorum; “Şimdiye kadar ne öğrendiğinizi, ne öğretildiğinizi, ne öğrettiğinizi, ne öğreteceğinizi; ne okuduğunuzu, ne okutulduğunuzu, ne okutacağınızı, ne yazdığınızı, ne yazdırıldığınızı, ne yazdıracağınızı sordunuz mu, sorguladınız mı, yargıladınız mı? Bir şeyler öğrenmeceye veya öğretmeceye hazır mısınız? Ne kadar hazırsınız?

 

Şimdi bu yazıyı okumuş birçok kişilerden bir kısmı atanmışlık sarhoşluğuyla “Elbette hazırız, dört gözle bugünleri bekliyoruz!” demiştir. Bir kısmı da “Bu şair-yazar ne demek istiyor, ne diyor?” gibi sorular sormuştur. Bir kısmı da duyarsız kalmıştır.

 

Bu kutsal göreve atanmış kişiler; yücelsel, dinsel, bilimsel, bilgisel, insansal, evrensel boyutta yüce bir göreve atanmış sorumlu kişilerdir. Bu yüzden okumuş cahil olmamalıdır, doğru bildiği yanlışlarla, bilgi kirliliğiyle hareket etmemelidir. Çünkü bu durumu, özelliği yüzlerce, binlerce, milyonlarca kişilere yansıtacaklardır.

 

Eğitim ve öğretimden erek nedir? Doğru Türkçe, doğru bilgi değil midir? Ancak bu biçimde doğru bir hedefe erişmişoluruz. Eğitim-öğretimin en değerli hedefi önce doğru dil; yani Türkçe, doğru bilgi öğretip insancıl insanlar, sonra bilim insanları yetiştirmektir. Yoksa bilginin, eğitim-öğretimin yeterli düzeyde bir değeri, bir gereği, bir yararı olmaz.

 

Yeni atanmışlar; yani bu eğitim ordusu; yücelsel, dinsel, bilimsel, bilgisel, insansal, evrensel değerlere sahip çıkmalıdırlar ve sahip çıkacak insanlar yetiştirmelidirler.

 

Yeni atanmışlar, Yüce Önder Gazi Mustafa Kemâl Atatürk’ün yeni nesilleri onlara teslim ettiğini unutmamaları gerekiyor.

 

Ramazan Gülsen