Yeni Köşe Yazıları / Holiganlık mı, Provakasyon mu?, H.Avni Sözen Anadolu Lisesi Dönüşüyor..

Bu defa da gündem o kadar dolu ki o kadar olur. Ancak yazı ekonomisi yaparak biraz kısa keseceğim. Çünkü herşeyi yazsam yarınki gündemi kaçırabilirim .İşte bu günün konuları:

Fenerbahçe- Beşiktaş Maçı: Holiganlık mı, Provakasyon mu? : Geçen yıllarda ailece Fenerbahçe'nin galiba Shaktar Donetsk takımıyla yaptığı  özel bir maça gitmiştik. Başlangıçta çok güzel giden maç; neye hizmet ettikleri çok sonra ortaya çıkan holiganların çıkardığı olaylar yüzünden yarıda kalmıştı.Karışan tribünlerden zor dışarıya çıkmış hatta ezilme tehlikesi yaşamıştık.

Bu defa da bütün şartlar Fenerbahçe'nin lehinde olmasına ve 10 kişi kalan rakibin eleneceği yüzde doksan iken birilerinin düğmeye basmasıyla ortalık karışmış, sahaya yabancı maddeler atılmış, Şenol Güneş başına  gelen eden bir koltuk parçasıyla yaralanmış, stad koridorunda istenmeyen olaylar meydana gelmiş ve neticede hakem maçı tatil etmiştir.

Fenerbahçe seyircisi arasında 14 kişi göz altına alınmasına rağmen bu  olayın basit bir holiganlık  olmadığı ortadadır. Göz altına alınan "Hayvanlar" neye hizmet ettiğini bilemez olabilirler. Büyük ihtimalle  birileri ortalığı karıştır diye onlara para da vermiş, ancak gerçek gizli hedef kendilerine anlatılmamıştır. Hatta para hesaplarına da atılmış olabilir. Azmettireni hiç görmemiş olabilirler.

Bu olayla bence yolun sonuna gelinmiştir. Hangi takım veya taraftar olursa olsun asla göz yaşına bakılmamalı, böyle  olayları  bizzat gerçekleştirenler ve azmettirenler terör suçundan ağır cezalar almalı ve ilgili takım gerekirse o kupadan men edilmelidir. Holiganizmin merkezi İngiltere bunu başardı. Biz neden başarmayalım. 

Hüseyin Avni Sözen Anadolu Lisesi dönüşüyor:  İstanbul'un Anadolu yakasında  en elit liselerinden biriydi. İyi Üniversitelere soktuğu öğrenciler kriterine göre Anadolu yakasında bazen birincilik, bazen de ikincilik alırdı. Mezunları arasında ünlü doktorlar, mühendisler, iş adamları ve hukuk adamları vardı. Aileler çocuklarını bu liseye sokabilmek için onbinlerce lira harcamayı bile göze alırlardı. Hüseyin Avni Sözen buna değdiğini her zaman gösterir, neredeyse iyi üniversiteleri kazanmayan mezun kalmazdı.

Son yıllarda duyduk ki, proje okul haline getirilmiş. Yıllardır bu okulda başarılı olmuş hocalar başka yerlere gönderilmiş. Şimdi de işittik ki adı değişmiş: Hüseyin Avni Sözen Anadolu İmam Hatip Lisesi..Çocuklarımızın milli ve manevi eğitim almasına milletin çoğunluğu karşı değildir. Ancak İstanbul'da sayısız Anadolu imam hatip lisesi varken, bilim ve teknoloji fakiri bu ülkenin ümitlerinden biri  olan  köklü bir okulun dönüştürülmesi  ne derece yararlıdır? Galiba bunu ilerleyen senelerde üniversite başarısıyla yakından göreceğiz. 

Tuzla'da Oksijen Faciası: Tuzla'nın irili ufaklı sanayi sitelerinden birinde, oksijen tüpü depolarından birinde meydana gelen patlamada 4 kişi ölmüş.

Bilindiği gibi oksijen yanıcı ve patlayıcı bir gazdır. Uygun şartlarda taşınıp, depolanmadığı ve gerekli emniyet usullerine göre kullanılmadığı durumlarda infilak ederek etrafını cehenneme çevirir. Ancak bizim meşhur "Bir şey olmaz" hastalığımız yüzünden ne taşıyan, ne depolayan, ne kullanan ve ne de bunları denetimle sorumlu olanlar görevlerini tam yapmadıklarından bu tür facialarla sürekli karşılaşırız. Onca iş güvenliği mevzuatına rağmen değişen bir şey yoktur.

Düşünüyorum da, onlarca yıl sonra sıvı oksijen kullanan uzay roketleri yaptığımızda da bu hastalığımız devam ederse yüzlerce kişinin öleceği kazaları çokça yaşarız.