Yeniden diriliş..

Fenerbahçe'nin İstanbul'da aldığı ağır yenilgi sonrası zaten kötü giden takıma karşı eleştirilerin artması, yönetimdeki kriz, medyanın Aragones'in gönderilmesi konusundaki baskısı derken sorunlu bir döneme girmişti.

İngiltere'de oynanan Arsenal - Fenerbahçe maçı da bu sebeple önemliydi.

Arsenal cephesinde herşey eksiklere rağmen güllük gülistanlık gibi görünüyordu. Kesin kazanırız gözüyle maça bakıp, kolay geçeceğini umuyorlardı. Hatta maçı izlemeye gelen Fenerbahçeli'lere ''Neden geldiniz?'' gibisinden sorular dahi soruluyordu. Umutsuzdu Fenerliler ama yine de takımlarını yalnız bırakmadılar. Dörtbin kadar Fenerli izlemeye geldi. Gür sesleriyle binlerce Arsenal taraftarının seslerini bastırmayı başardılar.

Maç başlar başlamaz tahmin edildiği gibi Arsenal ataktaydı ama Fenerbahçe'de boyun eğmiyordu. 10. dakikadan itibaren oyun artık bir pin-pon maçına benzemeye başladı. Karşılıklı ataklarla birbirlerine karşılık veriyordu takımlar. Fenerbahçe savunmaya yüklenmiş, Volkan kalesinde devleşmişti.

Beklenildiği gibi olumsuz bir görüntü yoktu sahada.

***

İkinci yarıya da bu azimle başladı takım. Ard arda ataklar bulduk, çok tehlikeli anlar yaşadık. Nefeslerimizi tuttuk. Gol için ayağa kalktık ama olmadı.

Arsenal takımı teknik direktöründen taraftarına kadar strese girdi. Rahat geçeceğine inandıkları maçta karşılarına çıkan bu görüntü morallerini bozdu. Ortada inançlı, azimli, hırslı bir Fenerbahçe vardı. Emirates Stadyumu'nda fark yiyeceğini düşünenlere inat bastırdıkça bastırdı.

Savunmada etten duvar ördüler.

Sonunda zor da olsa 1 puan çıkardılar İngiltere'den.

Gruptan çıkmak adına matematiksel olarak şansımız sürüyor. Bu azimle, bu hırsla olmayacak şey değil.

Tebrikler Fenerbahçe!