- Kategori
- Kişisel Gelişim
Yılbaşı bereketini kendinize çekin

Bereket güç huzur
“Ne ekersen onu biçersin” - Anonim
Geçen sene bu zamanlarda 21 Aralık 2012 fenomeni geldi geçti, ama bir şey de olmadı. O zaman bugünlerde “şimdi ne olacak?” diye konuşuluyordu ve 2013 kapılarını açmıştı. İyisiyle, güzeliyle, zorluklarıyla 365 günlük koskoca bir yıl geride kaldı. Artık 2013’ü geride bırakıp 2014’e hazırlandığımız bu özel dönemde ben her senenin son haftasının çok bereketli olduğuna inanırım. “Senenin son haftasının bereketi ne olabilir?” diye sorduğunuzu işitir gibiyim.
Bir kere hayatta ne ekersek onu biçtiğimizi hatırlayalım. Hiç bir şey niyet-gayret-kısmet olmadan bize gelmez. Bu evrensel bir etki-tepki kanunudur, nedensellik ilkesidir. Bereketten kastım, yılın son haftasını 2013 yılına dair bir değerlendirme yapmak, bu hayattaki yaşam amacı ve misyonumuzu gözden geçirip hatırlamak ve bu misyon ışığında 2014 yılı planlarımızı yapmak. Yani buradaki bereket bitmekte olan bir yıla bakıp, tüm açıklığıyla değerlendirmek ve hayattan öğrendiklerimizin farkına varıp minnet etmektir. Ve sonra da 2014 yılını farklı gözlerle ve tam bir farkındalıkla daha iyi bir yaşam için planlamaktır. Bunu siz yapmazsanız kimse yapmaz. Ve bir şey yapmazsanız kendi hayatınızı değil, bir başkasının hayatını yaşarsınız.
Yaşam koşulları, çoluk çocuk, iş hayatı, para kazanmanın zorlukları, ekonomideki konjonktürel değişiklikler, sosyo-politik rüzgarlar arasında insanoğlu rüzgarın önünde bilinçsizce savrulan yaprak misali, bir o yöne, bir bu yöne rastgele salınır durur. Ve hayatının kontrolünün elinde olduğunu sanır. Çoğu insan havucun peşindeki tavşan misali dili dışarda koşuyor. Düşünmeden, düşünemeden koşuyor. Zekasını kullanıyor ama aklını kullanmıyor. Nasıl kullansın ki kendisinde olmayan aklını? Kullanamadığı aklı özgür olabilir mi? Özgür akla sahip olmayan birey farkında ve uyanmış olabilir mi? Kendini bilebilir mi? İşte bu yüzden Gurdjieff’in dediği gibi çoğu insan bu koşturmaca içinde uyuyor ve sadece hayat nehrinin önlerinden akıp geçen kısmını görüyor. Düşünemediklerinden dolayı, başka bir şey düşünmüyorlar. Nasıl bir illüzyondur bu Allah’ım? Göz önünde akan giden bu nehir, nasıl “bakan kör misali” insanlar anlamadan akıp gider? Kadim Hint felsefesi buna “Maya” demiş binlerce yıl önce.
Farkındalık sahibi olmak ve hayatının akışını kontrol edebilmek için ne olduğunu, nerede durduğunu, nereye gitmek istediğini, nasıl gitmek istediğini insanın bilmesi gerekir. Ve bu seyir sırasında beklenmedik durumlara karşı nasıl tepki verebileceğini kişinin öngörebilmesi iyidir. Bunun için de, seyrin farkında olmak ve ona kaptanlık etmekle işe başlamayı öneriyorum. Kendi hayatınızın efendisi olmayı öneriyorum. Maya’nın kölesi olmamayı öneriyorum.
2014 yılı 365 gün demek. Bu 365 gün hayatımızda birçok şeyler yapabileceğimiz büyük bir zaman dilimidir. Ancak zaman rölatiftir ve güzel zaman kolay geçer, yıllar yılları kovalar ve bir bakmışız ki geride kalan yıllar içinde yapmak istediklerimizin az bir kısmını yapmışız. Ya da yapmamışız ama ne enerji ne de takat kalmış geride. Zamanı iyi ve doğru kullanmak hayat amaçlarımızı gerçekleştirmek ve farkındalıkla mutlu bir yaşam için gereklidir. Bu yüzden de küçük ama tutarlı adımlarla her gün yolda ilerlemek gerekir.
İşe 2013 yılına dair bazı sorular sorarak başlamak iyi olur...
- Hayat amacım ne ve bu sene bunu gerçekleştirmek için ne yaptım?
- Bu sene neleri başardım ve neleri kutlamalıyım?
- Bu sene neler iyi gitmedi ve neyi farklı yapabilirdim?
- Bu seneki kazanımlarım ne oldu, hayattan ne öğrendim?
- Hangi iç dinamiklerim beni engelliyor, hangileri bana güç veriyor?
- Son 5 yıldır hayat bana neleri fısıldıyor öğrenmem için? Neler hayatımda öğrenmem için durmadan tekrar ediyor? Hangi zorluklar? Altta yatan mesaj nedir? Trend nedir? Neleri öğrenmem isteniyor? (Hepsi tek bir soru aslında)
- 2013 sonu itibariyle SWOT'um nasıldır? (Strengths, weaknesses, opportunities and threats - Güçlü yönler, gelişim alanları, fırsatlar ve tehditler). Bunu insanın 4’lü yönünü yansıtacak şekilde ve dengeli-uyumlu bir yaşam için fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal 4 alt kırılma koymakta fayda var.
- Hayattaki anne/baba, oğul, dost, patron, çalışan vs gibi rollerim neler ve her bir rolde etki ve başarılı mıyım? Mutlu muyum?
- En büyük hayatımı ızdıraba çeviren sorunlarım neler?
Aşağıdaki 4 soru size nerede olduğunuzu gösterir...
- Hayatımda neleri başarmak istiyorum ve 2014'te bunu başarmak için neler yapmalıyım? Yine fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal 4 alt kırılmda düşünmek faydalıdır.
- Hangi becerilerimi geliştirmeli, hangi eğitiimleri almalıyım?
- Hangi erdemleri kazanmalıyım?
- Kimlerden feyz alabilirim? Kimler bana rol model olabilir?
- Kişisel dönüşümün anahtarı alışkanlıklarınızı değiştirmektir. Alışkanlıklarımı olumlularla değiştirmek için hangi ritüelleri uygulamalıyım. Ritüel derken mistik ve ruhani dini veya kült ritüelleri kast etmiyorum. Ritüeller her gün aynı şekilde tekrar ettiğiniz ve böylece önce zorlayarak, ama sonradan otomatik olarak sizi bir alışkanlığı kazanmaya götüren bir yöntemdir. Bir tekrar yöntemidir, aynı mantralar gibi. Böylece bilinçaltına etki edersiniz. Büyükannelerimizin biz çocukken “bir şeyi 40 defa tekrar edersen olur” sözüyle demek istedikleri gibi.
- Bu sene ödemem gereken bedeller nelerdir? Neler için ekstra çaba sarfetmeli ki istediklerimi elde edebilmeliyim?
- Her gün iletişimde bulunduğum insanlar kimler? Kimler gerekli, kimleri elemeliyim hayatımdan?
- Hayattaki her bir rolümü daha iyi nasıl yaşarım?
- Hayata ve çevremdeki herkese daha iyi nasıl hizmet edebilirim?
- Hangi noktada olduğumu bildiğime ve gitmem gereken yönde ilerlemek için neler yapmam gerektiğini bildiğime göre, 7 gün 24 saatten oluşan haftamı nasıl kullanmalıyım?
- Bir planım varsa buna uyduğumu nasıl bilebilirim ve başarımı nasıl ölçerim? Bir nevi scorecard'ım nedir ve hangi sıklıkta buna bakmalıyım?
Yukarıdaki uzun ve zaman alıcı bir çalışmadır ancak arzu eden ve azmeden herşeyi başarır. Mucizeler iman edenlerindir. Unutmayın ne istediğinizi değil, ne olduğunuzu kendinize çekersiniz ve dönüşüm önce düşünce ile başlar.
Mahatma Gandhi esasında reçeteyi vermiş...
"Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelerinize dönüşür...
Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür...
Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür...
Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür...
Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür...
Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür...
Karakterinize dikkat edin, kaderinize dönüşür..."
Sevgiler
Kenan Kolday