- Kategori
- Felsefe
Yitik bir hukuk felsefecimiz: Orhan Münir Çağıl

Türkiye’de son devirlerde ‘büyük düşünür’ yetişmediğine dair yaygın bir kanaat vardır. Bu, gerçekten haklı bir kanaat mi? Değerli Hocamız Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay, benzer bir suale verdiği cevapta “büyük düşünür” tabirinin kaygan bir zemine sahip olduğuna dikkat çekerek büyüklük ve küçüklüğün ciddi anlam kaymalarına maruz bırakıldığından yakınır. Gerçekten kimdir büyük düşünür? Ahmet Cevdet Paşa mı, Ali Suavi mi, Namık Kemal mi, yoksa Erol Güngör mü, Necati Öner mi, Nermi Uygur mu? (…) Bolay’a göre Türkiye’de adı bilinmeyen nice büyük düşünür vardır. Onların Batı’daki ünlenmiş bir dizi düşünürden kalır yanları da yoktur. Ancak Türkiye’de eksik olan onlar üzerine ideolojik olmayan ciddi çalışmaların yeterince yapılmamış olmasıdır.[1] Sayın Bolay’ın tespitine katılmamak mümkün görünmemektedir. Çünkü araştırma imkânlarının oldukça geliştiği ve kolaylaştığı çağımızda acıyla fark edilen nice Türk düşünürünün değil fikirleri, yaşam hikâyeleri hakkında dahi kısacık bir bilgiye ulaşmanın neredeyse imkânsız olduğudur. İşte. Prof. Dr. Orhan Münir Çağıl da bu vefasızlıktan fazlasıyla nasiplenen yitik düşünürlerimizden birisidir.
Kimdir Orhan Münir Çağıl? Nerelidir, ne zaman doğmuştur, yaşamakta mıdır, yoksa vefat etmiş midir? Bu suallere maalesef doyurucu cevap veremiyorum. Ulaşabildiğim küçük bir gazete haberinden onun 24.12.1999 tarihinde vefat ettiğini ve Zincirli Kuyu Mezarlığına defnedildiği öğrenebiliyoruz. Yetiştirdiği birkaç ismin gazete köşelerinde dikkat çekmeyen beyanlarından ise, Çağıl’ın 1980 öncesi Prof. Dr. Abdülkadir Yörük’ün asistanı olarak İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde bulunduğu ve adı geçen fakültenin sevilen bir hocası olarak akademik faaliyetlerine devam ettiği anlaşılmaktadır. İstanbul Üniversitesi talebelerinin çıkardığı 1944 yılına ait “Guguk” isimli derginin verdiği bilgi ise, Çağıl’ın lakabının “Sevilla Berberi”, sevdiği filimin ise “Cici Berber” olduğudur. Arkasında bıraktığı yazılı eserlerden hareket edilirse, Çağıl 1970’li yıllarda Hukuk Başlangıcı, Hukuk Felsefesi ve Metodolojisi Profesörüdür. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuasında bir kısmı kitap hacminde 24 makale kaleme almıştır. Ayrıca Çağıl’ın çeşitli batılı düşünürlerden genelde hukuk ve felsefesi üzerine çevirileri de vardır.[2] Çağıl, İstanbul Üniversitesi Yayınları arasında basılan “Hukuka ve Hukuk İlmine Giriş” (2. Baskı 1963, 4. Baskı 1971) ve sadece birinci kısmına ulaşabildiğim “Ruh ve Mana (Mânevi Nefs) Metafiziği Kontra “Nietzsche” ve Kozmolojik Nihilizm” (Birinci Kısım, 1978) adını verdiği hukuki ve felsefi değeri haiz iki kıymetli esere imza atmıştır. Çağıl’ın çalışmalarına seçtiği uzun başlıklar hayata bakışı, fikriyatı ve eserlerinin içeriği hakkında yönlendirici bilgiler içermektedir.[3]
[1] Bkz. Süleyman Hayri Bolay, Türk Düşüncesinde Gezintiler, Nobel Yayınları, Ankara 2007, s. 48.
[2]Orhan Münir Çağıl’ın makalelerinin yer aldığı internet adresi: http://journals.istanbul.edu.tr/tr/index.php/hukukmecmua/search/authors/view?firstName=Orhan&middleName=M%C3%BCnir&lastName=%C3%87a%C4%9F%C4%B1l&affiliation=&country= (07.03.2013).
[3]Mesela “Hukuka ve Hukuk İlmine Giriş” (1971) kitabının alt başlığı şöyledir: “Hukukun Varlığı, Manası, Değeri ve Ruhu Üzerine Kritik bir Reflexion”. (Felsefî-ilmî bir ide, normatif bir değer ve sosyal bir realite olarak: Hukukun Temel “Mefhumları, değerleri ve prensipleri”; Hukukî Düşünmenin Esasları, Hukuk İlminin etik ve Metodolojik Tekâmülü; Hürriyet, Adalet, Ahlâk, Hukuk ve Sosyal Dünya arasındaki İç Vahdet). “Ruh ve Mana (Mânevi Nefs) Metafiziği Kontra “Nietzsche” ve Kozmolojik Nihilizm” adını verdiği eserinin açıklayıcı başlığı ise şöyledir: “İnsan Ruhu, Hürriyet, Transsandans, Varlık ve Tanrı İdesi Üzerine Kritik Bir Reflexion.” Çağıl yukarıda ifade edildiği üzere bazıları kitap hacminde olan makalelerinin başlıkları da oldukça açıklayıcıdır. Birkaç örnek vermek gerekirse, büyük batılı filozof ve düşünürler üzerine yoğunlaşan bu çalışmalarından birisi“İnsaniyet İdesinin Işığında: Goethe’nin İnsan ve Hayat Anlayışı, Hegel ve Kant’a Nispeti” (1979-1981), bir diğeri ise “Faust Tragetyasının Felsefî Kültürel, Ahlâkî Mana ve Kıymet ve İhtiva Ettiği Hukukî Düşünceler”(1985) başlığını taşımaktadır. Yine Marksizmi eleştirdiği bir makalesinin başlığı da şöyledir: “Marksizm ve Hürriyet” (Kollektif Topluluk Kollektif hürriyet ve Kollektif Mülkiyet) (İzah ve Tenkit) (1982-1983). Benzer şekilde bir diğer makalesine tercih ettiği şu başlık da Çağıl’ın fikir dünyası hakkında ciddi ipuçları vermektedir: “Metafizik Zaviyeden Yabancılaşma Problemi ve Hegel’in Panlojist “İntikal ve Telif (Tekip) Felsefesi” (Kant’a dair bir exkurs ile birlikte) (1978).