- Kategori
- Üniversiteler
YÖK’ün afla dönenlere kıyağı tüm öğrenciler için sınırsız hak doğurur
Bu sabah Cumhuriyet’te manşetten verilen Orhan Bursalı’nın köşe yazısını okuduğumda şaşırmadım, çünkü Türkiye’de yaşadığım ve ülkemizi AKP’nin yönettiği hiç aklımdan çıkmadığı için şaşırmamayı öğrendim (1).
Orhan Bursalı’nın verdiği bilgilere göre TSK okulları ve Polis Akademisi’nden atılmış öğrenciler öğrenci affından yararlanmışlar. YÖK de bu öğrencilerden 20’sini Boğaziçi Üniversitesi’nin Mühendislik Fakültesi’ne yerleştirmiş. Bu öğrencilerin 18’ine Endüstri Mühendisliği, 1’ine Makine Mühendisliği, 1’ine de Elektrik Mühendisliği YÖK piyangosunda çıkmış.
Şimdi Boğaziçi Üniversitesinin bu bölümlerini bileğinin hakkıyla kazanan öğrencilerin başarı durumunda bakalım:
2008 yılında bu bölümlere en alt sıradan giren öğrencilerin başarı sırası:
Endüstri Mühendisliği: 594
Elektrik-Elektronik Mühendisliği: 524
Makine Mühendisliği: 1940
Şimdi düşünebiliyor musunuz, Boğaziçi Endüstri Mühendisliği Bölümüne girmek için birbuçuk milyon öğrenci arasında ilk 500’e girmek zorundasınız. İlk 500’de olmak muhteşem bir başarıdır. Bir öğrenci bunu başarıyorsa alnından öpmek gerekir. İşte alnından öpülesi 55 öğrenci bu bölümü alınteri ile kazanıyor.
Öte yandan başarısız olduğu için veya başka nedenlerle okuldan atılmış 18 öğrenci YÖK tarafından Boğaziçi Endüstri Mühendisliği bölümüne bu 55 öğrencinin yanına yerleştiriliyor. Bu haksızlık değildir de nedir.
Bu 18 öğrenci isteseler ÖSS’ye girip üniversiteye girebilirler ama onlar bunun yerine affı tercih ettiklerine göre kazanacak başarı düzeyinde de değiller.
Bu durum yönetmeliklere uygun olabilir ama hangi vicdana uygundur.
YÖK’ün afla dönen öğrencilere sağladığı bu piyango gibi olanak diğer tüm öğrenciler için bölüm seçmekte sınırsız haklar getirir.
Nasıl mı?
Anadolu’da düşük puanla öğrenci alan bir üniversitede okuyan bir öğrenci Boğaziçi Üniversitesi’ne bir dilekçeyle başvursun. Dilekçesinde “Ben bu yıldan itibaren Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde okumak istiyorum. Kaydımın yapılmasını arzediyorum.“ diye yazsın. Okul bu başvuruyu reddedince 18 öğrenciye sağlanan olanağı emsal gösterip, hatta kendisinin atılmış durumda bile olmadığını, böylece onlara sağlanandan daha iyi olanaklar sağlanmasını isteyerek yasal yollara başvursun. Atılan öğrenci hak ediyorsa o öğrencinin de hakkıdır.
Yani, bu durumda üniversitedeki her öğrenci dilediği üniversitenin dilediği bölümünün kapısını çalıp, ben buraya geliyorum deme hakkında sahiptir.
YÖK bu uygulamasından vazgeçmelidir. Birbuçuk milyon öğrenci için üniversite aslanın ağzındayken kimi öğrencilere piyango vurmamalıdır.
(1) Orhan Bursalı, “TSK okullarından atılanlara piyango” (Cumhuriyet, 3-9-2009): http://www.cumhuriyet.com.tr/?im=yhs&hn=79470
Ankara, 3 Eylül 2009