Yunanistan olayının düşündürdükleri

09.12.2008 tarihli Milliyet Gazetesi Dünya katagorisindeki haber;16 yaşındaki bir gencin polis kurşunuyla ölmesi üzerine patlak veren ve 3 gündür süren olaylar Yunanistan’ı savaş alanına çevirdi. Çok sayıda iş yeri ve kamu binası ateşe verildi10.12.2008 tarihli Milliyet gazetesinin haberi;"Yunanistan’da bir gencin polis tarafından öldürülmesinin ardından çıkan şiddet olaylarının önünün kesilememesi üzerine, Başbakan Kostas Karamanlis’e istifa çağrıları yükseliyor"Yunanistan'da durumun hala kızgın olduğu bildiriliyor. Orada bir genç polis kurşunuyla öldürülüyor. Yer yerinden oynuyor.Türkiye'de ise durum şöyle; Türkiye İnsan Hakları Vakfı`nın rakamlarına göre bu yıl `yargısız infaz` olayı sonucu polis kurşunuyla 11 kişi öldü. Yani sadece 2008 yılında 11 kişi ölmüş.Ülkemizde "Polis ve Vazife Selahiyetleri Kanunu`nun" yetkileri dahilinde gerçekleşiyor hesap sorulmamasına dayalı yargısız infazlar. Ve hiç kimsenin sesi çıkmıyor. Yunanistan'daki olaylar, ülkemizde manşetlere bile taşınmıyor. Konunun analizini yapan çok az sayıda yazar var. Blog'un haber kategorisinde de rastlamadım bu tür bir yazıya. Bir zamanlar hep aynı terazide tartıldığımız Yunanistan, bizi her alanda çoktan sollamışa benziyor. Bir yıl içinde 11 kişi öldürüyoruz. Ses yok. Komşumuzda bir kişi polis kurşunuyla öldürülüyor, neredeyse bütün Yunanistan halkı sokaklarda durumu protesto ediyor. Taraf Gazetesinde Ahmet Altan'ın yazdığı gibi; farklılıkları kullanıyorlar. Yaftalıyorlar. Yalnız bırakıyorlar. Birlikte hareket edemiyoruz. Birlikte Demokrasi başlığı altında birleşemiyoruz. Birimizin istediği Temel Hak ve özgürlükler herkes için istenmiyor. Etnik kökenine, Dini inanışına, Mezhebimize kadar ayırılıkları kullanıp bizi paramparça ediyorlar. Ve karşımıza hep o tekerlemeyle çıkıyorlar. "Efendim Türkiye'nin özel şartları var." Bunun gibi ezberlerle bizi sürü yerine koyup keselerini doldurmaya devam ediyorlar. Ve tabi insanlarımız da ölüyor. Merak ediyorum acaba Yunan Polisini protesto edenler, öldürülen genç için "Faşistmiş, Komünistmiş, Laikmiş, Kürtmüş, Aleviymiş, Şeriatçıymış, Liberalmiş, Kemalistmiş, Solcuymuş, Sağcıymış" gibi ayırıcı birbirine düşman edici yaftalamalar kullandılarmı?Bir zamanlar her alanda beraber tartıya çıktığımız Yunanistan'da neler oldu da, hem ekonomik alanda hem demokrasi alanında ülkemizi çoktan solladı? Acaba Yunanistan'ın özel bir durumu yok muydu? Acaba Jeopolitik açıdan önemsiz bir ülke miydi? Ataları kahraman değil miydi?