Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mart '11

 
Kategori
Felsefe
 

Zamanı akıtmak 25

Birinci toplamda, sistem; kayıptan fazlasını, yeni özellik sağlayışla, yeni enerji girdilerini kazanç olarak ilişki polar bağlar olaraktan, yeni ilişkisel bütünün içine eklemektedir. İkinci halde sistem, kendi mevcut enerjisini, devim şekli olarak ve çevresindeki e.m.k’i depo kullanım olarak ve rezerv olacakta, tutmuştur. Ya da sistem sürtünmesi ile kendi entropisini yaratmıştır.  

Mekânı şişirerek büyütmek için o birim boyutu, hep süreç içine sokmak gerekir. Ve olayların mekân içinde mikroskobik sıkışması ile yeni zamanlar oluşturulur. Söz gelimi bir balona su doldurarak zamanı geliştirir, birim hacme olayları sıkıştırırsınız. Balonun uzayı içine ne kadar su (olay) sıkışırsa paket minimize enerji masif ligi, artar. Aynı balon uzayının (zaman, mekân, devinim, çekim alanı), içine su koymadan ve balonu delmez şekilde, içine çapraz ya da paralel biçimde yerleştirilecek iki kalemden boyut uzaylarla da, balonu gererek şişirirsiniz.  

Küçücük bir mekânın olası olaylarını duygu olaraktan da büyütürsünüz. Zaman geçer, ama size göre dışta kalıcı olaraktan konumlanan olay durumlar yoktur. Siz hayal ettiğiniz sürece o birim uzayın içinde, enerji kuantlarınız hep olacaktır. Düşünmenizi o birim uzaydan çektiğiniz an, o birim uzay, olay ufkunda nicel olaylar birikmemiş olacaktır.  

Duygusal kabarma bir sütün kabarıp inmesi gibidir. Süt kabardıkça olay ufkunu doldurur ve taşar. Ya da yerinde bir müdahale ile kabarma eski boyutuna iner. Kabarmayı süt olayının dışında gelip geçen yansımaları (ısı hapsi) hayalinizi (kabarmayı), biçimlere sokacakla yansımanın kendi içinde olan yansımasını yaptırmakla, mekânını kabartır. Sadece siz de, duygusal düşünmenin yansıyan enerji kuantları, o birim uzayla giriştiğinden, girişme sonucu sizde hayali bellek olmuştur. İşte zamanınız yine böylece de geçmiştir.  

Zaman ya da devinim ya da uzay; kesikli sürekli olan belirmenin bir birbirine göre; bir durumun diğer bir durumuna göre, yansıması olan yapıdırlar. Topaklar (kesikli uzay zaman boyutlu, kuant birlikleri) bir kısım kendi dalgasını da, içlerinde yansıtırlar. Bu dalga girişmesi topak içi sistem geri beslemesini yapar. Yani sistemin referans kaymalarını düzenler olan, sistem değerlerini koruyan; bu değerleri kararlı tutan bir düzeltme hareketidir. Her düzeltme hareketi de bir iterasyon (kendi benzerlerini tekrar etmek), içerir. İterasyon tekrarları tersinmeleri gerektirir.  

Söz gelimi çıkılmış bir merdiveni (yaşanmış bir uzay zaman boyutunu, geçmişi) tekrar çıkmanız için basamakları tekrar ve sırayla inmeniz (tersinme ) eşlemeniz gerekecektir ki tekrar o olayı algılayıp çıkabilesiniz. Yani kesikli yapı, eşlemeli ve iterasyonel tekrar edişle bu şekilde simetrik (ilişkilerin korunduğu bağıntı) bir yapıdır. Sistem haberleş ilmesini dalga girişme ruhu yaparken, sistemin işleyiş somutluğu da, kesikli yapının, devinmesi ile sağlanır. Böylece sistem; anlamlanır, sistem okunur yazılır ve sistem ifade edilir olunmaktadır.  

Bir dalga girişimi, uzandıkça girişir. Bu anlamda sınır tanımaz ve girişebildiği ortamların seçmesini yaparak süreklilik kazanır. Kesikli (topak, kuanta) yapılar da, kendi iç dalga devinmesi sürecini de içinde taşımak, dış dalga hareketini (zarfını) takip edip, ona imlenmek de, zorundadır. Değilse ölür. Bu nedenle dalga hareketi, her bir girişim ilişkilerini düğümleyerek, kesikli yapıya bürünür.  

Bir yapı, ilişkilerini, düğüm (topak) paketçiği içinde korumakla sürdürür. Bir dalga, düğüm noktası (hareketin, dalganın; sıçraması) olan topaklanma, dalga hareketinin kesikli ve sürekli oluş birliğidirler. Topak hareketi, ilişkilerin korunumudur (simetrisidir). Yani kaosun, düzenli, istikrar vaha alanıdırlar. Dalga hareketi ise zamanın ileri yönde akan, yeni yeni ilişkiler (referans-aidiyet) girişmesidirler. Dalga hareketi, o olayın ruhudur.  

Yani zamanın ruhudur. Zamanın ruhu (enerji girişmesi), girişebildikçe geçerli ve canlı olan, dalga girişmesidir. Girişemedikçe olay aşamaz ve bir içer enlik topağı olarak, giderekten ölür. Zamanın somut olan görünür bin bir yüz yapısı da, kesikli topaklı ilişkiler olan süreç boyutlar simetrisidir.  

Olgu, olay ve zaman; kesikli oluşla, durağan görünümlüdür. Bu sınırlı devinim, düzenlilik-somutluk olan olay davranışları, olayın anlaşılır bir yapısıdır. Yine olgu ve olaylar ve zamanın kendisine özgü girişilmeleri de, olgu ve olayların, sürekli olan, iler akan, taşıdığı dalga mesajı bilip girişen, sınırsız bir görünümü imleyen, devamlı belirişti zamanları sarımlaşan, çekiciliktir.  

Kaos bu çok yüzlü belirmesinden ötürü, vardır. Yani, varlığın, olayın; zaman, devinim, uzay, alan, elektrostatik gibi kesikli sürekli görünüşlerle ilişkilenmesi; bin bir yüzünün girişmesi nedeniyle kaos vardır. Görünümlerin, ilişki girişmelerinin çokluğu; belirimlerin kaostuk olmasının da çokluğudur.  

Sürecek  

 
Toplam blog
: 418
: 104
Kayıt tarihi
: 26.11.10
 
 

26 yıllık sınıf öğretmenliğinden sonra emekli oldu. Şiir çalışmaları ve deneme türü olan, toplum ..