Zeyrek Mahallesi

Kim olursanız olun!

Mutlaka hayatınızın büyük bir bölümü bir mahallede geçmiştir. İlk arkadaşlar, ilk oyunlar.. Evler arasında kalan boş arazinintop sahası olduğu, komşunun eriklerinin gizlice ceplere dolduğu bir mahalle.. Unutulmayan anlar, unutulmayanlar..

Ve sonra ilk çarpıntı.. İlk aşkın kalp mahalinde sizi sıkıştırması..

Yaşadığınız yer ister küçük bir kent olsun ya da kokusu üzerinize sinen bir köy.. Veyahut koskoca bir metropol. Hiç farketmez! Yaşadığınız şehrin en sevdiğiniz bir mahallesi ya da sokağı vardır mutlaka.. Bu hem yaşadığınız şehirde vardır hem de kendi ruhunuzda yeri ayrı olan özel bir mahalde..

Sizin bir ruhunuz olduğu gibi şehirlerin de bir ruhu vardır vesizi yaşadığınız yerden (mekandan), kendi ruhunuzda içsel bir yolculuğa başlatır.

Bu yolculukta kimi zaman mutlusunuzdur, daima gülümsersiniz etrafa, kimi zaman şehrin kendisi gibi karamsarsınızdır, başınızı kaldırıp bakmazsınız yolculuk boyunca..

Bazen de yaşadığınız şehrin ruhu sizi geçmişe götürür.. 2000 yıl öncesine gidiverirsiniz anında! Kral Midas'la tanışır, Ezop'la oturup uzun uzun sohbet edersiniz.

Ya da Yıldırım Beyazıt'a gelin giden Devlet Hatun'un çeyizleri arasında buluverirsiniz kendinizi.

Herşeyi bırakıp da bir anda, bir keşfe çıkarsınız.O şehrin havasına, suyuna ve toprağına karışırsınız..

Böyledir şehirler ve şehirlerin içindeki bazı mahalleler.

Ve aslında gerçekte İstanbul'un en eski ve en özel mekanlarından biri olan ZEYREK, Zeyrek Mahallesi başlığı altında yaşadığınız mahalden sizi içsel mahalinize götürmeyi başarabilen mekan, olay, yapı, şehir, vb.. herşeyi konu alıyor.

En güzel şehirlerin mahallelerinde sokak sokak gezmeye hazırsanız, ilk olarak zihninizin fotoğraf makinasını yanınızdan ayırmayın.