Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Kasım '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

''Mal'' denen şey...

''Mal'' denen şey...
 

Reklamlar malum :)

Firmalar her ne satacaklarsa öncelikle tüketicinin duygularına hitabetmeyi hedefliyor.

Ürünle tüketici arasında duygusal bir bağ kurmaya çalışıyorlar.

Bir parfüm mesela...

Kullanan kadın veya erkeğin, o kokuyla bütünleşeceği temasıyla reklam kampanyası yapıyorlar.

O koku onun imzası olacak, her yerde kokusuyla karşısındakini etkileyecek diyerek alıcılara hayal kurduruyorlar.

Yıllarca akıllardan çıkmayacağını düşündürüyorlar.

...

Veya bir otomobil...

Alan kişi için herhangi bir taşıttan daha fazlasını vaaediyorlar.

Güç simgesi...

Kişinin kimliğinin bir göstergesi...

Statü semboü...

...

Ya da bir çanta...

Kadın için bir fetiş, evet...

Markası...

Modeli...

Büyüklüğü...

Kimlere gösterip hava atabileceği...

Fiyatı...

Hep kadın ve çantası arasındaki o ''özel'' duygusal bağı kurmaya yönelik reklamlar.

...

Ayakkabı da aynı şekilde.

Markası...

Modeli...

Rengi...

Kalitesi...

Fiyatı...

Ayrı ayrı manalar taşıyor kadın gözünde.

...

Örnekleri çoğaltmak mümkün.

Vitrindeki ürüne duygusal olarak bağlanmak ana tema.

İnsanlar ne alacaksa duygusal bağ kurabildiği ürünleri öncelikle tercih ediyor.

Hangi firmanın gömleğiyle kendisini mutlu hissediyorsa ona yöneliyor, satın oluyor.

Buraya kadar sorun yok.

Sorun, hayaller kurarak para biriktirerek almak istediğim rüyalarımın çantasının mağaza sahibinin gözünde sadece ''mal'' olması.

Mağazalarının yan taraflarındaki ''mal girişi'' yazılı kapıları görünce pek mahzun oluyorum :)

Mal...

Sadece mal...

Mı?

Beni hayal alemine götürecek o parfüm...

Saatim...

Paltom...

Çizmem...

Mal mı hakikaten?

Hani ben onları satın alıp giyince kraliçeler gibi olacaktım?

Kendimi öyle hissedecektim?

Mağaza sahibinin gözünde kendisine para kazandıracak sıradan bir ''mal'' için mi günlerce beklemişim beğendiğim ayakkabının istediğim renginin gelmesini?

Satın aldığım şey benim için ''mal'' değil ki :)

Girdiğim ortama imzamı attığım parfümüm ''mal'' olamaz :)

Koluma taktığım havalı çantama ''mal gözüyle bakamam ki :)

Ayağımdaki ayakkabıyı ayağı vurduğu halde ısrarla giymek isteyişim ona ''mal'' gözüyle bakmadığımdan tabii ki :)

O reklamlarını izleyip hayal alemine daldığım, satın almayı planladığım o muhteşem şeyler ''mal'' mı?

Firmalar bizi kandırıyor mu yoksa :)

Sattıkları hayal mi, mal mı :)

Kendimi fena halde hayal kırıklığına uğramış hissediyorum o ''mal girişi'' yazan kapıları gördükçe :)

''Mal'' almaya giden dükkan sahibinin kapıya yazdığı o notu okuyunca :)

Sadece ''mal '' satın aldığımı düşünmek, ne bileyim pek yürek burkultucu :)

Üzücü :)

Kalp kırıcı :)

Benin gibi romantik biri için pek yaralayıcı :)

Öyle işte :)

 
Toplam blog
: 403
: 1023
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Kendi halinde biriyim, ziraat mühendisiyim. Emekli oldum ve kendi işimi kurdum. İzmir'de yaşıyoru..