Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Eylül '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

‘Açılım’ tökezliyor mu yoksa tıkanıyor mu?

‘Açılım’ tökezliyor mu yoksa tıkanıyor mu?
 

Yaklaşık iki ay önce, ‘açılım’ muamması flaş anonslarla kamuoyuna sunulmuştu…

‘Ne açılımı?’ diye soranlara; ‘demokratik açılım’ ya da ‘Kürt açılımı’ deniliyordu.

Derken, evde, sokakta, işte ve medyada herkes işini, gücünü bıraktı. İçeriği açıklanmayan bu ‘açılım’ı konuşmaya başladı…

İki kişinin bir araya geldiği her ortamda, demokrasinin önemine vurgu yapıldı ve ‘demokratik haklara saygı’ tartışıldı…

Konuya dair yetkili ağızlardan ciddi açıklamalar geldi/gelmekte idi! ‘Dağdakiler mi yoksa ovadakiler mi?’ diye. ‘muhatap’ belirlenmeye çalışıldı.

Süreçte konunun irdelenmesi ve görüş alış-verişi için herkese gidildi…

Buna rağmen, taraflar ya da ilgililer ‘muhatap’ konusunda bir türlü uzlaşma sağlayamadılar…

Kimi ‘İmralı’ ve ‘PKK’ dedi. Kimi ‘DTP’, kimileri ise asıl muhatabın Kürt aydınları ve halk olduğunu ifade ettiler…

Ancak ‘açılım’ın mimarı iktidardaki siyasiler; hem askerle, hem de kendi aralarında ‘muhatap’ farklılığı sorununu bu güne kadar gideremediler…

Bu; tarafların çözüme dair açıklamalarına da yansıdı/yansıyordu.

Bakan Atalay; son açıklamasında ‘açılım sürecinde muhatap ne İmralı, ne de PKK’dır. Anayasa değişikliği ve af konuları da gündemimizde yok.’ dedi.

Devamla, ‘temel yaklaşım, dağdakilerin koşulsuz silah bırakmalarıdır.’ diyerek, kon üzerinde muhalefetin süregelen görüşüne yakın bir görüş ortaya koydu.

Bakan Atalay’ın açıklamalarını değerlendiren DTP eş başkanı Ahmet Türk ise şu açıklamalarda bulundu:

‘Dağ fare doğurdu derler ya, bu bile olmadı. Yani dağ fare bile doğuramadı. Anayasa değişikliği ve af olmadan, Kürt sorunu nasıl çözülecek?’ diyerek, Atalay’ı eleştirdi.

Yukarıda ifade edilen gelişmeler neticesinde, görünen o ki, uzun ve karmaşık ‘açılım’ süreci artık tökezliyor.

Yakında kördüğüm olup, tıkanırsa, duruma şaşmamak gerekir.

İşte, tam da bu noktada, şunları ifade etmekte yarar var. ‘Lütuf ettim, bağışladım, haklarını veriyorum, vs.’ demekle iş yürümüyor.

Çünkü temel hak ve özgürlükler insanlara lütufla sunulan ya da hediye edilen hususlar değildir.

Olsa, olsa bunlar ancak toplum olarak birlikte hak edilerek elde edilebilir.

 
Toplam blog
: 251
: 447
Kayıt tarihi
: 29.12.07
 
 

Emekli; Öğretmen, Yönetici ..