Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ocak '09

 
Kategori
Güncel
 

"Çağdaş şehirlerde nasıl yürünür? İşte basit yürüme önerileri"

"Çağdaş şehirlerde nasıl yürünür? İşte basit yürüme önerileri"
 

BİR: Kesinlikle önünüze bakarak yürümeli, kaldırımlardaki yerinden oynamış altı yağmur suyuyla dolmuş "onarılmayı bekleyen” karo taşlar sizi şaşırtabilir, bastığınız anda ayağınız suya gömülüp üzeriniz kirleneceğinden kaldırım taşlarını önce altı boş mu, dolu mu diye uzun uzun kontrol etmeli, ancak emin olduktan sonra üzerine basmalısınız!... İKİ: Yine kaldırımlardan yürürken, belli bir standardı olmadığı için yer yer binaların balkonlarından sallanan ıslak çamaşır sularının üzerinize damlaması ve iğreti bir şekilde duran çiçek saksılarının başınıza düşecek olması ihtimalini hiçbir zaman aklınızdan çıkarmamalısınız!...

ÜÇ: Bir çoğunun kapağı o yada bu şekilde olmayan, olsa da eskimiş, delinmiş, yer yer üstü açık, etrafına çöp yığılı, çoğunlukla boyaları dökülerek paslanmış çöp koyteynerlerinin mümkünse uzağından geçmeli, geçerken de burnunuzu tıpkı çöp toplama araçlarının deposundan sızarak adeta ince bir çizgi gibi yol boyu dökülen pis suların kokularına muhatap olmamak için hep yaptığınız gibi sağ yada sol elinizin baş ve işaret parmağıyla kapatmalısınız!...

DÖRT: Ayakkabılarının temiz ve boyalı olması konusunda titiz davrananlar, kati surette üzerinde ayakkabı tamircisi ile ayakkabı boyacısı olan sokak yada caddeleri tercih etmelidir!...

BEŞ: Yağmurlu havalarda gerekli olmadıkça evlerinizden yada işyerlerinizden dışarı çıkıp yürümemeli, eğer illa da dışarı çıkıp yürümeniz gerekiyor ise, sokak ve caddelerde adım başı oluşan ve uzun sürede onarılmayan çukurlarda biriken yağmur sularının arabaların batıp çıkmasıyla üzerinize sıçramamasına azami gayret sarfetmelisiniz!...

ALTI: Yasak olmasına rağmen yayaların hakkı olan kaldırımları ticari mal ve metalarıyla gasp eden işyeri dükkan sahiplerine son derece mütevazi bir şekilde dükkanlarının önünden yol bulup geçebilirseniz mutlaka “hayırlı işler” demeli, çözülmesi gerektiği halde bu sorunla bir türlü baş edemeyerek artık işi görmezlikten gelmeye vuran belediye yönetimlerine sorunun çözümüne yönelik gösterdikleri duyarlılıklarından ötürü her gördüğünüz yerde minnet duyguları içinde “teşekkür” etmeyi ve dahi yolları kilitleyen seyyar satıcıları, kaldırımları işgal eden ticarethanelerin önlerinden elleri arkalarında ıslık çalarak geçen görevlilerle karşılaştığınız zaman da tebessüm ederek öğleden önce ise “günaydın” öğleden sonra ise “tünaydın” demeyi unutmamalılısınız!..

YEDİ: Yayaların bir kısmı işgal altındaki kaldırımların yarısında, diğer kısmı da caddelere taşarak yürümek zorunda kalacağından, hani belki şehir içi sürat limitlerine uymayan araç sürücülerine rastlayabileceğinizi asla aklınızdan çıkarmamalısınız!...

SEKİZ: En önemlisi bir vesile ile Çağdaş bir şehirde yaşamaya başlayacaksanız önce işe, ustalarından uzun atlama, hızlı yürüme ve zıplama dersleri almalısınız!..

Belediyelerimizde çeşitli isimlerle açılan ve faaliyet gösteren meslek edindirme kurslarına bu derslerin de ilave edilmesini talep etsek nasıl olur acaba? diye düşünebilir, faydalı olur mu diye kendi kendinize sorabilirsiniz?...

Eğer aynı soruyu, kenti paylaştığınız başka insanlara da sorarsanız,
Onlar size;

-“Neden olmasın…Nasıl olsa her şey bizim için!”
ya da,
-“Yürü be koçum, kim tutar seni!” diye de cevap verebilirler, bu durumda asla "stres" yapmamalısınız!…

Not:
Fark ettiyseniz yürümek için dikkat edilmesi gereken yukarıdaki öneriler , “engelli olmayanlar” için kaleme alınmıştır.
Eğer bir de “engelliyseniz”, siz hepten yanmışsınız-dır””…

...

Dipnot:

Bu arada sevgili blog okurları tarafından başlığı nedeniyle bu yazının hiç beklemediği "reytingi" alacağına bahse girerim... Beni bağışlasınlar ama, 76 yazıdır blog yolculuğumda gördüğüm budur!...

 
Toplam blog
: 175
: 499
Kayıt tarihi
: 05.05.07
 
 

1974 Samsun’da doğdu. Halkla İlişkiler Bölümü Mezunu, 1988- 1991- 19 Mayıs Haber Gazetesi..