Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '08

 
Kategori
Eğitim
 

"Çocuğuum takdiirr aldıı teyzeesii"

"Çocuğuum takdiirr aldıı teyzeesii"
 

Ağızlarını yayvanlıştırarak anlatan ebeveynlerin rahatsız ediciliğinden midir nedir, yoksa eğitimle ilgili gerçekten yanlış bir uygulama olduğunu sanmamdan dolayı mı neyse, öğrencilere verilen takdir/teşekkür meselesi üzerine yazmak istedim.

Oğlum kızım bu sene de takdir teşekkür (TT) aldı diyenler yok mu, beni sinir ediyorlar, ilköğretim yıllarımda çok başarılı olmadığım için duyduğum kıskançlığı bi kenara bırakırsam, soruyorum sağduyunuza, bu uygulama gerçekten de doğru mudur?

Denebilir ki, bu uygulama başarıyı ödüllendiren, bu nedenle de, öğrencileri başarılı olmaya sevk eden bir sistemdir.

Yani, şimdi, ilköğretim çağındaki bir öğrencinin, TT alıyım diye daha çok çalışacağını mı düşünüyorsunuz? Çocuk daha TT'nin ne olduğunu bile bilmez.

Bir öğrencinin yapabildiği, onun yapabileceği kadardır. Bir yetişkinden bahsediyor olsak, böyle bir kişi, kafasında elli tane tilki dolaştırabilir, ama ya bir çocuk?

İnsanoğlu, aşağı yukarı zihinsel ve diğer yetenekler bakımından aynı potansiyellere sahiptir. İyi okullarda okuyanlar büyük ölçüde, ailesi iyi eğitimli olan kişilerdir istatistik olarak.

Bunların yanında, ülkemizdeki gelir dağılımlarının bozukluğu, halkının eğitim yapısının bozukluğu, çok kötü koşullarda yaşayan insanların varlığını, yani ülkedeki bütün yamuklukları düşündüğümüzde, bunlar bir çocuğun eğitim başarısını doğrudan etkileyecektir.

Bir de, insanlar aynı eşit iyi koşullarda yaşasalar bile, çok farklı temayülleri ve istidatları olabileceği de bilinen bir şey.

Peki okullarda verilen eğitim, kaç türlü istidat ölçebilecek şekilde düzenlenmiştir? Bırakın istidat ölçmesini, çağdışı olmaması için mücadele ediliyor durumdadır.

Bunları, bu TT uygulamasının yersizliği için sıraladım. TT uygulaması, yersiz, yanlış, rahatsız edici bir uygulamadır.

Ülkemizdeki yamukluk dediğim şeylerden dolayı, ne başarılılar başarının ödüllerini tam olarak haketmektedir, ne de başarısızlar, başarısızlıklarının ceremesini çekmeye müstahaktırlar. Çünkü, bizde, sistem eşitsizlik üretir. Adamın ailesi iyi eğitimlidir, o nedenle iyi okul okur, iyi yerde çalışır. Devlet sınavında başarılı olur. Öteki ise, kötü koşullarda yaşar, iyi okul okuyamaz, devlet sınavına giremez, girse de başarısız olur, ve işsiz güçsüz sürünür gider.

Bir de şey yok mu, 'adam o kadar okumuş, dirsek çürütmüş, valla iyi maaşı hakediyor' yaklaşımı, eğitimlinin de, gizli gizli böbürlenmesi, sanki üstün bir ırka mensupmuş gibi, oysa ki, eğitim bir insana verilen bir imtiyazdır, bir ayrıcalıktır, ona/sana eğitim alma şansı verilmiş daha ne istiyor/sun, tam tersini düşünmek gerekir; eğitim verilememiş insanlara 'kayıp potansiyel tazminatı' verilmeli. Hani bir düşünür demiş ya mülkiyet hırsızlıktır diye, eğitimsizlik de bir tür soyulmuşluktur çünkü.

Sonuç olarak, ülkemizde eşitlik olsun ya da başarıya ödül olsun diye türetilen çoğu başarı ölçme düzenlemesi, yani sınavlar, eşitsizlik üretirler. Keşke eskisi gibi torpil olsa da, 'mal mal' dolaşan adamların da karınları doyacak iş güç sahibi olma umutları olsa. Eskisi de iyi değil ama, insana vasıflarından dolayı değil de, salt insan olduğu için önem verilmesi ve özen gösterilmesinin hiç gelmeyecek bir çağa ait olduğunu seziyorum.

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..