"Ey Türk Gençliği"

Gençlik bayramı kutlu olsun. Genç Cumhuriyet, genç fikirler, genç bilgiler ve gençler; bütün dinamizmin kaynağı her canlının olduğu gibi İnsanların ve özellikle Milletimizin ümidi gençlerimiz. Cumuriyetin kurucu Baş Mimarının (Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün) kendilerine güvenç duyduğu vasiyeti durumunda ki "Gençliğe Hitabe"sini sınav girdabının çekiminden kendilerini kurtarıp, güncel özdeşlemesini yapabiliyorlar mı!

Kendilerini (herkesin itiraf ettiği) depolitizasyon içinde güncel sosyolojik aktüaliteden farkında olmayarak soyutlamak zorunda olmaları önemli bir bilinçlenme zaafiyeti oluşturmaktadır. Bütün resmi ve özel eğitim ve öğretim kurumlarında İstiklal Marşı ile birlikte Türk Bayrağı ve Atatürk resmi ile birlikte asılı duran Atatürk'ün Gençliğe Hitabesini bugün "19 Mayıs Ataürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı"nda anımsayıp okumak gereklidir.

"Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Mustafa Kemal ATATÜRK."

İşte her Türk genci Bu Hitabeyi iyi öğrenmeli ve bilmeli ve de unutmamalıdır. Aslında buradaki ırksal motifler ırkçılık için değil vatanın birlik ve bütünlüğü için azim ve irade gücünün bilinci için söylenmiş. Muhatap ve kendisini Türk kabul eden Türkiye Cumhuriyeti gençliğidir. Özgürlükcü çağdaş gençlik bu hitabenin özünü zaten anlar ve özümser.

Ülkemizin Bu Hitabedeki olumsuzluklara muhatap olmayıp, gençliğin hitabe gereğini aksiyona koymaya gerek olmayacağı mutlu yarınlar dileğiyle.

19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı Ulusumuza kutlu ve hayırlı olsun.



Nariçi 19.05.08

Not: Bir yazar kendisine pay çıkarıp reklamını yapmak için yeni fikirler yumurtlamış: Yayınladığı kitabında Ecevit'ten İnönü'ye uzanan rivayetlere dayanarak "Gençliğe Hitabe"yi Atatürk'ün değil İnönü'nün yazdığı bilgisini ifşa ederek büyük bir iş başardığını sanıyor. Yarın birisi de İnönü, sekreterlik, Özel kalem yada müsteşarlık, yaparken bana yazdırmıştı bilgileri çıkarsa şaşmayın. Bu durumlar olsa da anormal değil.

Bugüne kadar neden beklemiş, veya Ecevit bunu açıklamaya cesaret edememiş mi hatta İnönü paralardan resmi silecek cesareti göstermişte, Gençliğe hitabeyi ben yazmıştım diyememişmi! Bu konularda ukalalık yapmak kimseye şeref kazandırmaz ancak şarlatanlık yapmış olur.

Bu konuya yanıtı blog arkadaşımız chancahan güzel yazmış ben yorumu ona bırakıyorum, genç arkadaşımızdan dinleyin:
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=117416

asiyazar blog'u : http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=117630
Tuğba Çardakkaya: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=127017