Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ağustos '07

 
Kategori
Kültürler
 

"Kullan at" kültürü

"Kullan at" kültürü
 

Benim gibi bu gezegende yarım asrı devirenler bilirler... Bizler yamalı pantolon, yamalı çorap giyerdik, spor ayakkabılarımızı üstübeç denilen kirece benzer bir boyayla boyardık. Ayakkabılarımıza pençe yaptırırdık. Kardeşler birbirlerinin giysilerini, ayakkabılarını giyer, okul çantalarını kullanırlardı.

Yedi kardeşli bir yakınım, bir okul çantasını kardeşlerin hepsinin de kullandığını söylemişti. Anneler, erkek gömleklerinin yakalarını tersyüz yapıp diker tekrar kullanılırdı. Kız enstitüsünün orta kısmını okumuştum (şimdiki adı Kız Meslek Lisesi) "yama" Ev Ekonomisi dersinde başlı başına bir konuydu. Nasıl yapıldığı ile ilgili eğitim almıştık. Ve yine bir yakınım; oldukça zengin bir akrabanın evinde gördüklerini şöyle anlatmıştı: ”gelin kaynana eski çorapları halının ortasına döktüler, başladılar tek tek yama yapmaya....”

Tabii ki savaş sonrası toplumunun kültürü idi bizden öncekilerinki... Onlardan öncekiler savaş nedeniyle açlık, kıtlık yaşamışlar, karne ile ekmek almışlardı... Bizim anne ve babalarımız da Cumhuriyetin ilk yıllarındaki sıkıntıları yaşamışlar.... Bizler de çocukluk ve ilk gençliğimizi bu sıkıntıların yansımasında yaşadık.... Ama şimdi anlıyorum ki, bizler şimdiki gençlerden daha mutlu, daha umutluymuşuz. Cumartesileri iple çekerdik sinemaya gidip film izleyebilmek için. VE BU MUTLU OLMAMIZ İÇİN BİZE YETERDİ “.

Bir büyüğümüzün dediği gibi ”çağ atladık” hatta bence az söylemiş iki çağ birden atladık

Baş döndürücü bir şekilde gelişen teknoloji artık "kullan at" kültürünü iyice yerleştirdi. Cep Telefonu özellikle.... Artık 14 –15’ine gelen çocuk ailesinden en son modelini istiyor. Ailenin gücü yetsin yetmesin... Bir yıl kullanırsa çok iyi.... Ertesi yıl yeni model isteniyor. Oysa biz şehirlerarası görüşmeler için saatlerce PTT de sıra bekler, zaman zaman da görüşme yapamadan eve dönerdik. (“Alo santral”. o günlerin repliği idi)....

Sadece eşyada mı bu "kullan at kültürü..." Üzgünüm ama insan ilişkileri de bundan nasibini alıyor. Etrafımızdakiler işimize yaradığı sürece varlar.... İşleri bitince dostmuş, arkadaşmış, sevgiliymiş hatta anne babaymış koyuveriyoruz bir kenara.... Kızacak bazıları ama ben genel görüntüden söz ediyorum. tabii ki istisnalar var .

Neden böylesine doyumsuz sürekli tüketen, tükettikçe daha fazlasına göz diken bir toplum olduk. Hızlı nüfus artışı, sanayileşme, köyden kente göçün yoğunluğu nedenler olabilir.... Bence, bunlar kişi için kaçınılmaz koşullar belki... Ama çocuklarımızı: kendi hakkını gözettiği gibi karşısındakinin hakkına da saygılı bireyler olarak yetiştirmekte önemli bir unsur sanırım . Aile bireyleri birbirine zaman ayırmalı, birbirinin sorunlarına yardımcı olmalı, sağlam aile ilişkileri kurulmalı. Böyle olursa doyumsuzluğun yerini insan sevgisi , kanaat etme, kendinden aşağıdakileri görme gibi erdemler alır kanısındayım. Hiç olmazsa akşam yemeklerinde bütün aile bireyleri beraber olmalı ve mümkünse televizyon bir saatliğine de olsa kapatılmalı, karşılıklı iletişim sağlanmalı. Markalı bir ayakkabının o kadarda önemli olmadığı, en son model cep telefonunun aile bütçesine getireceği yük; fikirlere saygı göstererek tartışılmalı. "aklın yolu birdir" yeterki tutkular, açgözlülük insani değerlerin önüne geçmesin... Umarım yazımı gençlerden de okuyan olur....

 
Toplam blog
: 307
: 1382
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

Emekli Türkçe öğretmeniyim.Şimdi Marmara Üniversitesi bünyesinde bulunan, Atatürk Eğitim Enstitüsü ..