24 Saat ve New York

Amerika ya gitmek herkes gibi benimde hayalimdi, ama yıllarca gitmek nasip olmadı.  

Bir gün evde otururken gelen telefona çok şaşırdım. 

Pasaportunu hazırla birkaç gün içinde Kanada ya gidiyorsun.  

Ne kadar sevindiğimi size anlatamam. 

Tamam, Amerika ya gidemiyordum, ama Amerika aktarmalı Kanada ya gidiyordum. 

Hemen hazırlıklarımı yaptım, internetten hava raporunu aldım ona göre giyeceklerimi hazırladım ve birkaç gün içinde vizem alındı, yola çıktım. 

Heyecanım doruktaydı. Atatürk hava alanından kalkan uçak 8 saat sonra New York JFK hava alanına indi ve oradan aktarma yapılacak uçağa yönlenirken son çıkışta vizemi kontrol eden Meksika asıllı memur çıkış yapamayacağımı söyledi.  

Nasıl yani? diye sorduğumda alınan vizenin sadece Kanada vizesi olduğunu söyledi.  

Oysa Kanada ya gitmek için aktarmalı uçağa binen yolcuların ayrıca Amerika vizesi alması, ya da 24 saat Amerika da kalması gerekiyormuş. 

Bir yandan üzülürken diğer yandan sevindim. Hemen irtibata geçmem gereken insanlarla irtibata geçtim. Yoğun telefon görüşmeleri sonucunda sonradan Mardinli olduğunu öğrendiğim Amerika Türk Derneği başkanı ve yanında birkaç kişi beni havaalanından aldı. New York un içine yaklaştıkça içim kıpır kıpırdı. 

Her yer pırıl pırıl, caddeler geniş ve yüksek binalardaki ışıklandırma göz alıcıydı.  

New York Mariotte otelde ayrılan odama çıktım, valizlerimi odaya bıraktıktan sonra yemek için aşağıya indiğimde başkan: Sen bizim misafirimizsin güzel bir yerde yemek yiyeceğiz diyerek otelden ayrıldık. 

Herkes sıcak davranıyordu, filmlerde görebileceğim kalitede bir yerde yemek yedik, kırmızı şarap… 

Yemekten sonra gecenin ilerleyen saatlerinde muhteşem bir gece kulübünde misafir edildim. 

İçeri girerken sonrasını düşünmek bile istemiyordum. Her şey rüya gibiydi... 

İçerde son derece güzel ve çekici siyahi bir Amerikalı kadınla tanıştım, gecenin sonuna kadar bana eşlik etti. Cindy denecek kadar güzel bir bayandı. İçkiler su gibi içildi. 

Sabahın olmasını istemiyordum. Ve her güzel olan şey gibi gece bitti!  

Hem de zamanın nasıl geçtiğini anlamadan. 

Bir gün sonra değerli başkan, gazeteci arkadaşımız ve güzeller güzeli bayan arkadaşım beni yolcu etti. Sorun çıkmasına sevindiğim ilk ve tek işimdir Kanada. 

Kanada hava yollarına ait son derece bakımsız bir uçakla havalandığımda New York a 10.000 metreden bakarken gözlerim hep o güzel insanları aradı ve yaşanan geceyi düşünüp durdum.  

Yaklaşık 1, 5 saatlik yolculuktan sonra Toronto ya vardığımda ayakta duracak halim kalmamıştı. 

Mutluluk, yorgunluk, uykusuzluk, aksayan işim hepsi birbirine karışmıştı.